English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ M ] / Manchester

Manchester Çeviri Portekizce

497 parallel translation
Her şey Manchester'dan gelecek habere bağlı.
Tudo depende das notícias de Manchester.
Manchester Tekstil Şirketi'yle anlaşma yapamazsak... çok kötü bir durumla karşı karşıya kalırız baba.
Se o negócio com a Manchester Cotton Company não se concretizar, ficamos numa situação muito má, papai.
Ben Manchester'dan haber bekliyorum.
Espero notícias de Manchester.
- Manchester'la anlaşmamız olmazsa... Saxonia şirketi bizimle asla birleşmez.
- A companhia da Saxonia nunca assinará, a menos que estejam ligados aos de Manchester.
Ama Manchester'a bir temsilcimizi yolladım.
Mas tenho o meu agente em Manchester.
Saxonia şirketine Manchester'dan hiç bahsetmeyin.
Nem sequer mencione Manchester aos da Saxonia.
"Manchester'la anlaşma iptal." Bu korkunç bir şey mi?
"Acordo com Manchester cancelado." É algo terrível?
Tekstil sanayiindeki birinin Manchester'dan haberi olmalı.
Um homem no ramo dos têxteis deve conhecer Manchester.
Manchester Tekstil Şirketi'yle yapılabilecek birçok iş var.
Há muito negócio a fazer com a Manchester Cotton Company.
Manchester'la bir bağlantınız var mı?
Tem ligações com Manchester?
- Yani, Manchester grubuyla.
- Quero dizer, com os de Manchester.
- Bütün bilmek istediğimiz Manchester.
- Só queremos saber de Manchester.
Manchester ne kadar net?
E Manchester está claro?
- Manchester mı?
- Manchester?
Siz Manchester'dan bahsettiniz mi Bay Preysing?
Disse alguma coisa sobre Manchester, Sr. Preysing?
Şu anda Manchester hakkında bir şey söyleyemem.
Nesta altura não posso me comprometer sobre Manchester.
Ama Manchester hakkında... söyleyecek bir şeyi olmayacak kadar aptal mıyım sizce?
Mas não pense nem por um instante que sou idiota ao ponto... de não dizer nada sobre Manchester.
Manchester mı?
Manchester?
Manchester hakkında söyleyecek kesin bir şeyiniz varsa...
Se tiver algo concreto a dizer sobre Manchester, podemos...
Şu anda gönül rahatlığıyla duyurabilirim ki, şirketimle Manchester Tekstil Şirketi... arasındaki anlaşma... başarıyla müzakere edilmiştir.
Nesta altura, posso anunciar que o acordo entre a minha firma... e a Manchester Cotton Company... foi negociado com sucesso.
Manchester işi olduğu halde... beni sesim kısılana dek konuşturdunuz.
Deixa-me falar até ficar rouco... e já tinha o acordo com Manchester. Porquê?
" Manchester anlaşması...
" Acordo com Manchester definitivamente...
Siz de "Manchester'da sekreterliğimi yapan genç hanım" dersiniz.
E o senhor diria : "É a jovem que foi minha secretária em Manchester."
Manchester'ı hatırlıyor musun? "
Lembra-se de Manchester? "
Manchester'daki deneme maçını soruyorum.
Pergunto acerca do jogo de teste em Manchester.
Umarım Manchester'da da hava böyledir. - Tam kriket havası.
Espero que o tempo esteja assim em Manchester.
- Tanrım. Basle bağlantımızı kaçırırsak, Manchester'a asla vaktinde ulaşamayız.
Se perdermos a nossa ligação, não chegaremos a Manchester a tempo.
18 : 50 Manchester trenine daha çok var.
Afinal temos muito tempo para apanhar o das 6 : 50 para Manchester.
Adım Manchester Mountford, dünyaca ünlü hayvan terbiyecisi.
Sr. Tarzan, chamo-me Manchester Mountford... ... o mundialmente famoso domador de animais.
Eskiden Jules Bachrach'a aitti. Büyük Bachrach. Beni kulübüne sokmazdı... çünkü annem Manchester'lı bir Yunanlıydı.
Pertenceu a Jules Bachrach, que me impediu de entrar no seu clube, por a minha mãe ser uma grega de Manchester.
- Eh işte, bir hayli. Pazartesi günü zehirlenme vakası için Manchester'a gittim. Bu sabah Holloway'de bir kreşteydim.
Um envenenador em Manchester, segunda-feira, e uma ama, em Holloway, esta manhã.
- Birmingham, Glasgow, Manchester? - Paşa gönlün bilir.
Birmingham, glasgow, Manchester, tudo.
Eğer beni sorarsa, bu sabah Manchester'a gittiğimi söyleyin.
Caso pergunte por mim, diga que fui para Manchester hoje à tarde.
Rüyanda Manchester'i görebilirsin. Eve gitmiş gibi olursun.
Talvez sonhe com Manchester e seria como visitar a sua terra.
Bugün annemin Manchester'da hastalandığını öğrendim, efendim. Bizi istiyormuş. Durumu ciddi olabilirmiş.
A nossa mãe está muito doente, pediu para a irmos visitar, pode ser grave.
Ama sen Manchester'e gitmiştin.
Não ia ver a sua mãe?
Belki Manchester'dan kapılan bir hastalık.
Provavelmente era uma mulher sifílica de Manchester
- Manchester'ın iyi bir davulcusu var.
- Há um bom baterista em Manchester...
- Bu, Manchester United.
- Manchester United.
- Biz Manchester United'ız.
Somos o United.
Pekâlâ, kupa karşılaşmasında Manchester United, Old Trafford'da Spurs karşısında.
Então, United contra Spurs, jogo do campeonato, em Old Trafford.
Bobby Charlton, Manchester United'ın beraberlik golünü attı, ve şu anda durum bir bir.
E Bobby Charlton deixa tudo igual para o Manchester United, e o marcador é de um golo para cada lado.
Ve Manchester.
E Manchester.
Salon kuartetleri ve trioları yerine 100 yıldır Manchaster Belediye Binası'nda palmiyelerin yanında çalan kasetçalar geliyor.
Um gravador irá substituir quartetos e trios de salão que tocavam junto à palmeira em vaso na Câmara de Manchester há quase 100 anos.
Manchester, Coventry, Birmingham, Swansea, Liverpool ve daha birçok yer
Manchester, Coventry, Birmingham, Swansea,
Bn. Robinson ile Manchester United ve Southampton ile Bay Rogers.
Mrs. Robinson v Manchester United e Southampton v Mr.
Manchester, İngiltere, İngiltere Atlantik Denizi'nin karşı yakası
Manchester, Inglaterra Através do Mar Atlântico
Manchester, İngiltere, İngiltere Atlantik Denizi'nin karşı yakası
Manchester, Inglaterra
Manchester, İngiltere, İngiltere
Manchester, Inglaterra
- Manchester'da?
Manchester?
Onları Manchester'den beri görmedik.
Os tacos de golfe do Wllliamson desapareceram em Manchester.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]