English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ L ] / Liber8

Liber8 Çeviri Portekizce

294 parallel translation
Özgürlük'ün burada 3 üç tane olası bombalı saldırı gerçekleştireceğini öğrendik.
Temos informações que o Liber8 tem três possíveis alvos para bombas.
CPS, Özgürlük'ün yüksek değerdeki hedefin peşinde olduğuna dair bizi bilgilendirdi.
O SPM obteve informações que o Liber8 vai atacar um grande alvo.
Lily Jones, Altıncı bölümün Ögzürlük'e karşı açtığı davadaki bir tanığın ismiydi.
Lily Jones é o nome de uma testemunha no caso que a Secção Seis abriu contra a Liber8.
Amacımız içindi. Özgürlük içindi.
É para a causa, para o Liber8.
Özgürlük'ün yüzünü yakaladık.
Acabámos de apanhar alguém da Liber8.
Özgürlük'e katıldıklarından beridir Bakanlıkla temas halindeyiz.
Estamos em contacto. Mas já se juntaram ao Liber8.
Özgürlük mü?
- Liber8?
Raporumda okuyabilirsiniz efendim, ama... Özet geçecek olursak, Curtis Chen Özgürlük'ün katillerinden birisi kalıcı olarak tahtadan silindi.
Mas o que vale é que temos o Curtis Chen, um dos assassinos Liber8 está fora do jogo, permanentemente.
Görünüşe göre orduya ait birkaç patlayıcı kaybolmuş ve federaller Julian ve Özgürlük'ün işi olduğunu düşünüyor.
Parece que um monte de explosivos militares desapareceram, e os federais acham que está ligado ao Julian e à Liber8.
Özgürlük Özel Birimi'ne yardımcı olması için hizmetlerini bize ödünç verdiler.
Cederam-na para nos ajudar com a nossa equipa de intervenção Liber8.
Özgürlük Özel Birimi mi?
Equipa de intervenção Liber8?
- Var. Patlayıcılar çalındıktan hemen sonra, teşkilatlarımız batı yakasındaki birkaç şehirde Özgürlük muhbirlerini gözetlemeye başladı. - Soruşturmamız dönüp dolaşıp buraya geldi.
Logo a seguir aos explosivos terem sido roubados, as nossas agências monitorizaram conversas da Liber8 em várias cidades da Costa Oeste, e a nossa investigação trouxe-nos de volta para aqui.
Özgürlük mü? Onlar da mı burada?
O Liber8 também está aqui?
Eğer Özgürlük için çalışıyorsa onlardan biri olduğunu bildiğimizi gizli tutmak istiyorum.
Se ela estiver com a Liber8, não quero que ela saiba que sabemos sobre ela.
Özgürlük'ün bu binalardan birini havaya uçuracağına inanıyorum. Ama kesin olarak hangisi bilmiyorum.
Acredito que a Liber8 vai explodir um dos prédios, mas não sei qual deles.
Cameron'un bir şekilde Liber8 organizasyonuna bağlı olduğunu,
A Cameron está ligada à Liber8 de alguma forma,
Liber8, Bölüm 6, bombalama, suikast...
Liber8, Secção 6, o bombardeio, assassínio...
Ajan Gardiner liber8 görev kuvvetine resmi irtibatımız olarak yeniden atandı.
O Agente Gardiner está novamente a chefiar a força de intervenção contra o Liber8, como nossa ligação oficial.
Şimdi, Travis Berta epey önemli bir üye olduğundan Liber8'in bir çeşit harekette bulunmasını bekleyebiliriz.
Travis Berta é um membro valioso, por isso espero que a Liber8 faça alguma coisa.
Liber8 nasıl oldu da bunun haberini aldı?
Como é que diabos a Liber8 conseguiu esta informação?
İçeriden birinin Liber8'e bilgi sızdırdığını mı düşünüyorsun?
Achas que há alguém cá dentro, a passar-lhes informações?
Sana zaten söyledi, İlk grubun Liber8 simgeleri vardı... gözüpek ama dikkatsizlerdi. İkinci grup ise...
- Ela já disse que o primeiro grupo parecia ser o Liber8, eram ousados, mas descuidados.
İçgüdün ne diyor peki? Cameron'un bir şekilde Özgürlük ile bağlantısı olduğunu. Bundan eminim.
