Liesl Çeviri Portekizce
69 parallel translation
- Evde, Liesl von Possenhofen.
Em casa chamam-me Lisl de Possenhofen.
- Önemsiz biri, ama Liesl beni mutlu etti.
Não sei, nada, insignificante.
Liesl!
- Lisl!
Lütfen dur Liesl!
Volta aqui.
Seni gördüğüm için mutlu oldum... Liesl von Possenhofen.
Alegra-me ver-te de novo Lisl de Possenhoten.
Liesl.
Liesl.
Ben Liesl. 16 yaşındayım ve mürebbiyeye ihtiyacım yok.
Chamo-me Liesl, tenho 16 anos e não preciso de uma precetora.
Bunu söylemene sevindim, Liesl.
Ainda bem que me informaste.
- Hayır, Liesl.
- Não, Liesl. Não devemos.
- Seni özledim, Liesl.
- Senti a tua falta, Liesl. - Sentiste?
"Sevgili Liesl..."
"Cara Liesl..."
" Sevgili Liesl : Senin için neler hissettiğimi söyleyebilmek isterdim.
" Cara Liesl, gostaria de poder dizer-te...
Senin Liesl'in. "
Tua Liesl. "
Tanrı Liesl ve Friedrich'i korusun.
Deus abençoe a Liesl e o Friedrich,
Sevgili Tanrım, Liesl'a gelince.
Agora, Deus, quanto à Liesl.
Tek başına mı yürüyordun?
Liesl, foste passear sozinha?
Liesl?
Liesl?
- Örneğin Liesl. Çocuk değil.
- A Liesl já não é uma criança.
Liesl, kiminle dans ediyorsun?
Liesl, com quem danças?
Liesl, gitarı getir.
Liesl, vai buscar a viola.
Ses ver, Liesl.
Muito bem. Dá-nos a nota, Liesl.
Tamam, Liesl.
Muito bem, Liesl.
- Benim adım Liesl.
- O meu nome é Liesl.
- Evet, Liesl?
- Sim, Liesl?
Liesl.
Liesl?
- Liesl, iyi misin?
- Liesl, e tu estás bem?
Liesl, sorunlarından kaçmak için okulu kullanamazsın.
Não podes usar a escola para fugir aos teus problemas.
Liesl, Friedrich, Louisa, Brigitta, Kurt, Marta ve Gretl.
Liesl, Friedrich, Louisa, Brigitta, Kurt, Martha e Gretl.
- Liesl, sence de öyle mi?
- Liesl, achas que sim?
Liesl.
Liesl!
Liesl!
Liesl!
Bende de böyleydi.
Comigo foi assim, Liesl.
- Bir gün, Liesl.
- Um dia, Liesl.
Yeniden harekete geçiyoruz, Liesl.
Vamos mudar outra vez, Liesl.
Gidip Liesl'e aynasız için yardım et arabanı al ve buradan çık.
Óptimo. Vai lá acima e ajuda a Liesl com o porco pega no teu carro e desanda.
Lanet olsun, Liesl!
Porra, Liesl!
Bana bir ekip de lâzım. Bana terlemekten korkmayan, şişman danalar gibi 20 tane yapılı adam lâzım.
Sinto-me como o Capitão Von Trapp e tu és Liesl a comer aquele nazi no alpendre.
Käthe, annemin kız kardeşi, babamın kızkardeşi ise Liesel.
A Tia Kathe, que era irmã da Mamã ; e a irmã do Pai, chamada Liesl.
Bunları geride bırakmalıyım. Babam, Liesel....
Tenho de aguentar tudo, o meu pai, a Liesl...
Endişeli... Özellikle Liesel için ama aynı zamanda kendi hayatım için de.
Medo pela Liesl, mas também por mim.
Babamı ve Liesel'i tanırdı.
Conheceu o Pai e a Liesl.
Babam ve Liesel bir okulun mahzeninde saklanmışlar.
O Pai e a Liesl esconderam-se na cave de uma escola.
Bir ay sonra Liesel, üçüncü araçla Belsec'e gelmiş.
A Liesl foi levada para Belsec um mês depois com o 3º Transporte.
- Benim adım Liesl.
- E eu sou a Liesl.
Liesl'ı unutuyorsun. Doğu Almanyalı hizmetçimizi.
- E esqueces-te da Liesl.
Tamam neyse, orda bir kız vardı, Liesl,
Bem, havia uma miúda, a Liesl.
Bir dahaki sefere sıra Liesl'da olacak.
É a vez da Liesl.
- Liesl!
Merece-lo Lisl!
- Liesl, ne oldu?
Mudaste de expressão tão rápido Lisl.
Liesl!
- Nada.
Otur, Liesel.
- Faz-te um belo traseiro, Liesl.