Kanımca Çeviri Portekizce
210 parallel translation
- Ekselansları, George'un eski bir şövalyesi olabilir, şimdi, sürgün.. kanımca..
Sua Excelência, um ex-Cavalheiro da Ordem de São Jorge solicita sua permissão para dar ele mesmo a ordem de sua própria execução.
Kaptan Bligh, sandalla denizi aşmanız, kanımca denizcilik tarihinin en olağanüstü başarılarından.
Capitäo Bligh, a sua viagem de bote foi o acto de navegaçäo mais notável da história marítima.
Böylece seni yenemeyeceğimi düşünücektim ama kanımca bu sefer yendim seni!
Podia pensar que não ganhei, mas eu sei que ganhei.
Bunu söylemek çok korkunç, biliyorum, efendim ama kanımca, tekne batırılmış.
Sei que é terrível dizer, senhor mas na minha opinião, afundaram o barco.
Bayım... Kanımca İsveçli ve ben, iki insanın birbirine yakın olabileceği kadar yakındık.
Meu senhor, acho que eu e o Sueco éramos o mais chegado que dois homens podem ser.
Şunu aklında tut, bayım... kanımca sen hala kokuşmuş birisin.
Vamos esclarecer uma coisa, cá por mim, você ainda tresanda.
Kanımca aşılamayan ayrılık yoktur.
Na minha opinião não existem diferenças inultrapassáveis.
Benim değerli rakibim, kanımca kötü atıcılığımdan haksız yarar sağladı ve bunu tekrar yapmamızda ısrar etti.
O meu digno oponente tem tomado, o que eu considero, uma vantagem injusta do meu pobre tiroteio e insistiu em passar por isso novamente.
Fakat kanımca onlar için normal olan şey herkes için normal olmalı.
Mas a mim parece-me que, se isso é bom para eles, devia ser bom para todos.
Kanımca ölümü ani olmuş... ve doğrudan doğruya bu yaradan kaynaklanmış.
Na minha opinião, a morte foi quase instantânea... e directamente causada por este ferimento.
Kanımca bu mektuba acilen cevap vermeye gerek yok.
Já não tenho muita pressa em enviar esta carta.
Kanımca, General Gordon kabul etmeyecektir.
Posso falar? Em minha opinião, o General Gordon ia recusar.
O Crater'la evlendi ve kanımca beni çoktan unutmuş olmalı.
Casou-se com o Crater e pode já ter-me esquecido por completo.
Kanımca bu operasyonu yürüten subay ya emirleri görmezden gelmiş ya da onları açıkça ihlal ediyor.
Na minha opinião, o oficial que comanda esta operação ou ignorou ordens, ou desobedece-las flagrantemente... das duas, uma.
Kanımca, karşılıklılığın müthiş bir örneği.
Na minha opinião, um exemplo esplendido de reciprocidade.
Kanımca sen yaşlanıyorsun.
Na minha opinião, estás a ficar velho.
Hayır, kanımca, şöyle diyecekler, hazır bir enayi bulmuşken... yani işi alacak birini bulmuşken, aptallık etmeyelim.
Não, acho que vão pensar : "Se achamos alguém que quer aceitar o emprego... não crie problemas."
- Kanımca daha önce hiç karşılaşmadık Albay.
- Que eu saiba, nunca nos vimos antes.
Kanımca olağanüstü cesur biri.
Acho que é invulgarmente corajoso.
Çavuş, kanımca, o tabanca uzun süredir yok.
Sargento, na minha opinião, essa pistola já desapareceu há muito.
Kanımca babam, her ne kadar Tanrı'ın ya da inanışının adını zikretmese de mutassıp bir yaşam sürdü.
O meu pai trabalhava e vivia segundo uma ideologia religiosa, sem lhe chamar Deus ou outro nome religioso.
Kanımca gelenlerden pek azı gerçekten davetliydi bu partilere.
Acho que poucas pessoas deviam rer sido convidadas : muitos só apareciam.
Hepimiz gitsek iyi olur kanımca.
- Não chores.
"Hatta kanımca,..."