A Cameron está ligada à Liber8 de alguma maneira, tenho a certeza disso.
Özgürlük, 6. Bölüm, bomba, suikast...
Liber8, Secção 6, o bombardeamento, o assassínio...
Ajan Gardiner, Özgürlük görev timine resmi bağlantımız olarak yeniden atandı.
O Agente Gardiner está outra vez a chefiar a equipa de intervenção do Liber8 como a nossa ligação oficial.
Pekala, Travis Berta örgütün önemli bir üyesi bu yüzden Özgürlük'ün harekete geçeceğini düşünüyorum.
O Travis Berta é um membro valioso, então, espero que a Liber8 faça alguma coisa.
Kiera zaten söyledi ya ilk grupta Özgürlük'ün tüm belirtileri görülüyordu, cesur ama dikkatsizdiler. İkinci grup ise...
- Ela já disse que o primeiro grupo parecia ser o Liber8, eram ousados, mas descuidados.
- Liber8'i duydun mu?
- Já ouviste falar da Liber8? - Sim.
Liber8 zaten nefret edilen firmalara saldırarak halkın desteğini kazanmaya çalışıyor.
A Liber8 tenta ganhar apoio do público ao ir atrás das empresas que o povo detesta.
Sosyal medya Liber8 hakkında kaynıyor.
Os media sociais estão a fazer força para a Liber8.
Hey, hey, hey, O Liber8'i deviren süper kahraman mı?
Ele é o super-herói que está a derrubar a Liber8?
Liber8'i durdurma, düzeni sağlama... Niçin birbirimize yardımcı olmuyoruz?
Deter a Liber8, restaurar a ordem... porque não nos ajudamos?
Bence Liber8 giysini biliyor.
Acho que a Liber8 sabe sobre o teu traje.
Ek olarak, buranın Liber8'in radarında olduğunu sanmıyorum. yani güvende olmalısın.
Acho que este lugar não está no radar da Liber8, então, deves estar seguro.
Liber8 bunu nasıl öğrendi?
Como diabos a Liber8, soube disso?
İçimizde Liber8'e bilgi sağlayan birisi olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Achas que temos alguém a passar informação à Liber8?
Travis ve Garza müttefik oldular, Liber8 bölündü. Ve iki grubun da tamamen farklı çekicilikleri var.
O Travis e o Garza aliados, a Liber8 dividida e ambos os grupos à procura de novas circunscrições.
Liber8.
A Liber8.
Kiera'nın Liber8 üyesi olması mümkün değil.
Não há hipóteses de a Kiera ser do Liber8.
Liber8'i indirmek için delice riskler.
Faz loucuras para acabar com a Liber8.
Liber8'in kendi ajanını öldürmeyeceğini tahmin etmişsinizdir.
A não ser que a Liber8 não mate os próprios agentes.
Video da var. Liber8 vurucu ekibimizi elektrik tesisinde indirdiğinde sen -
Vídeo da estação de energia quando a Liber8 matou a nossa equipa, da vez...
Bir kere Liber8 toplantısına gitmiştim. İçeri sızma olayı. Dillon için araştırma yapıyordum.
Eu fui a uma reunião da Liber8 uma vez, era pública, pesquisa para o Dillon.
Liber8'in köstebeği Betty mi? Yapmayın.
Betty, a espiã da Liber8?
Liber8 toplantısına katıldın.
Compareceste a uma reunião da Liber8.
Liber8, bulunduğunda Betty sanılsın diye sisteme elektronik köstebek yerleştirmiş.
A Liber8 colocou um espião electrónico para incriminar a Betty quando fosse descoberta!
Liber8, Betty onlara bilgi sağlıyor sanılsın diye sisteme bir truva atı yerleştirmiş.
O Liber8 implantou um vírus cavalo de Tróia para parecer que a Betty estava a passar informação para eles.
Özgürlük'ü ben devralıyorum.
Eu assumo a Liber8.
Koalisyon Kralları'nın, büyük, kötü Özgürlük'le çalıştığını öğrenmek en çok kimi kızdırır?
Quem ficava mais chateado em descobrir que os Reis da Coligação estavam a trabalhar com a Liber8?
- Özgürlük mü?
Liber8?
Özgürlük'ün nasıl haberi oldu bundan?
Como diabos a Liber8 conseguiu essa informação?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]