Kahrolası Çeviri Portekizce
11,325 parallel translation
Bu kahrolası insanları tanıyorsun.
Conheces esses cabrões!
Kahrolası FBİ.
Filhos da puta do FBI.
Kahrolası Compton.
Maldita Compton, meu.
Yeni bir evimiz var ve kahrolası yeni bir kürkün var.
Temos uma casa nova e tu tens um casaco de peles.
Kahrolası Wachovia bile bizi reddetti.
E nem a porra da Wachovia nos ligou meia.
Kahrolası paramı geri ver seni aşağılık herif.
Devolva-me a porra do meu dinheiro... seu cabrão.
- Kahrolası aptallar.
- Idiotas do caraças. - Pois.
Senden satışı yapmanı istemiyoruz. Sadece kahrolası masada bir yer bulmamıza yardım etmeni istiyoruz.
Só te pedimos para nos ajudares a sentarmo-nos à mesa.
- Kahrolası ahmak.
- Palhaço de merda.
Ona kahrolası para önerdim!
Ofereci-lhe dinheiro, porra.
Çünkü kahrolası suçlular.
Porque são uns bandidos de merda.
Kahrolası ölüler arasından dirilmişsin.
Regressado dos malditos mortos.
Kahrolası bütçe kesintileri.
Malditos cortes orçamentais!
Onu ne sandın kahrolası bir tavuk mu?
Pensavas que ela era o quê? A merda de uma galinha?
Kahrolası annen değilim!
Não sou a tua maldita mãe!
- Konuş kahrolası.
Fale lá, porra!
- Sen kahrolası doğru, bu bir ayı.
- Pode ter certeza que foi um urso.
- Sen kahrolası peri vardır!
- Tu é que és a maldita fada.
- Senin kahrolası elini salla!
- Abana lá o raio da mão!
Kahrolasıca çifte ajanmış Hardman.
Ela é uma maldita agente dupla, Hardman.
- Kahrolası piç!
- Raios partam!
O gidene kadar gitmeyenler var. Adam kahrolası ofisi yoruyor.
Tenho tipos que não querem sair enquanto ele estiver na redacção.
- Kahrolası kupürlerine bak, Robby.
Verifica os teus recortes, Robby.
Kahrolası evrakları alacağım ulan!
Já tenho a porra dos documentos!
Robby, bu iş kahrolası bir Pederle başladı.
Robby, isto começou com um maldito padre.
Ve o da kesinlikle benim kahrolası kız kardeşim değil.
E ela, definitivamente, não é a minha irmã.
- Kahrolası zımbırtı.
- Maldita engenhoca.
- Öyle mi? Benim yaptığım çalışma o kahrolası okulda yapılan herhangi bir şeyden çok daha fazla önemli.
O trabalho que estou a fazer é muito mais importante do que o que estão a desenvolver naquele raio de escola.
- Kahrolası ödlek!
- Maldito cobarde!
- Kahrolası bir şelale.
- Numa cascata, imagine!
O salak tavsiyelerini, kahrolasıca çalışanlarına versene?
Porque não dás os teus conselhos de merda aos teus empregados?
Kahrolası kapıya bak.
Vai abrir a porta.
- Otur kahrolası!
- Senta-te!
Tabii ki var, kahrolası.
Claro, porra.
Büyük, kahrolası bir sopa taşıyorlar. Ve Nat ciddi bir darbe aldı.
Mas têm armas poderosas e a Nat foi gravemente atingida.
Ama Stark'ın gizlilik teknolojisiyle kahrolası şeyin izini hâlâ süremiyoruz.
Mas tem a tecnologia furtiva do Stark e ainda não conseguimos Iocalizá-Io.
Önemli değil. Kahrolası köprünün altından çok sular aktı. Kahrolası köprü.
Bem, não interessa.
Yuh! Amerika giderek kötüleşiyor! Siz ise kahrolası akıllı tasarımdan konuşuyorsunuz!
A América vai pelo ralo e vocês falam sobre a porcaria do design inteligente.
Yaptığım her şeyi, o kahrolası tabloları sana geri vermek için yaptım!
Tudo o que fiz, fiz para lhe recuperar as malditas pinturas!
Kahrolası tarih sevdan!
Tu e essa maldita história.
Kahrolası şey çok fiyakalı.
É uma arma boazinha.
Birilerinin bu kahrolası geri çekilişi koruması lazım!
Alguém tem que cobrir este desgraçado recuo!
Aquila adında, ithalat ve ihracat yapan kahrolası bir paravan şirket.
um tipo de cobertura de importação e exportação, de nome Aquila Corp.
Bir tane kahrolası ağaç ve karımın bahçesine ulaşmak için merdiveni geçirmem gereken 75cm'lik bir boşluk.
O raio da árvore tem uns 75 cm onde lhe posso adicionar a escada antes de correr para o jardim da minha esposa.
Kahrolası arabanın üstünü kapat Sonny!
Volta a pôr o raio da capota, Sonny!
Siktir et kahrolası peruğu.
Esquece a tua peruca.
Şu kahrolası cinayet olayı.
A questão assassínio.
Sen kahrolası bir virüssün Lou.
Tu és um maldito vírus, Lou.
Çünkü burada olduğumuz sürece ben kahrolası Jacob Dorchen'ım! Ve önemli bir insanım.
E isso significa alguma coisa.
Kahrolası şişe servisi.
Serviço de garrafa.
Kahrolası babama benzemiyorum ben!
Eu não sou nada como o meu pai!