Pide Çeviri Portekizce
60 parallel translation
Bir hendeğin içinde çamaşır yıkamak ve yerliler gibi pide yoğurmaya niyetim yok benim.
Não tenciono acabar a lavar roupas num riacho... e cozendo tortilhas como uma India.
Seninle kişisel bir meselem yok..... ve bazı konularda çekici bir adam olduğunu kabul ediyorum ama kızımı sıradan bir yerli gibi toprağın üstünde çömelmiş pide hamuru yoğururken görmek istemiyoum.
Apesar de não ter nada de pessoal contra si... posso compreender que alguns o considerem um homem interessante. Mas a minha filha... não tenho intenções de a ir encontrar sentada no chão... a preparar tortillas como qualquer vulgar indía.
Onu bir arkadaşlara bırakmıştık karavan evlerinin önünde ezilip, pide gibi yere yapışmıştı.
Deixámo-la com uns amigos e foi esborrachada á porta da caravana deles.
Sözcüklerin büyüsü, "ezilmek," "pide," vesaire...
A magia das palavras "esborrachada" e etc...
# Çayla beraber tereyağlı pide yerim #
E tenho scones com manteiga ao chá
# Çayla beraber tereyağlı pide yer #
E tem scones com manteiga ao chá
Bir pide alıp, oturunuz.
Coma um biscoito, sente-se.
Bir pide alıp, oturunuz.
Levantai um pãozinho e sentai-vos.
Lutz ve Biddle, Edi ve Büdü gibi!
Lutz e Biddle, é como "... da-se "e" Pide "!
Pide de koydum.
Vou mandar-te a tortilha.
Pide ister misin?
- Queres tortilha?
İsterseniz meşrubatlarımızın yanında humus ve pide ekmeklerimizden de var.
Há bebidas e pita, se quiser.
Ve şuna bir bak, pide paketi damlamasını önlüyor.
E repara : A bolsa que forma evita que pingue.
Pide paketi.
A bolsa.
Bir biftek ile peynirli pide alayım.
Quero um bife com um burrito de queijo.
Yani bana insanlı pide mi verdiler?
Achas que me deram um burrito de pessoas? Exactamente.
- Karnımız acıkınca pide almaya gitti.
Onde está o Steve?
- Kim bütün gün futbol oynayan ama yuvarlak Japatti ( küçük pide ) yapamayan bir gelin ister?
- Quem vai querer uma nora que dá pontapés numa bola o dia todo mas não sabe fazer "chappatis" redondos?
Soğanlı pide gibi kokuyor.
Parece enchilaaa de cebola.
Bir peynirli biftek, Texas usulü, Kıymalı Pide peynir, soğan, acı biberli sıcak sos.
Quero um bife com queijo do Texas. Para acompanhar quero queijo, cebola, malagueta, pimentos e molho picante.
- Bir pide... - Annie, söyle ona.
- Ah, a semear...
Pırasalı papaya mantısı ve kabaklı pide.
Empadas de alho francês e papaia e enchiladas de courgette.
Pekâlâ, Malibu Stacie plaj partisi için elimizde olanlar : Pide, humus, tempeh ve tofu.
Muito bem, para a festa de praia da Malibu Stacy, temos pita, hummus, tempeh e tofu.
- Pide sever misin?
- Gostas de pão árabe?
Pide mi yediniz yoksa?
Estiveste a comer shawarma?
Kızartma ızgarası da duruyor. Üzerinde pide kızartırdık.
E o mesmo espeto que utilizávamos para aquecer os queques.
- Karım pide yapmıştı.
- A minha esposa fez muffins.
Zach, pide sahnesinden?
Da tua série? O Zach da cena do queque?
Wow, evet, pide sahnesi, Zach.
Sim, a cena do queque. Zach.
"Pide nasıl?" Tek söylemen gereken buydu.
"O queque está bom?", era só o que tinhas para dizer.
Şimdi söylesene. "Pide nasıl?"
Vamos tentar agora : "O queque está bom?"
"Hey, bebeğim, bu pide..."
- Então, boneca, esse queque...?
"Eğer pide olsaydım..."
Se eu fosse um queque...
Güzelsin, seni pide gibi havaya fırlatırım.
Tu és bonito e atirava-te ao ar como uma panqueca.
Hadi, dilek tut, dilek tut.
- Vamos, pide un deseo.
Yapma daha yeni pide yedim.
- Vá lá, acabei de comer.
- Pide Salonu'nda teslimatçı kılığına girmiş.
Estava disfarçada como estafeta da Pita Parlour.
Pide dükkanım.
A minha loja de "pitas."
- Pide Avcısı. - Bak ne diyeceğim- -
O Predador de Pita.
- Ayak masajım bitince, bana peynirli pide yapar mısın? - Elbette!
Agora, assim que acabares de massajar-me os pés, fazes-me uma quiche de queijo?
Pide süpere benziyor.
Esse calzone deve ter sido incrível.
Pide süpere benziyor.
Essa calzone parece ser deliciosa.
Ev yapımı akçaağaçlı zencefilli pide.
Scones caseiros de gengibre.
Pide, yapılması çok zor bir hamur işidir.
Os scones são difíceis de fazer.
O pide değil, tabut resmen.
Isso devia estar num caixão, não numa pita.
Mercimekli ezme, iki de pide.
E sopa de lentilhas e pão naan.
- Benim pide susamlı olsun.
Para mim, é um roghani naan.
Pizza ve pide.
Pizza e calzone.
Dilek tut, dilek tut.
- Pide un deseo.
Çok severim. Ve elmalı pide.
E a focaccia com maçãs.
Pide getireyim ister misin?
És servido de pão árabe?