Kez Çeviri Portekizce
49,717 parallel translation
Bir kez daha uyuşturucu alman gerek, değil mi?
- Precisas de outra dose, não precisas?
Bunu tek bir kez yapma şansı buluyorsun.
Isto só se faz uma vez.
- Şans için bir kez daha.
- Mais uma vez para dar sorte.
Ama Sherlock ile tek bir kez bu odada karşılaştın ve o zamanda kafası yerinde değildi.
Esteve com o Sherlock uma vez nesta sala e ele estava completamente passado.
Şu suratına bir bak. Hiç aklına gelmedi mi? Tek bir kez bile Sherlock'un gizli erkek kardeşinin aslında gizli kız kardeşi olabileceği?
Nunca te ocorreu nem sequer uma vez que o irmão secreto de Sherlock poderia ser a irmã secreta do Sherlock?
Yeteneklerimiz birden fazla kez profesyonel olarak incelendi.
As nossas capacidades foram avaliadas mais do que uma vez.
Bir kez daha.
Vamos tentar mais uma vez.
Hayatında bir kez olsun doğru olanı yap.
Por uma vez que seja faz o que tens a fazer.
Bunu sadece bir kez söyleceğim kaptan.
Tenho que dizer desta vez, capitão.
Yine, yine, yine. Bir kez bile yenilmek için kendini alıkoymadı.
De novo, de novo e de novo, sem perder nem uma vez.
Onu tekrar görmek için üç kez daha dünyaya gittim. Dördüncü kez gitseydim bir daha geri dönemeyeceğimi biliyordum.
Voltei à Terra para a ver três vezes... e eu sabia que se voltasse uma quarta vez, nunca me iria embora.
Galaksiyi ikinci kez kurtarırsak fiyatımızı ikiye katlarız.
É certo que conseguiremos aumentar o preço se salvarmos a galáxia mais uma vez.
Elliot, son kez söylüyorum dostum, sana böyle bir şey yapmazdık!
- Elliot, pela última vez, companheiro não faríamos isso contigo!
Bir kez onun adını öğrendiğinde ondan kaçamıyorsun.
Quando se descobre o nome dele, não dá para escapar.
Bir kez olsun düzgün davranmışsın.
Está a comportar-se, para variar.
Bir kez daha, kütüğünle aynı fikirdeyiz.
O teu tronco e eu estamos novamente em sintonia.
Önceden de birçok kez söylediğim gibi Gordon bu inceliğini asla ödeyemem.
Sim, e como já repeti muitas vezes, Gordon, nunca te poderei recompensar adequadamente por essa gentileza.
Shelly, iki haftada senden üçüncü kez para istiyor.
Shelly, esta é a terceira vez em duas semanas que ela te pede dinheiro.
Çamurun içinde battıkça batıyoruz ve orospu çocukları bir kez daha tepemizde.
Estamos a afundarmo-nos na lama, e os cabrões andam nisso outra vez!
Veritabanında bir kez daha Binbaşı Garland Briggs'in parmak izlerine rastladık.
Tivemos outro resultado nas impressões digitais do Major Garland Briggs.
25 yılda 16 kez rastladık...
Dezasseis resultados em, quê, 25 anos?
Bir kez öpebilir miyim seni?
Importas-te que te dê um beijo?
Leland karakola birkaç kez gelmişti.
Leland veio à esquadra várias vezes.
Bir kez olsun haklısın Batman.
Para variar, Batman, tens razão.
Bu yüzden, senden son bir kez rica edeceğim.
Vou pedir-te uma última vez.
Bu kez kalçandan güç al.
Usa mais as ancas.
Sonra ikinci kez gittim.
Depois fui lá a segunda vez.
Defalarca kez.
Muitas vezes.
Sayende babam için ikinci kez yas tutacağım.
Agora tenho de chorar a morte do meu pai pela segunda vez.
Bu hafta üçüncü kez ölümden dönüyorum.
Quase fui morta três vezes esta semana.
Son kez uyarıyorum.
Último aviso.
Bak Singleton, bu kez çok daha dikkatli olmalıyız.
Ouça, Singleton, temos de ser mais cautelosos desta vez.
Kılıcımı iki kez sallamak istemem.
Não quero ter de a usar duas vezes.
Bir kez daha bacaklarımı tekmelersen kız ölür.
Se bater nas minhas pernas outra vez a rapariga morre.
- Kendisini sadece birkaç kez gördüm.
- Só o vi umas duas vezes.
Gücümü, ailesini geçindirmeye çalışanlar üzerinde kullanırken iki kez düşünürdüm.
Eu pensaria duas vezes antes de usar isso contra os que querem pôr comida na mesa.
Daha önce Iron Fist'lerle yolum kesişmişti ama bu farklı çünkü bu kez seni öldürmeyeceğim.
Já me cruzei com outros Punhos de Ferro, mas isto é diferente porque, desta vez não o vou matar.
Ve bir kez daha polis hiçbir şüphelinin kimliğini belirleyemedi.
De novo, a policia não conseguiu identificar nenhum suspeito.
Peki. Mae, hepimiz senin geçen geceki Seechange kayıtlarını izledik ama lütfen ne yaşandığını bir kez de sen anlat.
Muito bem, Mae, todos nós vimos as imagens do SeeChange da outra noite, mas, por favor, descreve-nos o que aconteceu.
İnsanlık tarihinde ilk kez gerçek demokrasi sahibi olurdunuz.
Íamos ter... verdadeira democracia pela primeira vez na história da humanidade.
Bu sergideki ışıkların ve göz yanılmalarının birleşimi uzaya karşı bakış açınızı ve uzaydaki yerimizi bir kez daha düşünmenizi sağlayacak.
Nesta exposição, a interação das luzes e a natureza dos reflexos fundem-se para proporcionar uma experiência que irá destacar as fragilidades da nossa percepção de espaço e do nosso lugar nele.
Cezasının sonuna gelmiş, altıncı kez içeri girmiş bir zavallı.
Falhado por seis vezes no fim da pena.
Hapishaneye gittiğinde ilk kez, birinin sana güzel bir şey söylediğini düşün. Onu söyle.
Diz a primeira coisa simpática que te disseram quando foste preso.
Bir kez olsun sana söyleneni yap.
Por uma vez, faz o que te digo.
Pardon, sadece bir kez daha.
Desculpa, é que... Mais um segundo.
Yüzlerce kez hem de.
Umas cem vezes.
Binlerce kez özür dilerim efendim.
Lamento imenso, tenho que me lamentar milhares de vezes, meu mestre.
Washington'a ilk kez mi gece uçuyorsun?
Este é o teu primeiro vôo noturno para a D.C.?
Terry, sana bir kez kibarca soracağım. - Eski günlerin hatırına.
Vou pedir delicadamente, Terry, uma vez, pelos velhos tempos.
İlk kez güvenlik ihlâli yaşıyorsun.
É tua primeira situação de segurança.
Üçüncü kez yalnız uçuyorum.
É o meu terceiro vôo solo.