Lloyd Çeviri Portekizce
2,304 parallel translation
- Lloyd, ölüyor bebeğim.
- O Lloyd está a morrer, querida.
- Kovdun mu onu Ari? - Hayır.
- Despediste o Lloyd, Ari?
Lloyd'u seviyoruz, babacığım.
- Adoramos o Lloyd, Papá.
- Ari - Lloyd!
- Ari...
100 gün, dediğim her şeyi yaparsın ya da yapmazsın.
- Lloyd! 100 dias, fazes tudo o que eu disser, ou não fazes. - Está bem.
Frank Lloyd Wright 1935'de Şelale Evi'ni tasarladığında- -
Sabe, como Frank Lloyd Wright projectou a Casa da Cascata em 1935, há uma...
Lloyd tüm müşterilerin en sevdikleri içecekleri ezberledi.
O Lloyd memorizou as bebidas preferidas dos meus clientes.
Lloyd, hemen geleceğimi söyle.
Lloyd, diz-lhes que volto já.
- N'aber Lloyd?
- Tudo bem, Lloyd?
Hem üniversite okuyarak hem de mastır yaparak geldim ben buraya.
Por favor. Eu trabalhei durante a licenciatura e durante o mestrado. Lloyd!
- Lloyd'u öldüreceksin ve senin için harika bir teklifim var.
- Vais matar o Lloyd e tenho uma proposta para ti.
10 kilo oldu Lloyd.
9 kg, Lloyd!
Lloyd Paulson'u itiraf mı ettirdin?
Conseguiste que o Lloyd Paulson confessasse?
Babasının adı Lloyd Simcoe. Stanford'da çalışıyor. Ama yerini kimse henüz tespit edemedi.
O nome do pai é Lloyd Simcoe, trabalha na Universidade de Stanford, mas ainda ninguém conseguiu localizá-lo.
Babasıyım, Lloyd Simcoe.
Lloyd Simcoe.
Lloyd McKeon'dan bahsedelim.
Vamos falar do Lloyd McKeon.
Lloyd McKeon bugün, bir özel hukuk davasında aynı suçtan aklandıktan hemen sonra tecavüzden tutuklandı.
" Lloyd McKeon foi preso hoje por violação, pouco depois de ter sido inocentado num caso civil pelo mesmo crime.
- Lloyd için.
- E pelo Lloyd.
Ve Lloyd'u, o küçük kraliçeyi evime aldığım adamı çocuklarımla oynamasına ve köpeğime bakmasına izin verdiğim beni o iki pislik için bırakan adamı eğer hoşlanmayacağını bilsem, tüm aktörler birliğine götten siktirirdim.
E o Lloyd? Aquela bichana, que recebi em minha casa e permiti que brincasse com os meus filhos, que se preocupasse com o meu cão e que me deixou por aqueles dois canalhas, amarrá-lo-ia e permitiria que o inteiro Screen Actors Guild o violasse analmente, se não soubesse que ele iria gostar.
Bununla uğraşmak zorunda olduğun için özür dilerim Lloyd. Ama söyledim sana, pas geçiyorum bunu.
Bem, lamento que tenhas que lidar com isso, Lloyd, mas já te disse, passo.
Ruhumun geri kalanını, Lloyd.
O que resta da minha alma, Lloyd.
Lloyd Lee, hayatınla yeni bir sözleşme yaptın.
Lloyd Lee, tens um novo contrato sob a tua vida.
Şimdi, Lloyd Lee nerede?
E agora, onde está o Lloyd Lee?
Lloyd, belki burada değilsin belki de buradasın.
Lloyd, talvez não estejas aqui. Ou talvez estejas.
- Dikkat et, Lloyd.
- Cuidado, Lloyd.
- Ben ciddiyim, Lloyd.
Estou a falar a sério, Lloyd.
Ben özür dilerim, Lloyd.
Eu... Desculpa, Lloyd.
Lloyd!
Lloyd!
- Lloyd!
- Lloyd!
Lloyd'u aramam lazım.
Tenho de ligar ao Lloyd.
Bugünkü olay gözlerimi açtı, Lloyd.
O dia de hoje foi um aviso, Lloyd.
Evet Lloyd. Eskiden olduğun adamın yarısı kadarsın.
Sim, Lloyd, és metade do homem que eras.
Lloyd, kapıyı kapat.
Lloyd, fecha a porta.
Lloyd, buraya gel.
Lloyd, chega aqui.
- Git daha çok kilo ver, Lloyd.
- Vai perder mais peso, Lloyd. - O quê?
Sivil kıyafetin içinde işin ne Lloyd?
O que é que fazes à civil, Lloyd?
Kes sesini Lloyd.
- Está calado, Lloyd.
Aferin, Lloyd.
Gold. Muito bem, Lloyd.
Evet, Lloyd'un yıl sonu ikramiyesi olur işte.
- Será o bónus do Lloyd.
- Yapma ya Lloyd.
- Não me digas, Lloyd.
Lloyd'un sizi bulması 55 dakika sürdü.
Klein chegaram. O Lloyd demorou 55 minutos a encontrar-vos.
Evet, Lloyd?
Sim, Lloyd?
- Selam, Johnny. - Lloyd, haberlerim var.
- Olá, Lloyd, tenho novidades.
- Lloyd, doğru muymuş öğrenmeni istiyorum.
- Lloyd, descobre se é verdade.
Lloyd'un Adam Davies'e gittiğini duymuş.
Soube que o Lloyd vai trabalhar para o Adam Davies.
- Lloyd?
- Lloyd!
Adınız? Lloyd.
- Primeiro nome?
- Lloyd, Lloyd.
- Lloyd. Lloyd.
- Lloyd, Lloyd.
- Lloyd.
Lloyd.
Lloyd!
Teşekkürler, Lloyd.
Obrigado, Lloyd.