"Não só, mais ainda..."
Ayrıca, geminin yeni tasarımını bilmiyor olmanız, kanımca görevimizi tehlikeye atıyor.
Além do mais, não conhece mais a nave. Está pondo esta missão em perigo.
"kanımca Kasigi Yabu, sen de beni hiç mahçup etmeyeceksin."
tal como tu, Kasigi Yabu, nunca me desiludirás.
Vücudun zihinden ayrıklığını savunmaları, bir köle toplumu için gayet doğaldı kanımca.
Proclamaram a separação do corpo e do espírito, ideal bem natural, suponho, numa sociedade esclavagista.
Kanımca bu konuda değişik fikirler var.
Suponho que há algumas diferenças de opinião sobre esse assunto.
Kanımca katil her kimse eee nasıl derler daha zeki bir rakibi tercih ederdi.
De algum modo tenho a sensação, que o carrasco, seja lá ele quem for, teria preferido alguém... mais... ágil como oponente.
Kanımca o, tamamen korku ve buna bağlı sinirsel şok sonucu öldü, bununla birlikte onu neyin bu kadar korkuttuğunu tasavvur edemiyorum.
Creio que morreu de puro receio e de choque nervoso, mas não imagino o que a possa ter assustado.
O zaman ikinci biri görsün. Kanımca aşırı uygulama yapıyor.
Acho que precisam de mais, essas devem estar fora de prazo.
Kanımca insanlar uçak kazalarını araştırma tekniklerine oldukça ilgi duyuyorlar bay Pangborn.
Acho que o público está muito interessado nas técnicas de investigação dos acidentes de aviação.
Sayın Hakim, kanımca bütün bu olay sosyopsikolojik bir tür kapsama giriyor.
Meritíssimo, acho que este caso tem carácter sócio-psicológico por assim dizer.
Tavan arasında biri daha var kanımca.
Acho que há alguém no sótão.
Bilimde, benim kanımca, sadece iki önemli keşif sahası kaldı.
Existem, acredito, apenas duas fronteiras não desbravadas.
Her şeye rağmen iyi iş çıkardın kanımca.
Penso que estiveste bem, dadas as circunstâncias.
Hastings, iyi iş çıkardın. Ama bu olayla çok uzun süre uğraşacaksın kanımca.
Hastings, fez um bom trabalho, mas ainda vai perder muito tempo com este caso.
Ama kanımca gizemli bir şeyler oluyor.
Mas acho que algo de misterioso se passa.
Ziyaretçiler, Kumandan Daniels'ın hoşuna gidecektir kanımca.
Acho que o Comandante Daniels terá o prazer de uma visita.
Kanımca tek bir çözüm var :
Na minha opinião, só há uma solução :
Olağan bir hedef kanımca.
Um alvo natural, suponho.
Kendisi araştırmak istedi kanımca.
Suponho que ele quer seguir as suas próprias investigações.
Striknine benziyor kanımca.
Parece-me estricnina.
Kanımca bir ay içinde bu kadar adamı kalacak.
Creio que ficará reduzido a isso daqui a um mês.
Kanımca işlediğin suç o kadar ağır ki... ömür boyu hapis gerçekten ömür boyu sürecek.
Na minha opinião, o seu crime é tal... que dará a sua vida na prisão.
Kanımca Bayan Peirce de zaten bunu savunuyor.
Isso, segundo creio, é o que a Dra. Peirce está a tentar provar.
Ama kanımca tedavine devam etmeliyiz.
Mas acho que devemos continuar com o tratamento.
Benim kanımca, neler olduğunun farkına varan herkes biliyor ki hapishane yetkilileri Anayasa kurallarını çiğnedi.
Penso que é evidente para quem está a par do que se passa que os rapazes que dirigem a prisão, violaram a Constituição.
Ama kanımca önce bunu duymanız gerekir.
- Mas devia ouvi-la primeiro.
Kanımca öyle, efendim
Pensa que eles se dirigiram para a fronteira para unir-se a Cochise?
Evet, kanımca zaten biliyorum.
Já sei.