English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ K ] / Kebab

Kebab Çeviri Portekizce

190 parallel translation
- Kelle kebabınız var mı?
- Tem peras no conhaque?
Köfte ve sürahi, kebap ve şaraptan çok daha kaliteli görünüyor.
O brochete e o carfe são melhores que o kebab e o vinho.
Kafkasya Şiş Kebabı.
Caucazian shashlyk.
- Kebabı bensiz yersiniz ha? - Vay Mehmet, gel.
- Comendo kebab sem mim?
Ailem, Salim ve diğerleri, sizi küçük bir kebap gibi yiyip yutarlar.
A minha família, Salim e os outros... vão devorar-te como um pequeno kebab.
- Güzel bir tencere kebabı pişirdim.
- Fiz um bom guisado.
Meksika kebabı!
Com um vinho tinto! Que acham?
Vietnamlı şiş kebab.
Uma espetada mista.
Baron kebabı yapacağım!
Vou fazer picadinho de barão!
Kebap ve, ve...
O kebab com...
Tatlım, parasının çeyreği için, senden ve babandan Bundy-kebabı yaparım.
Vitela outra vez? A Kelly gosta de vitela.
Kumların sıcak kebap gibi yandığı bir yeri.
- Onde a areia queima como um kebab quente.
Bu şiş kebap.
É um shish kebab.
"Kaplumbağa kebabı" kelimesi sana bir şey ifade ediyor mu?
A expressão "guisado de tartaruga" diz-te alguma coisa?
Macar tas kebabı, perşembe gününe özel.
- Messina. Goulash, a especialidade de terça-feira.
Macar tas kebabı gibi baharatlı ve çekicisin.
És mais picante do que um prato de "goulash".
- Polis kebabı!
- Espetada de bófia!
Hayır, o "Kuzu Kebap" Şey gibi..
Não, é "kebab de ovelha"
"Shramby Kebabı" da kıyma ve soğan karışımından oluşan bir ezme türü.
O "sha'me kebab" é uma mistura de carne e cebola.
dört pilav dört kuzu kebap ve bir sosisli sandviç.
quatro "sha'me kebab" e um cachorro quente.
Bir de ızgara çıkar da millete biraz şiş kebap yapalım.
Saca um Hibachi e podemos fazer um shish-kebab.
Karides kebabı var, creole usulü karides, bamyalı karides, karides tava, kızartma karides.
Em espetada, à Crioula, de caldeirada, na frigideira, na fritadeira, na sertã.
Biliyormusun, eşinin Macar tas kebabını çeşitli kereler tattım.
Comi cem vezes o guisado da tua mulher ;
# Patlıcan kebabı yaparlar #
E se guisam as beringelas.
Tas kebabım 12 yıldız sisteminde deçok iyi bilinir.
O meu goulash feragoit é conhecido em 12 sistemas estelares.
Beş dakika sonra seni kebab için yardıma çağıracağım.
irei chamá-lo dentro de cinco minutos com uma emergência qualquer.
Tabuleh ve rezmi-kebabı.
De que é feito? "Tabouleh" e "rezmi-kabob".
Eger zar tuttugumuzu sezerse, siz ve ben kebab biçaginin keskin tarafinin neye benzedigini anlariz.
Se ele suspeitar que estamos falando em trapaça... vamos sentir o gosto do fio de uma faca de Kebcab.
sütyeni çözmek için acıklı bir arayış, salyalı öpücükler, kebabının üstünde çok fazla kırmızı biber olduğundan... zavallı bir kızın ağzına gegiriş. Sonra ya bir kaç saniye ya da aşırı sarhoşluğundan... daha kısa sürecek olan en önemli an.
o patético tatear para achar onde pode soltar meu sutiã os beijos babados, o seu bafo invadindo a garota porque você colocou muito molho no seu sanduíche... e o momento mais importante, acaba em pouquíssimos segundos... ou não... porque você'tá totalmente bêbado.
ve içinde bir de komik bir kebap kazası var. Komik kazalardan bir tanesi.
Conta um episódio muito divertido com um "kebab" que é um de entre muitos episódios divertidos.
Fakat keman tas kebabının önüne geçerse, mutfağı ihmal etmeye başlarsın.
Mas se começar a ser mais importante que o goulash... começará a descuidar da cozinha.
Peki efendim, bir tahina kebabı ve yanında baharatlı salata olacak.
Ok, sr, é um "tahina kebab" com salada à parte.
O zaman bu geceki şiş kebabımız o.
É a nossa "espetada" para esta noite.
Fare kebabını çok severim.
É espetada de rato. Eu adoro espetada de rato.
Kendisi de kebabı bizzat kesmiş.
E ele próprio, o Grinch, trinchou a carne assada.
Gail giysilerini çıkarmış olabilir, fakat daha kebabından küçük bi parça almadı.
Ouçam. Gail pode ter tirado as suas roupas, mas nunca teve um anão a lamber-lhe o grelo.
Bizi kandırdın ve şimdi de peşimizde bizi cadı kebabına çevirmeye çalışan bir büyücü var.
Tu enganaste-nos, e agora há um mago a tentar transformar-nos em gemada de bruxa.
Sana Amerikan tas kebabı.
É "sopa americana" para você.
Hey, tas kebabı çocuğuna bakın.
Hey, olha o menino "sopa".
Dün gece rüyamda Navona Meydanı'ndaki bir lokantada oturduğumu gördüm. Acılı midye çorbası içiyordum sonra da bir tabak oduncu kebabı.
A noite passada sonhei que estava num restaurante na Piazza Navona a comer uma sopa "di cozze piccante" seguida de um "tagliarini al boscaiolo".
- Kebap yemek için can atıyorum.
- Tenho vontade de um Kebab.
Ve... tony, sicakdan uykuya daliyor, ve ben sis kebabimi yiyorum.
E... ali estava Tony, a adormecer devido ao calor, e eu a comer o meu shish kebab.
Kebap?
Um kebab?
Çıngıraklı yılan eti, sıçan kebabı ve Refried Whiskey albümü.
Carne de cascavel, espetadas de animais daninhos e uísque frito.
Kılıç kebabı yesene Lisa.
Come um pouco de carne numa espada, Lisa.
OJ.. bugünün özel içeriğinde enfes fare kebabı büfesi var.
OJ... o prato do dia de hoje inclui um bufê delicioso de kibes de ratos.
Günde 18 saat sürekli kötülükleri yok etmek ve Chevrolet tarafından şiş kebap olmak.
Dias de 18 horas... a constante matança do mal, ser feito em kebab num Chevy.
Lisa'nın sebze kebabını almışım.
Eu tenho o Kebab de plancton da Lisa!
Şiş kebap.
"Shish kebab!"
Aslında, bu da bir çeşit klasik.
Na verdade, é quase um clássico. Não tem aquelas histórias tolas acerca dos "kebab" que vêm em quase todos.
Fare kebabı.
Olhem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]