English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Q ] / Quarkın

Quarkın Çeviri Portekizce

199 parallel translation
Quarkın çiğnediği izleri görebilirsin.
Podes ver as marcas de quando o Quark roeu os braços.
Günaydın, Quark.
Bom Dia, Quark.
Bir topluluk lideri lazım ve bu sen olacaksın Quark.
Precisamos de um líder comunitário e vai ser você, Quark.
- Ama sen bir kumarbazsın, Quark.
- Mas você é um jogador, Quark.
Zavallı çocuk en güzel yıllarını bir Bajor hapishanesinde geçirecek.
Sabe, Quark, aquele pobre rapaz vai passar os seus melhores anos numa prisão bajoriana.
Artık her müşterini dolandıramayacaksın Quark.
Já não pode enganar todos os clientes, Quark.
Yapabiliyorken yokluğumun tadını çıkart, Quark.
Não entendo. Porquê envolver-me?
Senin bile bundan kendini kurtaramadığını görüyorum.
É Quark, vejo que dessa vez nem mesmo você conseguiu escapar
Quark'la ilk ne zaman sorun yaşadınız?
Quando começou a ter problemas com o Quark?
Quark'ın Yerinin üstündeki erişim borularında birilerini görüyorum.
Deteto alguém numa conduta de acesso por cima do Quark.
Tesadüfen, Quark biraz önce tesisinin kullanımını duruşma için bağışladı.
Que coincidência, o nosso amigo Quark cedeu o estabelecimento dele para a audiência.
Maraltian birası, Quark'ın özel stokundan.
Cerveja maraltiana da adega privada do Quark.
Davranışın beni şaşırttı, Quark.
Estou surpreendido pela sua atitude, Quark.
Quark'ın yerinde.
O Quark's.
Bizi Quark'ın yerine götürün.
Leve-nos ao Quark's.
- Yollarını seç.
- Quark!
Evet, Odo. Onları suçlamadan önce bütün bunların nasıl başladığını Quark'a sormalısın.
Antes de os culpar a eles, devia perguntar ao Quark como é que tudo isto começou.
Quark'ın güvenini kazanmak için çok uğraştım.
Ele nunca me disse nada. Tentei tanto ganhar a confiança do Quark.
- Quark, sadece kazancını paylaşır.
Só a sua parte do lucro.
Quark'ın aldığı listeden haberim var.
Eu ouvi falar da lista, a que Quark tirou da parede.
Quark'a, onu nerede bulacağını Bajor'dan birisi söyledi.
Alguém em Bajor disse ao Quark onde a podia encontrar.
Quark'ın yanında gece gündüz silahlı güvenlik istiyorum.
Quero seguranças armados dia e noite no Quark.
... - Quark'ın durumu aynı.
- O Quark é constante.
Tekrarlıyorum : şimdi sonlandırın.
O negócio corre bem, Quark.
Ya silahlarınızı bırakırsınız yada istasyonu terk edersiniz.
TÉNIS REUNIÃO COM AHERN QUARK'S APOIO TRÂNSITO
Ve sonra oradaydım, Quark'ın yerinde oturuyordum, Morn gelip beni akşam yemeğine davet etti.
Ali estava eu, sentada no Quark's, quando aparece o Morn a convidar-me para jantar.
Mr Quark, benden yararlanmaya çalıştığınıza inanıyorum.
Dividimos o lucro a meias. Sr. Quark, acho que está a tentar tirar partido de mim.
Hala o küçük yağcı Quark mısın?
Sempre o mesmo bajulador, Quark?
Nagus bu müzakereler sırasında kendisini Quark'ın temsil etmesini istedi.
O Nagus pediu ao Quark que o representasse.
Ferengilerle ile iş yapmak istiyorsanız Quark'la konuşacaksınız.
Se querem fazer negócios com os ferengi, falem com o Quark.
Quark'ın sana dahi demesine şaşmamalı.
Não admira que Quark lhe chame génio.
Quark'a olan aşkın.
- Ama o Quark.
Bu senin için büyük bir fırsattı ve sen bu fırsatı kaçırdın Quark.
Esta foi a tua oportunidade e estragaste tudo!
Quark, bilmen gereken bir şey var. Çok geç kaldın.
Quark, há uma coisa que devia saber.
Fakat bana ihtiyacın var, Quark.
Tu precisas de mim.
- Quark, bunu yapacaksın.
- Quark, vai fazer isto.
Quark'ın suçlu hissetmesi için çok sebep vardır ama genellikle müşterilerini hırsızlık ile kazıklamaz.
O Quark não tem razão para sentir culpa, mas também não tem de recorrer ao furto para esfolar os clientes.
Quark'ı okuyamadığınıza göre bu hergeleyi de okuyamazdınız.
Já que não podia ler o Quark, talvez não pudesse ler este nosso amigo encantador.
Quark'ın yerinde, müşteri memnuniyeti bizim en önemli endişemizdir.
Aqui, no Quark's, a satisfação do cliente é a principal preocupação.
Quark'ın yerinde gerçekleşti.
Foi no Quark's.
Kendin için çok iyi yaptın, Quark.
Safaste-te muito bem, Quark.
- Belki Quark'ın doğum günüdür.
- Talvez seja o aniversário do Quark.
Eğer Quark başını eğmeseydi...
Se o Quark não se tivesse baixado à última...
- Az önce mevkinden alındın!
Desculpa, Quark, mas foste expulso do cargo.
Pekala, Quark, her şeyden sonra benim yardımıma ihtiyacın varmış gibi görünüyor.
Bem, Quark, parece que afinal precisavas da minha ajuda.
Odo, Quark'ın neler bildiğinden haberimiz olduğunu bilmesini istiyor.
O Odo certificou-se de que o Quark sabe que nós sabemos que ele sabe.
Bu konuşuğun Quark, hatırladın mı?
Estás a falar com Quark, lembras-te?
Bir Federasyon runaboutını nasıl alabildin ki?
Como é que meteste as mãos num runabout da Federação, Quark?
Hadi ama, kendin için her şeyi yaptın.
Vá lá, Quark. - Saiu-se muito bem na vida.
Benim tarafımda, Quark'ın bana çok yardımı dokunur.
No meu lado, o Quark faz-me muitos favores.
Altın baskılı Latinyum çubuğum yok bu yüzden bunu istemeyi aklından bile geçirme.
Quark, não tenho uma tira de latinum prensado a ouro. - Por isso, nem pense nisso.
quark 450

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]