Keşke olsaydı Çeviri Portekizce
4,716 parallel translation
- Keşke olsaydı.
Quem me dera.
Keşke şaka olsaydı.
Antes estivesse.
- Keşke senin yaşındayken benim de bunlardan olsaydı. - Rica ederim.
Quem me dera ter tido uma na tua idade.
Keşke benim kolonoskopim bu kadar temiz olsaydı.
Queria que a minha colonoscopia fosse tão boa como isto.
Keşke her şey farklı olsaydı da öyle olsaydım.
Gostaria que as coisas fossem diferentes. Gostava mesmo.
Keşke hiç doğmamış olsaydım dersiniz #
Vais até desejar Que nem tivesses nascido
Keşke babam da burada olsaydı.
Gostava que o Pai estivesse aqui.
Büyürken, Noel sabahları camdan bakar ve "keşke ben de bir Wheeler olsaydım" derdim.
Quando era miúda, olhava pela minha janela na manhã de Natal, e dizia, "quem me dera ser uma Wheeler."
Keşke yurtdışında olsaydık. O zaman bundan harika bir "Yurtdışında tutuklananlar" bölümü olurdu.
Gostava que isto no estrangeiro fora dava um brilhante Presos no Estrangeiro.
Keşke benim de aracım olsaydı.
- Quem me dera ter um'passeio'.
Keşke daha iyi şartlar altında olsaydı.
Eu só queria que fosse em melhores circunstâncias.
Biraz daha büyük olsaydı keşke.
Apenas... Eu esperava mais.
- Keşke fotoğraf makinem olsaydı.
- Quem me dera ter a minha camara.
Evet, keşke bu olduğunda bunu görmek için burada olsaydı.
Só queria que ele pudesse ter cá estado para o ver...
- Keşke bu kadar kolay olsaydı.
- Malta, queria que fosse tão fácil.
" Keşke benim doğum günüm olsaydı.
" Quem me dera que fosse o meu.
Keşke yapıyor olsaydı.
Quem me dera!
Keşke hazırlanmak için daha çok zamanım olsaydı.
Só gostava de ter tido mais tempo para me preparar.
Sadece bir taş ama keşke altın olsaydı.
É apenas uma pedra mas eu queria que fosse de ouro.
Keşke daha iyi bir baba olsaydım.
Gostava de ter sido melhor pai para vocês, está bem?
Ah bir kalbim olsaydı keşke
Se ao menos tivesse um coração
Keşke Detroit için iyi haberlerim olsaydı.
Quem me dera ter boas notícias para Detroit.
Keşke Götsurat burada olsaydı.
Quem me dera que o Assface aqui estivesse.
Keşke bunu benimle paylaşmak için burada olsaydın Roland.
" Se ao menos aqui estivesses para o partilhares comigo, Roland.
Hepsini seviyordum ve keşke hepsi hayatta olsaydılar.
Eu gostava delas todas e quem me dera que estivessem todas vivas.
Keşke orda olsaydım.
Quem me dera estar lá.
Keşke seni daha iyi tanıma fırsatım olsaydı.
Quem me dera ter podido conhecer-te melhor.
Tanrım, keşke bir yolu olsaydı da siz ikiniz ve ben de şuradaki Ray'le çifte randevuya çıkabilseydik.
Caramba, se pelo menos houvesse uma forma de arranjarmos um encontro duplo ali com o Ray.
Keşke Mason, Jesse'nin vücuduna sahip olsaydı.
Se eu pudesse colocar o Mason no corpo do Jesse.
Keşke şaka yapıyor olsaydım, ama...
Quem me dera estar a brincar, mas...
Keşke burada olsaydın sen de söylemek için.
Queria que estivesses aqui Para cantar comigo
Keşke öyle olsaydı.
Pois, quem me dera.
Keşke "sonunda" için yetecek zamanım olsaydı.
Quem me dera ter tempo para chegar a isso...
Keşke aynısı bende de olsaydı.
Quem me dera poder dizer o mesmo.
- Keşke New York'ta olsaydım şu an. - Boşversene.
Quem dera estar em Nova Iorque...
Tanrım! Keşke casus sen olsaydın.
Meu Deus, adorava que fosses um espião.
Keşke her gün doğum günüm olsaydı.
Gostava de fazer anos todos os dias.
Keşke her gün herkesin doğum günü olsaydı.
Gostava que todos fizessem anos todos os dias.
Keşke bunu yapanlara demek için başka bir tabir olsaydı.
Se ao menos houvesse uma palavra para descrever quem faz isto.
Keşke inek süt dolu olsaydı. Keşke duvarlar altın dolu olsaydı.
Eu desejo que a vaca tenha muito leite Eu desejo ter paredes de ouro
- Keşke sapanım yanında olsaydı.
- Quem me dera ter a minha fisga!
Keşke bu söylediğin doğru olsaydı.
Se ao menos isso fosse verdade.
Keşke şu duvar kağıdı düzenlemelerinin nasıl yapılacağını bilen adamlardan biri olsaydım.
E gostava de aquele tipo de pessoa que sabem como alinhar o papel de parede.
Keşke burada olsaydın, dostum.
Gostávamos que estivesses aqui, amigo.
Keşke burada kalmanı sağlayacak bir şey olsaydı... Mesela özel bir kız.
Se ao menos houvesse qualquer coisa que te fizesse ficar... como uma rapariga especial.
- Hayır.Keşke öyle olsaydı!
- Não. Eu disse-te, ele é de Sexta Classe da Terceira Ordem. Eu desejo!
Keşke Kermit burada olsaydı! O ne yapacağını bilirdi.
Quem me dera que o Cocas aqui estivesse, saberia o que fazer.
Şöyle yapacağız, "Of çok acıktım, keşke şimdi tıpam olsaydı."
Por exemplo, "estou cheio de fome, quem me dera ter..." - Um tampão! - Sim, mas nós queremos...
Keşke bizde de onlarınki gibi bir bağ olsaydı...
Eu adorava ter o património líquido deles, devo dizer-te.
Uykuya yatıyorum ama yatmadan önce seni sevdiğimi ve çok özlediğimi söylemek istiyorum ve keşke evde olsaydın ve iyi geceler ve dün derste altın yıldız aldım.
Vou dormir agora, mas primeiro, quero dizer-te que te amo, E eu sinto sua falta, e eu queria que você estivesse em casa, e boa noite, E recebi uma estrela de ouro na classe ontem.
Tesisatçı olsaydın keşke.
Devias ter sido um canalizador.