Morgue Çeviri Portekizce
1,969 parallel translation
Bayan Landry, İlçe Morg'undan arıyorum.
Sra. Landry, fala da morgue do Condado...
Cesedi teşhis etmek için, bizimle morga gelmeni istiyoruz.
Queremos que nos acompanhe à morgue a fim de identificar o corpo.
Morg fotoğraflarına büyük paralar ödüyorlar.
Pagam bastante dinheiro por fotos da morgue.
Morgda yatıyor çünkü kimse onun eksikliğini fark etmedi.
Ela tem estado na morgue porque ninguém deu pela falta dela. ´
Benim yüzümden morgda birkaç gün fazla kaldıysa, ne olmuş yani?
Portanto ela ficou mais alguns dias no morgue por minha causa, e depois?
Dinle, hoşuna gitsin veya gitmesin, makalem basılacak. Belki sende, zamanını boşa harcamak yerine morga gidip, zavallı kadını teşhis etmelisin.
Ouça, o meu artigo vai para a rotativa, quer você queira que não, portanto talvez em vez de perder o seu tempo, você devia ir à morgue e identificar aquela pobre mulher.
"Har Ha'Zofim morgu".
- "Morgue Har Ha'Zofim". * - Estou cá dentro.
Burası morg.
É a morgue.
Bir araba ayarladım, morga gittim Cesedi içine attım, aracı ateşe verdim, hop! Bu kadar.
Arranjei um carro, fui há morgue apanhei um morto parecido comigo, trouxe-o comigo e deitei-lhe fogo.
Ve o şimdi morgda, 19 yaşında bir katil ve iki polis memurunun yanında... yatıyor. Bizi biraz aydınlat.
Agora ele faz companhia na morgue junto a dois policias e de um suspeito de 19 anos de idade.
Doğru yapın ve kimse morgun yolunu tutmasın.
Feito correctamente, podemos evitar mandar alguém para a morgue.
Mavi önlük giyiyor. Morga doğru gidiyor gibi görünüyor.
Está com uma farda azul e está em deslocação para a morgue.
Ben morgdayım.
Estou na morgue.
Sadakatin sahte sebebin kuşkulu olduğu, bir iş sırasında yanlış isteği reddetmek morga bir yolculuk kazandırabilir.
Numa actividade onde os motivos são duvidosos e a lealdade é superficial, recusar o pedido errado pode valer-nos uma viagem até à morgue.
Adli tıpta değil.
A morgue não o tem.
Morgu arayacağım.
Vou ligar para a morgue.
Robbins'i ara, otopsi odasındaki termostatı kapatsın.
Liga ao Robbins, ele que baixe o termóstato na morgue.
Morgda kimliği belirsiz bir kadın var ve kollarında kesikler var.
Há uma desconhecida na morgue, com cortes no braço.
Morgdaki çılgın bayanı da unutmayalım.
Não nos vamos esquecer da Sra. Doida na morgue.
Sanırım morgdaki hayalet de değildi.
Não acho que seja o fantasma que vi fora da morgue.
- Morgdaki hayalet kim?
- Pois. Quem é a mulher fora da morgue?
Morgda gördüğüm hayalet.
É o fantasma que vi à porta da morgue.
Geçen sene biyoloji sınıfınızı morga götürmüşsünüz.
No ano passado levou a sua turma à morgue do condado.
Tek bildiğin morgdan kadavra çaldıkları ve üzerinde test yaptıkları.
Só sei que roubavam cadáveres da morgue para realizar os testes.
Dr. Flores, cesetlerin geçen eylül morgdan çalındığını biliyoruz.
Preciso deste emprego. Dr. Flores, já sabemos que os corpos foram roubados da morgue em Setembro.
Chisholm cesedi geri getirdiklerinde morgda olduğunu söyledi. Öyle korkmuş ki kalp krizi geçirip ölmüş.
O Chisholm disse que apanhou os ladrões aqui na morgue, mas ficou tão assustado que teve um ataque cardíaco e morreu.
Evet. Beckett ile morgda randevum var.
Tenho um encontro com a Beckett na morgue.
Ya da bir hastane görevlisi veya bir morgda temizlik görevlisi de olabilir.
Ou pode ser empregado num hospital, ou numa morgue.
Cesedi morga götürüp kurşunları çıkarmamız gerek.
Temos de levá-la para a morgue e sacar as balas.
Neden cesede morga kadar eşlik etmiyorsunuz?
E se levassem o corpo para a morgue? Depois diz-me o que encontrou.
Neden cesede morga kadar eşlik etmiyorsunuz?
Por que vocês não escoltam o corpo até à morgue?
Carnes'ı morgdan çıkarıp kukla şovu gibi ipleri bağlayıp birini karnından konuşturmak lazım.
Tirar o Carnes da morgue, colocá-lo como no "Fim-de-semana com o Morto" e fazer um ventríloquo falar por ele.
Bu resim çekildikten bir saat sonra Metropolis Morgu'na kaldırılmış.
Uma hora depois desta filmagem ter sido feita, estava na lista da morgue do Metropolis General.
Seni soyup ayağına etiket takıp otopsiye götürelim dedim.
- Não. Sugeri que te despíssemos, colocássemos uma etiqueta no dedo grande e te levássemos para a morgue, ai quando acordasses, ias pensar que estavas morto.
Ajanlar morga ve McCallister'ın Chestnut'taki bankasına doğru yola çıktı.
Agentes vão a caminho da Morgue e do banco do McCallister em Chestnut Hill.
Morgta hepsinin hatalarını gördüm Doktor.
Vi os erros deles na morgue, doutor.
Morgda bekleyen bir ceset olduğundan ben öyle düşünmüyorum. Hayır, hayır.
Tenho um corpo lá em baixo na morgue que discorda.
Morgdan arıyorlar.
É a morgue.
Ölen kız için elinden geleni yap bakalım, vali.
Faça o seu melhor, pela rapariga morta que está na morgue.
Otopsi için morga.
- Para a morgue, para fazer a autópsia.
Morgda bir şey düşürdün.
Na morgue, deixou cair uma coisa.
Aloo, morg?
Estou, morgue.
Pekâlâ, siz morga gidin. Ben de gidip bakayım Finch'in mali raporları gelmiş mi diye.
Podem ir à morgue, enquanto eu vou ver se já temos o registo bancário do Finch.
Benimle morga gelip cesede bakmanızda sakınca var mı?
Importa-se de vir à morgue e ver o corpo?
Fırtına kasaba yolundaki mezarı ortaya çıkarmış, cesedi morga götürmüşler.
A tempestade desenterrou o corpo, perto da estrada municipal. Acabaram de trazer o corpo para a morgue.
Morgdaki deli herifler sana verdi, değil mi?
Foram os malucos lá da morgue que to deram?
Morgdaki delini öyle demişti.
Foi o que o maluco lá da morgue disse.
Morga gidince bakarım ne yapabiliriz diye. Ama hareket ettirmeden önce biraz çözülmesini beklememiz gerekecek.
Vou ver o que posso fazer quando chegar à morgue, mas vamos ter de deixá-lo descongelar um pouco antes de o levar.
Cesedi Tallahassee'deki adli tıpa gönderiyoruz. İmzalar mısınız?
Vamos enviá-lo para a morgue em Tallahassee.
- O zaman morgu ara, 40 watt
Então liga para a morgue, palerma.
Morgan ve ben adli tabiple konuşacağız.
O Morgan e eu vamos à morgue.