English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ M ] / Mayınlar

Mayınlar Çeviri Portekizce

390 parallel translation
Çıkarmadan önce girip, mayınları ve sualtı engellerini temizlerdik.
Era o primeiro a desembarcar. Removia minas e obstáculos submarinos.
Mayınlar.
Minas.
Mayınlar tam önümüzde.
Minas, mesmo em frente.
Mayınlar! Mayınlar!
Minas!
Dikenli teller? Kara mayınları? - 6.000 hayat?
- Arame farpado, minas...
Mayınlar kadınlar gibidir.
Desmontar minas é o mesmo que com as raparigas :
- Mayınlar harika.
- As minas são ótimas.
Alameyn'deki mayınları temizlemek üzere bir mayın dedektörü bulunmuştu. Ancak oldukça hatalı sonuçlar veriyordu [10]. Bu nedenle mayın temizleme işi, eski yöntemlerin eline kaldı.
Em El Alamein, tinham concebido um detector de minas eletronico, mas muitos chegavam com defeito e a localização das minas teve que ser feita manualmente.
Arazi askerlere, süngülerle kontrol ettirilip, bulunan mayınlar elle çıkarıldı.
Os homens espetavam o chão com as baionetas e tiravam as minas com a mão.
İstihkamcılar mayınları temizleyip yolu açana kadar Almanlar durumu farketmiş ve o bölgeye nişan almıştı.
Quando os sapadores tiraram as minas e abrimos um caminho, os alemães perceberam o porquê e bombardearam essa abertura.
Piyadeler anti-tank silahlarını etkisiz hale getirdiğinde ve mayınlar temizlendiğinde tanklar gelebilir ve araziye hakim olabilirdi.
A infantaria cumpre o objetivo de destruir os canhões anti-tanque, e, com a retirada das minas dos campos, então, o tanque pode avançar e explorar a situação.
"Pis şeyler, şu mayınlar."
Coisas horríveis, as minas. "
Bugün "Parçalı Mayınlar" bölümü için bazı çizimler yaptım.
Fiz uns planos para uma Bouncing Betty.
Arabayla mayınların falan üstünden geçme.
Não passes por cima de nenhuma mina.
Ya da mayınların.
Ou as minas!
Mayınlar, o bölgeden geçişi imkansız kılıyor.
Eles põem minas para tornar a passagem impossível.
Kabul ediyorum. Filo, o kanaldan geçemez. Ama, mayınlar temizlenmezse.
A esquadra não conseguiria atravessar o canal... a não ser que já tivesse sido limpo antes.
Benim fikrim, benle uçacak bir veya iki gönüllü bulup filodan önce oraya varmak ve lazer torpilleriyle mayınları imha etmek.
Bom, sugiro encontrar um ou dois voluntários... que venham comigo à frente da esquadra... para rebentar o campo de minas com torpedos laser.
Orada mayınlar var ve oradada mayın var.
Ali há minas, e ali também.
Önce vanaları aç, sonra da mayınları yerleştir.
Primeiro tem que abrir as válvulas, depois põe as minas...
- Babamın, yüzlerce yoksul köylünün ayağını, kolunu, kafasını uçuran mayınlar. - Yüzlerce köylünün mezarı olan sınırlar.
As minas que voaram pés, braços, cabeças de centenas de pobres patrícios e também de meu pai.
Vietnam'da köprüleri uçurmak için mayınları su altından Hannibal ve B.A yerleştirirdi.
O Hannibal e o BA é que têm experiência abaixo da linha de água, andaram a minar pontes no Vietname.
Mayınların nasıl çalıştığını biliyor musun?
Sabes como funcionam as minas, meu?
Mesafeler, hatlar, mayınlarımız...
Distâncias... arvoredos... as nossas minas...
Mayınların üstünde uçar, ve mezarlığın içine ineriz.
Voamos por cima do campo minado, aterramos no cemitério.
- Ya mayınlar? - Git buradan.
Fora daqui, miúdo.
Afganistan'da kara mayınları çok satılıyor.
Vendem-se bem aqui. Por causa das minas.
Her tarafta kara mayınları var.
Minas em todo o lado.
Yoldan aşağı inip, arkadan dolanıp sonra yolun ön tarafına gelip mayınları kontrol edeceğiz.
Descemos pela beira da estrada, damos a volta por trás... depois vamos para a frente da estrada e procuramos por minas.
Bu mevkie mayınları nasıl bertaraf edeceğini bilmeden gelemezsin.
Não se chega lá sem aprender a andar num campo minado.
Parça tesirli mayınlar.
Minas Claymore.
Mayınları yerleştirmeye hazırlan.
Obteve sucesso, comandante?
Evet efendim. Mayınlar yerleştirildi.
Isto é território cardassiano, capitão!
Mayınları emrimle patlatmak için beklemede kal.
Não quero discutir, Gul Lemec.
- Seni mayınların arasından geçireceğim.
- Eu levo-te pelo campo de minas.
Alman ordusu geri çekilirken... Alman mayınları, müttefiklerin ilerlemesini zorlaştırdı.
Mesmo quando o exército deles recuou, as minas anti-pessoal alemas dificultaram o avanço aos Aliados.
Mayınların arasından geçiyor.
Está a atravessar as minas.
Mayınlar.
As minas.
Tüfekler, mayınlar, darbeli silahlar, plazma silahları, sinyal karıştırıcılar.
Espingardas, minas, armas de pulsão, PPgs, equipamento destrutivo.
Uzun menzilli silahlar, mayınlar.
Interceptores. Lançadores de minas.
Burada mayınlar var.
Encontrámos minas.
Tekrar ediyorum, mayınlar.
Repito : minas.
Bütün yollardaki mayınları temizlemek zorundalar. Bu büyük bir iş.
O trabalho deles é limpar de minas as estradas, um grande trabalho.
Rus mayınları var burada.
Aqui há minas russas.
Mayıs ayı aşk ışınları yayıyor
" A lua nova de Maio irradia amor...
Kara mayınları!
Minas terrestres! Por que não foram eliminadas?
Kara mayınları!
Minas terrestres.
- Mayınlar?
- Minas?
Mayısta Almanlar Kharkov yakınlarında bir Rus saldırısını püskürttüler.
Em Maio, os alemães derrotaram a ofensiva russa perto de Kharkov.
Mayınlar!
- São minas!
Kara mayınları.
Minas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]