English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ P ] / Perla

Perla Çeviri Portekizce

68 parallel translation
Perla'da eşeklerimizi alacağız ve kuzeybatıya hareket edeceğiz.
Compramos os burros em Perla e vamos para longe da linha férrea.
La Perla'nın en iyi kayalık dalgıcı.
É o melhor mergulhador de La Perla.
Bu gece La Perla'ya gidiyoruz.
Vamos a La Perla, esta noite.
MIKE WINDGREN LA PERLA BU GECE
mike WlNDGREN EM LA PERLA ESTA noite
La Perla'ya gidin!
Vão a La Perla!
- La Perla.
- La Perla.
La Perla'nın önerdiği kadar para ödeyemediğiniz için üzgün.
Ele lamenta não poderem pagar o que lhe ofereceu o La Perla.
La Perla ne kadar önerdi?
Quanto ofereceu o La Perla?
- La Perla'da astronot partisinde.
- Na festa astronauta, no La Perla.
Ağlama, Pearl.
Não chore mais, Perla.
Geri geldiğimde Henry Paulina Valera'nın öldürüldüğü gece La Perla'da ne yaptığını anlatmanı istiyorum.
Quando eu voltar, quero que me diga o que fazia em La Perla na noite em que a Paulina Valera foi assassinada.
La Perla çok parası olanlar için iyi fikir değildir.
La Perla não é um bom destino para um homem trajando fatos Armani.
- Eminim sen şimdi söylersin. - La Perla'da olduğuna inanıyoruz.
Mas aposto que me vai elucidar.
O gece Polina Valera adında bir genç kız tecavüz edilerek öldürülüp bir çöplüğe atıldı.
Cremos que ele esteve em La Perla, onde violaram, mataram e abandonaram numa lixeira uma tal Paulina Valera.
O gece La Perla'ya gittiğini anlattığına da dinliyordum. Yürüyüşe çıkıp bir bankta... uyuya kaldın. Şimdi de gerçeğe daha yakın...
Ouvi-o bem dizer que saiu de casa da sua cunhada e foi a La Perla, que deu um passeio e adormeceu num banco.
Ve La Perla'ya geri gittik. Bana tam olarak nereye park ettiğini gösterdiler.
Voltámos a La Perla e fui ver onde você tinha estacionado.
La Parla'da bu kadar çok klâs, görgülü kadın bulabilirken buna ne gerek var ki?
Nem todos nos podemos dar ao luxo de entreter as mulheres mais sofisticadas que encontramos em La Perla, pois não?
Tiffany's, La Perla, International Watch Company.
Jóias, roupas e relógios de luxo...
Her yerde aradık seni. El çırpmaya başladık. La Perla'daydık ama sen plajın ismini bilmiyordun.
Olhe, a gente foi lhe procurar por todo lugar, viu, começamos a bater palmas, viu aí na praia, a gente estava em La Perla, não é?
Bu 200-300 dolarlık La Perla gecelik paramparça olmuş. Rahat görünüyor.
Esta camisa de dormir custa 300 dólares e está toda rasgada.
plastik bardakların kullanıldığı partiye giderken böyle giyinilmez.
Não se usa "La Perla" para um chá de tias.
- Böyle derken?
- "La Perla"?
Ve burdaki de aynı sosyetik şeyleri giymiş.
E está a usar "La Perla".
La Perla'da hafta sonu için tanga alıyordum.
Estava em La Perla a comprar uns thongs para o fim-de-semana.
Giydiğim her şey el koyulmuş mallar. - La Perla iç çamaşırı bile.
Tudo o que uso está confiscado, até a lingerie La Perla.
Markası La Perla, değil mi?
Ah, é uma multimezcla de La Perla, não?
AçıImamış, bir şişe şampanya, çikolata kaplı çilekler ve en sevdiğim olan fantezi iç çamaşırı.
Temos uma garrafa fechada de champanhe, morangos cobertos com chocolate, e a minha favorita... Lingerie La Perla.
- Tünaydın, La Perla.
Treze anos... - Boa tarde.
Perla de las Dunas Oteli.
Ao Hotel Perla de las Dunas.
La Perla sütyen reklamını göremezsin.
ENTRADA DE HOMENS ENTRADA DE MULHERES Não se vê o anúncio dos sutiãs La Perla.
Bir Michael Kors elbisesi ile ayakkabısı ve La Perla...
Usei um vestido e uns sapatos Michael Kors com...
Bir Michael Kors elbisesi ile ayakkabısı ve La Perla iççamaşırı giydim. Elmas topuzlu da küpe taktım.
Usei um vestido e uns sapatos Michael Kors, com lingerie La Perla e brincos com um diamante incrustado.
Mona. Beyaz bayrak sallıyorum.
Estou a abanar um La Perla branco.
"La Perla" nın önünde.
Em frente a uma cafetaria chamada "La Perla".
Djuna bir hazinedir.
A Djuna é a perla rara....
Sana Perla diyeceğim, çünkü eşi benzerin yok.
E eu vou chamar-te Pérola, porque tu és única.
"Programımda dinlenmeye de yer var mı?" "Perla babasıyla vals yapmalı."
E agora, dêem-me um minuto de silêncio... porque haverá um pequeno programinha... em que a Perla vai dançar uma valsa...
Tiffany's, Spago, Beverly Wilshire Oteli, La Perla.
Vamos ver, Tiffany's, Spago, Hotel Beverly Wilshire, La Perla.
La Perla'yı duydum.
Sim, ouvi sobre La Perla.
La Perla'dan alışveriş yapan bir silah tüccarı neden oraya taşınır?
Porque é que um traficante de armas, comprador de La Perla se mudava para a sala do lado?
Perla, çabuk paltonu giy.
Perla, depressa, veste o casaco.
- Perla, geç kalıyoruz.
- Perla, vamos chegar atrasardos.
Perla canım, çantan!
Perla, a tua mochila!
- Perla, sen kay!
- Perla, sai daí!
Perla, kenara kay!
Perla, sai daí!
- Perla, kay kenara.
- Perla, sai daí!
La Perla'daki cinayet.
Em La Perla.
Eşin, bir inci.
A tua mulher é uma perla.
Anın tadını çıkar, Perla.
Perla, chega aqui, por favor.
- Perla.
- Perla.
İnci gibi.
Assenta-me como um La Perla.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]