English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ K ] / Kocacığım

Kocacığım Çeviri Portekizce

189 parallel translation
"Guillermo, sevgili kocacığım, bekle ben de geliyorum" dediğini duydum.
Eu ouvi-a gritar : "Guilherme, meu querido, espera, eu vou contigo!"
Aklını mı kaçırdın kocacığım?
Enlouqueceste, meu marido?
Bunları dün almalıydın kocacığım.
Devia ter feito isto ontem, meu marido.
Bunu söylemek zor. Ama sanırım istedikleri sensin, kocacığım.
É difícil de dizer... mas acho que é você, meu marido.
Senin gibi bir İrlandalı daha yok kocacığım.
Não houve outro alguém a não ser você, meu marido.
Kendini hasta ediyorsun kocacığım.
Vai ficar doente meu marido. Por favor.
Bu seni öldürür, kocacığım.
Isso vai matá-lo, meu marido.
- Hayır, zavallı kocacığım.
- Não, ao meu pobre marido.
Kocacığım, takip edilmesi çok kolay izler bırakıyorsun.
Marido, vai deixando um rastro muito fácil de seguir.
Evet, sevgili kocacığım.
Sim, meu querido marido.
- Günaydın kocacığım. - Günaydın.
Bom dia, marido.
Benim mutsuz zavallı kocacığım.
Pobre bebé, estás tão miserável...
Kocacığım!
Meu marido?
Sen benim kocacığım Zeus'çuk değilsin.
Não és Zeus, o meu marido.
N'aber kocacığım?
Como vai, querido?
'Sevgili kocacığım, bunu okuduğunda ben ölmüş olacağım.
Meu querido marido, quando leres isto eu já estarei morta.
Yalvarırım, tatlı dilli kocacığım... size Staines'e kadar eşlik edeyim.
Caro esposo, deixa-me levar-te até Staines.
Seni bu kadar erken bıraktığım için beni affet, kocacığım.
Perdoa-me, meu marido, por te deixar tão cedo -
Sevgili Kocacığım
Querido Marido
Kocacığım!
Marido!
Kocacığım, Ustan çok sert mizaçlı,
Marido, seu mestre está muito irritado.
Kocacığım sadece dua ediyorduk.
Querido, nós só estávamos a rezar.
Onu öldüremedim, kocacığım.
Não posso matá-lo.
Hoşça kal kocacığım.
Adeus, marido.
- Merhaba kocacığım.
- Olá, marido meu.
Ah, sevgili kocacığım.
Meu querido esposo.
Oyuncağın kıskançmış, kocacığım.
O teu brinquedinho é ciumento, marido.
Kocacığım.
Marido.
- Evet, kocacığım.
- Sim, marido.
Hasta mısın, kocacığım?
Estás doente, meu marido?
Kocacığım, hayır!
Marido, não!
Kocacığım.
Marido!
# # Komik kocacığım benim
Esse divertido amado meu...
# # Kocacığım benim
E amado maridinho...
# # Komik kocacığım benim
Meu divertido e querido maridinho...
Kocacığım... teşekkür ederim.
Marido Obrigado.
- Geç saatlere dek çalışıyorsun kocacığım.
- Trabalhas até tarde, marido.
Kocacığım! 20 yıldır Olimpiyat düzeyinde bir limbocu değilsin!
Marido, há 20 anos que não entras nos Jogos Olímpicos.
Kocacığım, illaki her geldiğin yerde birşey yakmak zorunda mısın?
Marido, não consegues entrar num sítio sem pegar fogo a algo?
Joseph, kocacığım, bir mucize oldu.
" José, meu marido, houve um milagre.
Ne rahatlatıcı, Kocacığım.
Que reconfortante, meu marido.
Kocacığım!
O meu marido.
Teşekkürler kocacığım.
- Obrigado, marido meu.
Ona görmeye ihtiyacım var, zavallı kocacığım
Preciso de vê-lo, meu pobre marido,
Hepimiz de sert ve hızlı olamayız, değil mi sevgili kocacığım?
Bem, nem toda a gente pode ser rápida e ágil como o meu marido, pois não?
Kocacığım!
Meu esposo!
Lütfen kocacığım daha fazla kavga etme.
Por favor, meu marido, não discutam.
Yapabileceğin hiçbir şey yok kocacığım.
Se não evocares o espírito do templo, morreremos!
Senin kadar iyi değildi kocacığım.
Ele nem é lá dessas coisas. Cala-te!
Kocamı çağıracağım. Çağır kocacığını. Buraya gönder.
- Cala-te, ou chamo o meu marido.
Günaydın kocacığım.
Bom dia, maridinho.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]