Nona Çeviri Portekizce
418 parallel translation
Dokuzuncu saate kadar, bütün dünyada karanIik vardi.
Houve trevas sobre toda a Terra até à nona hora.
- "Dokuzuncu tarafın..."
- "A parte da nona..."
Dumbo, dünyanın 9. harikası!
Dumbo, a nona maravilha do mundo.
Oh, Brahms'ın birinci ve Beethoven'in Dokuzuncu senfonilerini.
Bem, a Primeira Sinfonia de Brahms, e a Nona de Beethoven.
Meta sizden hep dünyanın dokuzuncu harikasıymışsınız gibi söz etti.
A Meta fala de si como a nona maravilha do mundo.
- 1 9'uncu.
- Décima nona.
Önce bir sol, sonra bir sağ sonra midesine bir tane vurup kuyruğundan tuttuğum gibi dokuz sıra öteye fırlatacağım.
Vou-lhe dar uma esquerda, uma direita, uma no estômago e depois pego-o pela cauda e atiro-o para cima da nona corda.
Do you know Beethoven's 9th symphony?
Conhece a Nona Sinfonia de Beethoven?
All you have to do is sing Beethoven's Ode to Joy from the 9th symphony.
O que precisam de fazer é cantarem o Hino à Alegria da Nona Sinfonia de Bethoven, em Ré Menor.
( John ) Don't worry, just whistle famous Beethoven's famous 9th symphony.
Não te preocupes. Só tens de assobiar a famosa Nona Sinfonia de Bethoven.
Dokuzuncu ders :
Nona lição :
Servetlerini.
Nona, basta.
Nona, yeter. Zamanla köylüler tekrar dost olacak.
A seu tempo, os aldeãos voltarão à amizade de antes.
- Nona...
- Depressa!
Tyree de aynı şekilde düşündü.
Até o Tyree julgou isso, quando o enfeiticei. - Nona...
- Nona... - Kokuyu alıyor musun?
- Sentes esta fragrância?
Ludwig van'ın görkemli 9. Senfonisinden bir parça.
Era um pedaço da gloriosa Nona do Ludwig Van.
Dokuzuncu Senfoni. Dördüncü muvman.
O quarto andamento da Nona Sinfonia.
Yalnızca dokuzuncu.
É só à Nona.
Beethoven'in 9. Senfonisi mi?
A Nona Sinfonia de Beethoven?
Dokuzuncuyu dinlemem mümkün değil.
Exactamente. Nunca mais posso ouvir a Nona.
Aşağıdan gelen müzik bizim eski dostumuz, Ludwig van'ındı onun korkunç 9. Senfonisi.
A música que vinha de baixo era o nosso velho Ludwig Van e a temida Nona Sinfonia.
Üç taksi lazım. Dokuz'la Washington'ın köşesine.
Preciso de três táxis na esquina da Nona Avenida com a Washington.
Bugün dokuzuncu adamın da ölümünü izledim.
- O que quer isso dizer? - Esta manhã, tivemos a nona morte.
Dokuzuncu ve sonuncu yarışmacı :
Nona, e última entrada.
Aulus, Dokuzuncu Süvari Birliği'ni peşlerine takmış.
Aulus comandou a Nona Cavalaria em perseguição.
- Ondokuzuncu lejyonda idim.
- Era da décima nona.
Artık ondokuzuncu lejyon yok.
A décima nona legião já não existe.
Scruggy, 9. yarış için bana bir tiyo lazım.
Scruggy. Dá-me um palpite para a nona corrida.
Bıçak böbreğin üstünden, kaburgaların arasından girmiş, göğüs boşluğunu yarmış ve akciğeri kesmiş.
A arma entrou por cima do rim direito, entre a nona e a décima costela, penetrando no tórax e perfurando o pulmão.
Dokuzlardan ilki...
A primeira da nona...
Sadece anlaştığımız gibi oyunu soğutalım dokuzuncu bölüme kadar.
Apenas mantem isso calmo até à nona rodada, como eu disse. Estás fora!
Gibson'ın bu sezon kaptığı dokuzuncu top oluyor bu.
É a nona intercepção de Gibson.
Bu dönem dokuz kere hasta oldum.
Já é a nona vez que tiro folga de doença este semestre.
12 kardeşin dokuzuncusu.
A nona irmã de 12.
Çünkü dokuzuncu kezdir bir amiri doğru düzgün selamlamıyorsun.
Porque é a nona vez que você não saúda um superior apropriadamente.
Ve dokuzuncusunda, ben aşkımdan delirmişken onun ayaklarına kapandım.
E... à nona vez... quando eu... estava completamente louco de amor, atirei-me a seus pés.
Şimdi dokuzuncudayız, Ordu, bilim adamlarından geride.
Aqui estamos, no topo da nona, com o Exército a perder para os cientistas por uma corrida.
2 sayi gerideyiz, maçin sonlari Taylor hedef gösteriyor.
Dois foras. Fim da nona. O jogo está empatado.
Evet bir gecede daha beraberiz, 2 yarının ardından, İndians oyunda öne geçmenin hesaplarını yapıyor.
Estamos na nona entrada. Dois foras. Um homem na primeira base.
Merhaba, wrexman, Burda çok iyiyiz. 2 biz 2 siz.
Temos duas voltas, dois foras e vocês perdem por um na nona.
A bilirsin demek istediğim... Geçen akşam neden sahada topu yakalayıp sayı yapmadın?
O que me preocupa é porque não apanhaste aquela bola rasteira na nona?
Harris sezonun en iyi oyununu yapıyor nionde för säsongen.
Harris lutou muito, mas conseguiu a nona vitória da época.
Beraberlikte, 2 dışarı çıkan top var, Harris şimdi iyi bir top atmaya çalışıyor.
Princípio da nona entrada, ainda empatado 2-2. Harris a preparar a sétima pancada.
İndians akşamında, maç hala 2-2.
Vamos para a nona entrada dos Indians, com o jogo ainda empatado a 2.
1 bölüm daha geçtik Jackson yolluyor, Thomlinson vuruyor sahanın derinlerine,
Um homem na nona. Jackson lança. Tomlinson faz o movimento
Hayır, Nona.
Não, Nona.
Seni iyileştirdim.
Curei-te. A minha mulher, Nona.
Karım, Nona.
Claro.
- Nona.
Desculpa.
Nona.
A Nona.