Napalım Çeviri Portekizce
25 parallel translation
Napalım efendim. Başının dikine gidenler, kendi yüzlerinden başlarına gelenlerden ders almalıdırlar.
As injúrias que encontram os sábios devem ser os mestres - escola deles!
Napalım olamazsak. Şu anda benim yanımdasın.
O que tinha de acontecer, aconteceu.
Napalım yani?
Adiante.
- İyi, napalım?
- E então?
- Boşveer, napalım, Xavier aradı dersin.
Esquece isso, era o Xavier.
Hey, napalım biliyor musunuz?
Ei, sabe de uma coisa?
Napalım sen kararını verdiysen. Sana sadece bol şanslar dilerim Brian
Bem, se já te decidiste sobre isto, Brian, então, desejo-te a melhor das sortes.
Çömez işi ama napalım yenisin.
É trabalho de maçarico, mas o novato és tu.
Evet, napalım.
Sim, bem.
Napalım kedi gittiği zaman, fare sıkıntıdan 31 çekermiş.
Quando a gata sai, o rato se masturba.
Napalım biliyor musun, favori düş kapanımla biraz peyote getireyim ve sonra hasat dansı yaparak ayin çadırıma dalarız.
Levo uma ganza e o meu espanta-espíritos preferido e depois podemos curtir a cena, fazer a dança da chuva e enfiar-nos na minha tenda.
Elimizde değil napalım.
Não conseguimos evitar.
Napalım.
Que se lixe!
- E napalım yani
- Ainda a podes matar. Não podes?
- Napalım?
- Mostre-nos o seu cú.
Napalım, Rakibinin uzun, Slavca bi adı vardı
Porque o seu oponente tem um grande nome eslavo.
Napalım bılıyor musun? Kızlar gecesi yapalım.
Vamos fazer uma noite só de raparigas.
Napalım bunlarla?
O que vamos fazer com eles?
Evet, napalım karmaşık biriyim.
- Sim, sou uma complicada.
- Önce bir şey yapmam gerek. - Geç kalacağız! Napalım.
- Vamos chegar atrasados.
Artı işten başımı kaşıyacak zamanım yok, napalım önümüze bakacağız.
Não posso faltar ao trabalho. Logo veremos.
E napalım artık.
É melhor ligar para o local e cancelar o concerto.
Napalım?
Sabe o que eu quero dizer.
Napalım, seninki kadar büyük değil.
Não é tão gordo quanto o vosso.
- Bitince beni ara. - Kuryeye napalım?
- Liga-me quando terminar.