Muriel Çeviri Portekizce
238 parallel translation
- Bunlardan bir tane almalıyım Muriel.
Vou comprar uma coisa daquelas, Muriel.
- Rahatsız ettiğim için özür dilerim, Şef Mattocks ama Muriel Everett şimdi aradı.
Lamento incomodar, chefe Mattocks, mas a Muriel Everett acaba de ligar.
Yani, Muriel Rusların indiğini söyledi.
Bem, a Muriel disse que os russos chegaram cá.
Muriel Rusların indiğini söyledi.
A Muriel disse que os russos chegaram.
Muriel?
Muriel!
- Denedim ama Muriel'in hattı ölmüş.
- Tentei, mas o telefone está desligado.
- Ama Şef, Muriel Everett demişti ki...
- Mas, chefe, a Muriel Everett disse...
Muriel Everett'e saldırıyorlar.
Estão a atacar a Muriel Everett.
Muriel Everett'in bildirdiğine göre Rus paraşütçüler...
A Muriel Everett diz que viu pára-quedistas russos...
Muriel? - Muriel?
Muriel?
Muriel? Neredesin, Muriel?
Onde estás, Muriel?
Ne...?
Qu...? Muriel!
Muriel! Orada ne yapıyorsun?
Que estás a fazer aí em cima?
Bütün bildiğim Muriel'in, Alice Foss'u aradığı ve Rusların indiğini söylediği.
Calma. Só sei que a Muriel Everett ligou à Alice Foss e lhe disse que os russos tinham chegado.
Muriel Everett'e saldırı mı?
Atacaram a Muriel Everett?
- Ama Muriel delirmişti!
- E a Muriel estava fula!
Kes şunu, Muriel!
Pára, Muriel!
Muriel, iyi misin?
Muriel, estás bem?
Muriel Everett'in evine gidiyor ve telefon hattını kontrol ediyoruz.
Vamos a casa da Muriel Everett, verificar a linha dela.
Muriel Everett ve diğerleri!
A Muriel Everett, todos eles!
İşte, Daire 8, Jean-Paul ve Betty-Muriel Sartre.
"Apartamento 8, Jean-Paul e Betty-Muriel Sartre."
- Muriel, Daisy'i gördün mü?
Muriel, viu a Daisy?
Arkadaşım Muriel'la ben tohumlarımızı aynı gün dikiyoruz, nedense benim çiçeklerim sanki peşlerinde polis varmış gibi saksıdan fışkırıyor.
Quer dizer, minha amiga Muriel e eu plantamos as sementes no mesmo dia... e as minhas plantas disparam como se estivessem correndo da polícia.
Zavallı Muriel'ınkiler...
E coitada da Muriel...
Yalnız kalma ihtimaline karşı, Muriel'la tanışmanı istiyorum.
No caso de estares sozinho, apresento-te a Mariol.
Muriel nerede?
Onde está a Muriel?
Muriel!
- Muriel?
Muriel'le ben "kurbağa" deriz.
Eu e a Muriel dizemos'Sapo'.
Adım Muriel.
O meu nome é Muriel.
Muriel Pritchett.
Muriel Pritchett.
Bunu düşün ve beni ara. Muriel, hatırladın mı?
Pense nisso e ligue-me.
- Macon, bu Muriel.
Macon, fala Muriel.
- MurieI?
Muriel?
- Muriel Pritchett.
Muriel Pritchett.
Sevgili Muriel çok üzgünüm yarınki akşam yemeğine gelemeyeceğim
Querida Muriel..... Sinto muito mas não vou poder jantar consigo amanhã.
- Muriel`e mi gidiyorsun?
Vai ver a Muriel?
Bu Maruel denen kadınla neler karıştırdığını bilmek istiyorum.
Gostava de saber o que achas que vais fazer com essa tal Muriel?
Ona, bu Muriel kadını diyerek mi hitap ediyorsun?
É assim que lhe chamas? "Essa tal Muriel?"
Bu günlerde kendinde değilsin, Macon belirtisi de bu kadın.
Ultimamente andas muito estranho, Macon. Essa tal Muriel é só um sintoma.
- Muriel evlilik....
Muriel O casamento é...
Hey, Muriel, lütfen, Bunun için hazır değilim.
Hei, Muriel : Ainda não estou preparado.
Uyu artık Muriel.
Vai dormir, Muriel.
Muriel.
Muriel.
Sonsuza kadar Muriel ile mi yaşamayı planlıyorsun?
Estás a pensar ficar com ela para sempre?
Muriel.
Muriel! ...
- Muriel, sen -?
O quê...?
Ama neden Muriel?
O que te pergunto é :
Muriel?
correios
Şimdi ben Muriel'im.
- Agora sou eu a Muriel.
Muriel'in var.
A Muriel tem um.
Muriel'le Sid.
A Muriel e o Sid.