English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ L ] / Loving

Loving Çeviri Portekizce

63 parallel translation
Öyle gürültü yaptınız ki, Frank Loving korkudan kartları dağıtamadı.
Fizeram uma algazarra tal que o Frank Loving teve medo de jogar.
You don't want my loving anymore
Que não querias mais o meu amor
"Biraz Sev Beni" Bir, iki...
"Give Me Some Loving".
"You've Lost That Loving Feeling".
Adeus.
John Stamos'un ağabeyi Richard Stamos, "Seni Sevmek" şarkısını söyleyecek.
O irmão mais velho do John Stamos, o Richard Stamos, vai cantar "Loving You"
- "Seni Sevmek" mi?
- "Loving You"?
Devre arasında, John Stamos'ın ağabeyi, "Seni Sevmek" şarkısını söylerken.
O irmão mais velho de John Stamo vai cantar "Loving You" no intervalo.
İşte şimdi, John Stamos'un kardeşi, "Seni Sevmek" adlı şarkısını söylüyor!
Agora para cantar "Loving You" temos o fantástico irmão de John Stamo.
Than spend each moment loving you Baby, through and through
BEM-VlNDOS AO PARQUE DE diversões MUNDO medieval
Ne anlamı var sevginin?
# What's the point of loving?
Söyledikleri "Loving that Woman All Night Long" şarkısını severim.
Adoro aquela música sobre amar uma mulher a noite inteira.
Eğer ararsan, isimleri, "Seven-Dokunan-Sıkıştıranlar".
Se quiseres reservar, são os Loving-Touching-Squeezings.
Oh, "şimdi gözümden düştün" Per.
Vá lá, "bad case of loving you", Per.
"Sevgi Dolu", New Mexico'ya ne dersin?
Que tal, Loving ( Adorável, amando ), Novo México?
Loving'de bizimle dans eden küçük meksikalı?
Aquela malagueta que dançava em Loving?
Çünkü Loving, New Mexico'da biri, şu locacılardan biri, bu Scudder denen çocuğun bir cüceyle ahbap olduğunu söyledi, bende onun bir karnavalla gezdiğini düşündüm.
Um tipo em Loving, Novo México, um tipo de uma pensão, disse-me que esse tal Scudder era amigo de um anão, portanto, achei que ele andava com uma trupe de feira.
I've got love in my tummy and I feel like a-loving you love, you're such a sweet thing good enough to eat thing and it's just a-what I'm gonna do
Tenho amor no meu estômago E sinto-me como que te amasse Amor, és uma coisa tão doce Boa o suficiente para comer E é o que eu vou fazer
Ama senin sevgi dolu öpücükler dudaklarımda Yağmur
But thy loving kisses Rain on my lips.
Kapakta Candy Loving, ortada Dorothy Stratten.
Candy Loving na capa, Dorothy Stratten no poster.
* Loving you alone *
* só eu a amar-te *
Summer loving had me a blast,
O amor de Verão Deixou-me de rastos
Summer loving happened so fast,
O amor de Verão Aconteceu tão depressa
Hayatımın en güzel anıydı.
And tell me I'm your loving man Foi o melhor momento da minha vida.
"I Just Can't Stop Loving You," Judith.
"I Just Can't Stop Loving You". Judith...
"The Loving Cup" en iyi bölümüydü bana kalırsa.
Na minha opinião, o melhor... episódio foi o'The Loving Cup.'
* Bir yerlerde yalnız mı hissediyorsun kendini * * Yoksa var mı seni seven biri *
- I wonder what you do are you somewhere feeling lonely or is someone loving you?
* Bırak, bütün sevgini ve merhametini arkada *
Leave all your love and your loving behind
* Aşkınla şimdi *
With your loving now
"You Lost that Loving Feeling".
Desculpe. "You've Lost That Loving Feeling".
"Aşk Hissini Kaybettin", bu parça bu yaptığım en iyi şarkıydı.
"You've Lost That Loving Feeling" foi a melhor música alguma vez editada.
Bir gün Oklahoma'dayken Emmylou bana " Müzik kutusuna gidip, George Jones'ın Please Stop Loving Her Today şarkısını çal.
Lembro de estarmos em Oklahoma... a Emmylou disse : "Vai até a jukebox e põe a tocar... o George Jones com" He Stopped Loving Her Today ".
Pekala? Ne Step-By-Üvey baba var'Bir Loving Çit kurma'olarak adlandırıyor.
No Padrasto Passo a Passo é a Cerca de Amor.
Bir Loving Çit?
"Cerca de Amor"?
Sen, Loving Çit koymak - Hatırlıyor? - Mmm-hmm.
Erga a Cerca de Amor, lembras-te?
- Loving Çit Ol. - Evet.
Lembras-te da Cerca de Amor?
* I have never stopped loving you.
Nunca deixei de te amar.
Aşk üzerine bir öykü anlatacağım.
Uma história sobre... os Loving.
Bu yüzden günümüzde kiminle evleneceğimizi kimse karışamıyor. "Aşk" sayesinde.
Por isso, ninguém nos pode dizer com quem devemos casar, graças aos Loving.
Mildred ve Richard "Loving." Yaşanmış hikâyedir.
Mildred e Richard Loving. É uma história verídica.
- Richard Loving?
Richard Loving?
Loving'lere, çocuklarının doğumu için eve dönmelerinde yanlışlıkla bir sakınca olmadığını söyledim.
Enganei-me e disse aos Loving que podiam regressar a casa para o nascimento do filho.
Merhaba, Mildred Loving'le görüşmek istemiştim.
Olá, liguei para falar com Mildred Loving.
Merhaba, Bayan Loving. Adım Bernard Cohen.
Olá, Sra. Loving, chamo-me Bernard Cohen.
Bayan Loving, orada mısınız?
Sra. Loving? Está aí?
Sizinle konuşmak güzeldi, Bayan Loving.
Foi um prazer falar consigo, Sra. Loving.
Müvekkillerim, Bay ve Bayan Loving.
Os meus clientes são o Sr. e a Sra. Loving.
- Bayan Loving.
- Sra. Loving.
Bay Loving, Bay Loving?
Sr. Loving.
* Bayılıyorum buna *
I'm loving it
Çeviri : nazo82 Shagrathian İyi seyirler.
"NO LIMITE" - S01E07 F. Gallagher Loving Husband Devoted Father
"Adı geçen Richard Perry Loving, beyaz bir insan olarak ve adı geçen Mildred Dolores Jeter, siyahi bir insan olarak yasa dışı olarak ve kasıtlı şekilde Virginia Eyaleti'nin dışına çıkıp 2 Haziran 1958 tarihinde evlenmek maksadıyla Kolumbiya Bölgesi'ne gitmişlerdir."
"... o mencionado Richard Perry Loving, "sendo branco, " e a mencionada Mildred Dolores Jeter, sendo negra,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]