New haven Çeviri Portekizce
133 parallel translation
New Haven'a.
A New Haven.
Sizi bu şekilde rahatsız ettiğim için üzgünüm, ama Eve'in durumu.. .. beni çok endişelendirdi, yarın da New Haven'a gidiyor.
Lamento aborrecê-lo, mas no estado em que a Eve se encontra, estou preocupada em deixá-la ir para New Haven, amanhã.
Tiyatro dünyası için New Haven, Connecticut.. .. Shubert Tiyatrosu ile Taft Oteli arasında, küçük bir şehir tarafından.. .. çevrelenmiş gibi görünen kısa bir kaldırım parçasıdır.
Para o mundo do teatro, New Haven, Connecticut, é um percurso curto entre o Teatro Shubert e o Taft Hotel, rodeado pelo que parece ser uma pequena cidade,
Lloyd New Haven'da rekor bir katılım bekliyor herhalde.
Lloyd deve esperar uma permanência recorde em New Haven.
New Haven'a oyunu izlemeye, hayallerini tartışmaya, ya da.. .. Yale'in duvarlarından sarmaşıkları sökmeye gelmedim.
Não vim a New Haven para ver a peça, discutir os seus sonhos, ou arrancar as heras das paredes de Yale.
125'e gitmek için metroya, ordan da New York'tan Port Chester'e giden treni yakalamak için otobüse binmek gerekecek.
Eu teria que pegar o metro até a rua 125, depois o autocarro até a estação e o comboio Nova York / New Haven / Hartford até Port Chester.
Bay Campbell onlar olmadan New Haven'da hiç açılış yapamaz.
Não podemos estrear a peça em New Haven sem eles.
New Haven'da içtiğimiz biraların hesabı ondan fazlaydı.
Em New Haven gastávamos mais do que isso em cerveja.
Yaz bakalım. Winchester fabrikasına.
Envie uma nota á Fábrica de Armamento da Winchester em New Haven.
Ashford kesişme noktasından saat 1 : 00'deki yavaş olan Hastings trenine, ve ondan da eski güzel London Brighton ve South Coast line, Bax Hill'den Lewis'e ve hiç durmadan New Haven'a, ve akşam gemisi ile de Viyana'ya.
De Ashford Junction, podemos apanhar o da uma para Hastings, depois o de Londres-Brighton e costa do sul, de Bexhill para Lewes, sem paragens, depois para Newhaven e o barco do fim da tarde para Dieppe.
New Haven'da Nubby's adlı yer aslında bence Pasaklı daha uygun bir isim olurdu.
Em New Haven, um lugar chamado Nubby's. "Grude" seria um nome melhor.
Size birkaç dakika önce burada New Haven'da olan bir şey anlatacağım.
Vou-vos contar o que se passou aqui em New Haven há poucos minutos.
Burası New Haven, değil mi? New Haven, Connecticut Amerika Birleşik Devletleri.
Isto aqui é New Haven, Connecticut, nos Estados Unidos da América, não é?
Merhaba, NewHaven'a geldim.
Olá, consegui chegar a New Haven.
Canadian Pacific ve New Haven.
Canadian Pacific e New Haven.
New Haven'a nakledilmişler - hangi otorite altında olduğunu bilmiyorum - ve yerel polis teşkilatına teslim edilmişler.
Foram levados para New Haven, ignoro por ordem de quem, e entregues à guarda-civil.
İlan etmek istiyorum ki gelecek sonbahar Alice, New Haven'daki küçük bir okula gidiyor.
Quero anunciar esta noite que no próximo Outono, a Alice vai para uma "pequena escola" em New Haven.
Katonah? New Haven hattında olduğunu sanıyorum.
Katonah, acho que é o comboio para New Haven.
Konferans için buradan gittiğim zaman senin güvende olmanı istiyorum.
Tenho a conferência em New Haven. Quero que te sintas segura.
