Perdeler Çeviri Portekizce
359 parallel translation
Yerinde olsam daha açık renk perdeler takar ve bu kanepeyi de buradan kaldırırdım.
Eu pendurava cortinados mais claros, e colocava o sofá no meio da sala.
Eski bir duvar kâğıdı ve başka perdeler vardı.
Havia um outro papel e tapeçarias diferentes.
Perdeler ve pijamamın düğmelerini mi dikeceksin?
E vais guardar a minha roupa à noite, costurar os botões da minha camisa?
Etrafta çiçekler ve mutfakta yeni perdeler isterdim.
Queria ter flores e cortinas lavadas na cozinha.
Ama duvarlar yoktu, sadece üzerinde göz resimleri olan perdeler vardı bir adam elinde makasla dolaşarak bu perdeleri kesiyordu sonra çok açık giyinmiş bir kız geldi ve herkesi öpmeye başladı.
Mas não tinha paredes, só cortinas com olhos pintados nelas. Um homem olhava em volta com um par de tesouras, cortando-as ao meio. Depois veio uma rapariga, praticamente despida e começou a beijar toda a gente.
Pity, bunu perdeler açıkken parlak günışığının altında yapamazdık.
Foi pena não ter sido feito com a luz do sol a entrar.
Perdeler.
As cortinas.
Perdeler, Jonnie.
As cortinas, Jonnie.
Bir mobilya takımı, perdeler ve danteller, Will Daneher'den kız kardeşine verilmiştir.
Um conjunto de mobiliário, roupas, e talheres, acompanham a irmã de Will Danaher.
Perdeler bu koğuşa çok uygun olurdu.
Esta caserna fica a matar com umas cortinas.
Yeni perdeler, taze çiçekler.
Novas cortinas, flores frescas.
Ben medyaya açılış konuşması yapacağım, perdeler açılacak ve sen hepsinin gözlerini kamaştıracaksın!
Eu faço o discurso á imprensa, as cortinas abrem-se e tu deslumbra-los!
Perdeler alabilirdim...
Podia comprar umas cortinas...
... perdeler açıkken.
Quando as janelas estão abertas.
O zaman tüm perdeler ve kapılar açılır ve asla yalnız kalmazsın... asla.
E as vidraças levantar-se-ão e todas as portas se abrirão e então nunca mais se sentirá só.
Bu perdeler buraya ait değil.
Estas cortinas não ficam bem aqui.
New York'da, perdeler her zaman 20 : 40'da açılır.
Em Nova York, é sempre às 8h40.
Eski perdeler ve öteberi şeyler işte.
Cortinas e panos, mas estão muito velhos.
- Perdeler!
- Cortinados!
Bakın, bunun gibi perdeler kullanarak ışığı ve ısıyı engelleyebilirsiniz.
Você sabe que pode usar telas... como esta, para bloquear a luz e o calor.
Hala aynı sıcak hoşgeldin... aynı perdeler.
Sempre o mesmo acolhimento caloroso. Os mesmos cortinados.
Hava karardığında, ışıklarını açar. Perdeler de açıktır, gösteriye başlar!
Anda por ali nua com as luzes acesas.
PERDELER
CORTINAS
Perdeler ve her şey.
Têm cortinas e tudo.
Kalın perdeler, un çuvalları, eski pantolonlar.
Fronhas de almofada, sacos de farinha, pernas de calças.
Eunice içeri girdi ve perdeler tutuştu.
Eunice entrou e a cortina pegou fogo.
- Perdeler mi?
- As cortinas?
- Hayır evlat, perdeler değil.
- As cortinas não, filho.
Arkalarında ölü güveler olan perdeler var. "Manson Family" ve "Dick and Perry" i de yanında götüreceksin.
Mosquiteiros com traças mortas. Depois temos a família Manson, há o Dick e o Terry.
Perdeler.
Os cortinados.
Perdeler mi?
Os cortinados?
Perdeler.
- Os cortinados.
- Perdeler.
- As cortinas.
Biliyorsun, yeni perdeler alabiliriz.
Podíamos comprar cortinas novas.
Perdeler çekilmiş
Persianas corridas
Bunlar evin içinde asmak için kullanılan çeşitli perdeler.
Estas são algumas gravuras que costumavam estar na casa.
Perdeler açılsın.
A cortina já subiu.
Perdeler açık, birşey görebiliyor musun?
Os cortinados estão abertos. Consegue ver alguma coisa?
Sonra birdenbire perdeler açılmış ve sevgili kocam karşımızda belirmişti.
E o pior é que, de repente, o meu marido apareceu.
Perdeler, dekorasyon hoş ama, değil mi?
As cortinas. A decoração da minha casa é linda.
* Pek çok sabahlar, * perdeler iner, * şimdi onları yeniden açma zamanı, * merhaba demek için yeni güne.
Por intermináveis manhãs... As cortinas ficaram corridas... É tempo de que sejam abertas...
Sevgili Zelda, perdeler lütfen.
Bela, Zelda, a cortina, por favor.
Peki perdeler dün gece kapalı mıydı?
E as cortinas estavam fechadas ontem à noite? Sim, senhor.
Ceset burada yatar ve bu perdeler açık vaziyetteyken, o evin ışıkları ilk görünen şey olacaktır.
Com o cadáver aqui e a cortina aberta, as luzes daquela casa seriam as primeiras a ser vistas.
Sanırım tüm diğer perdeler kapalıydı.
Acho que as outras cortinas estavam fechadas.
Halılar, perdeler! Havlular. Smokinim, gömleğim.
Os lençóis, os tapetes, os cortinados, as toalhas, o meu smoking, as camisas.
Halılar evle beraber geliyor, perdeler de öyle.
As alcatifas fazem parte da casa. E as cortinas também.
Evi beyaza boyamak istiyorum, mavi perdeler olacak.
Quero a nossa casa pintada de branco, com cortinas azuis.
Perdeler neden açık?
Michael, por que estão abertos os cortinados?
- Perdeler!
- As cortinas!
Perdeler ve kalkanlar.
Telas e escudos.