Bence eğlenceli olur.New Heaven'da Ralph Lauren mağazası açıldığında ben de genç mankenlerdendim.
Eu fui modelo para a Ralph Lauren quando abriram a loja de New Haven.
New Haven, Connecticut, lütfen.
New Haven, Connecticut, por favor.
New Haven - gazetecilik öğrencisi, kürekçi
New Haven - Curso de Jornalismo, membro da equipa de remo
- New Haven polisi ne yaptı?
- E a polícia de New Haven?
New Haven.
New Haven.
- New Haven'da mı?
- Em New Haven?
- New Haven'a hiç gittin mi?
- Querida, já lá estiveste?
Yarın ben temizlemeden önce kahve demliğimizin içine bak.
Vê a máquina de café antes de eu a limpar. Isso é New Haven.
Orası New Haven işte.
Podemos divertir-nos.
- New Haven'ın en güzel yerleri.
Fui à livraria e encontrei isto.
Çok inceymiş. - Orası New Haven.
- "O melhor de New Haven." É leve.
Bir taksi durağının numarasını istiyorum.
Estou em New Haven, preciso de um número de táxi. Qualquer um.
- New Haven.
Olá. Estou em New Haven.
Merhaba New Haven.
Olá, sim. Estou em New Haven, quero um número de táxi.
- New Haven'dan.
- Em New Haven.
Trevor New Haven'a dönünce yemek yapabildiğimi unutmanı istiyorum.
E quando o Trevor voltar para New Haven, preciso que esqueças que sei cozinhar.
Cuma saat 09 : 00 / New Heaven, Connecticut
9 : 00 AM Sexta-feira - New Haven, Connecticut
09 : 50 Cuma-New Heaven-Connecticut
9 : 50 PM Sexta-feira - New Haven, Connecticut
11 : 30 Pazar-New Heaven, Connecticut
11 : 30 PM Domingo New Haven, Connecticut
10 : 03 Pazartesi-New Heaven, Connecticut
10 : 03 AM Segunda-feira - New Haven, Connecticut
New Haven'da biraz dolaştırdık.
Nos andávamos com ele às voltas por New Haven.
Chet kızını, New Haven'ın güneyinde 95. otoyoldaki bir kamyon durağından aramış.
O telefonema do Chet para a filha veio duma cabine numa estação... da I-95, a sul de New Haven.
Kızı geçen baharda New Haven polisi tarafından bodrumda ot yetiştirmekten tutuklanmıştı. Tam da hasat döneminde.
A filha dela foi apanhada pela polícia... com uma plantação de marijuana na cave, durante a colheita.
New Haven'da yeni bir hayata başlayabilirim.
Acho que posso começar uma nova vida.
Ama 1000 dolarım olacak. O parayla New Haven'da iş bulana kadar idare edebilirim.
Tenho mil dólares, que será o suficiente para começar uma nova vida antes de arranjar um emprego.
17. perondan kalkan ve Newhaven'a giden North Metro Ekspresi için son çağrı.
Última chamada para o North Metro Express para New Haven, partida da pista 17.
New Haven FBI ofisinde bir inceleme yapmak için Garcia'yı alacağım.
Pedi à Garcia para fazer uma busca nos novos agentes de campo.
New Haven'da 700, çevre ofislerde 70 tane ajan var.
Há 7.000 agentes em New Haven e outros 70.000 em escritórios satélites.
New Haven'da olman gerekmiyor muydu?
Não devias estar em New Haven?
Portland, Minneapolis Boston, New Haven, Londra, Brüksel, Stokholm, Helsinki,... Viyana, Münih, İtalya ve İspanya ve Çin, Güney Kore ve Japonya!
Portland, Minneapolis. Boston, New Haven, Londres, Bruxelas, Estocolmo, Helsínquia, Viena, Munique, Itália e Espanha e China, Coreia do Sul, Japão.
Biraz baktım.
- É New Haven.
Merhaba, New Haven.
Sim, olá.