Rahip Çeviri Portekizce
4,191 parallel translation
Rahip gerekiyor demiştin.
Não disse que precisamos de um padre?
Rahip değilsin.
Você não é padre.
Rahip, günahlarımızı bağışladı.
O sacerdote absolveu-nos.
Rahip "Harika bir şey yapmışsın evladım" "günah çıkartmana gerek yok" der.
O sacerdote diz : "fez algo de incrível, meu filho." "Não há necessidade em confessar-se".
Bu durumda rahip, "Hiç korkma evladım, savaş hepimizi günahkar yapar" der.
Então, o sacerdote diz : "Não temas, meu filho, a guerra faz pecadores de todos nós."
Bence şu an sen yaşlı İtalyan, bense rahip olmalıyım.
Acho que desta vez devias ser o velho italiano e eu o padre.
Rahip diyor ki, " Çok doğru yapmışsın evladım.
"então eu escondia-a no meu sótão." O sacerdote diz : " Bem, isso é uma coisa maravilhosa, meu filho.
Rahip diyor ki " İkiniz de tehlikedesiniz evladım.
O sacerdote diz : "Bem..." "vocês dois estavam em grande perigo, meu filho."
- Rahip solda
- O padre aparece pela esquerda.
Top Bubaye de. Rahip Leguizamon.
Bubaye está com a bola e ela passa pelo padre Leguizamon.
- Hayır. Neye benzediğini tahmin ediyorum. Ateist bir rahip.
Não, imagino como seja, escrito pelo sacerdote ateu.
Her neyse, eğer rahip Alcuin'i bulmakta samimiyseniz o zaman bir gemiye ihtiyacınız olacak.
De qualquer forma, se for sincero em encontrar o Alcuino Druida... Logo de seguida, vão precisar de barcos.
Baban.. rahip.. yani Tanrı olayı falan.. sürekli konuşur
O teu pai é padre. Ele sabe que não sou uma pessoa religiosa.
Sen psikiyatristsin.. ben rahip oğluyum Yani benden etkilendin di mi?
És psiquiatra. Eu sou filho do padre. Sabes o motivo pelo qual te sentes atraída por mim?
Yüzüne çok dikkat etmedim, sadece rahip gibi giyinmişti.
Não vi bem a cara dele, só vi que era padre.
Rahip mihrap şarabından daha fazlasını seviyormuş herhalde.
O padre gostava de algo mais do que apenas vinho no altar.
Bana Rahip değil, Edwyn deyin, dedim.
Digo-lhes " Não me chamem Reverendo. Chamem-me Edwyn.
Rahip yakasını boşverin.
" Esqueçam a coleira de cão.
Attica'daki rahip bana, Rahip Randy'nin zamanında bizzat tavşan deliğine girdiğini söyledi. Yani bana yardım edebilirdi.
O Capelão em Attica disse que o Pastor Randy tinha ele próprio tido maus hábitos, então ele me ajudaria.
Antrenör ile müşterisi arasındaki güven kutsaldır. Tıpkı rahip ve avukatlardaki gibi.
Confiança entre treinador e cliente é sagrada, como os padres e os advogados.
Sayın rahip hizmetiniz için size minettarız.
Obrigado, minha santidade. Obrigado.
Rahip bize, onun bir iblis olduğunu söyledi.
O padre diz que ele está possuído por um demónio.
Rahip, hani güvenli idi?
Sua majestade, porque aconteceu isto?
Rahip? Rahip? Rahip?
Sua Majestade.
Sana Rahip'Tripitaka'adını veriyorum.
O teu nome sagrado é Tripitaka.
Rahip, manifestonun ilk maddesini okudu ve herkes kahkahalarla gülmeye başladı.
O padre leu o primeiro artigo e toda a gente se desmanchou a rir.
Rahip,
Pastor...
Bir papazdı, bir rahip.
Era um pastor, um padre.
Evet, Yüce Rahip'in bahsettiği bir yetimhaneye gittim.
Sim. Fiz uma visita a um orfanato de que o Alto Septão me falou.
Cesetlerini yaktırıp Karasu'ya attıracaktı ama Yüce Rahip babamı ikna etti.
Estava para queimar-lhes os corpos e lançá-los a Blackwater, Mas o Alto Septão convenceu-o do contrário.
Ateş tanrının seni sevip sevmediğini öğrenelim mi rahip?
Vamos descobrir se o teu deus do fogo realmente te ama, padre?
Ben hiçbir zaman iyi bir rahip olamadım.
Sempre fui um péssimo sacerdote.
- O rahip!
Ele é o padre.
- Ohh İsa adına, özür dilerim rahip hazretleri.
Santo Deus, peço desculpa, Excelência.
Belki de rahip bizden hoşlanmamıştır. - Hadi ama, herkes Johnny'i sever.
Ora, toda a gente gosta do Johnny.
Mihai yarın morgdan eve gelecek,... onu masaya yatıracaklar ve rahip ilahiler eşliğinde tabutunu kapatacak.
Amanhã, o Mihai volta para casa, da morgue, vão deitá-lo na mesa e o padre vai cantar a um caixão fechado.
- Rahip kim olmalı?
Quem nos casa?
Sen de rahip değilsin.
E tu não és um sacerdote.
Gördün mü Rahip Athelstan?
Viste aquilo, irmão Athelstan?
Evet rahip, gördüm.
Sim, irmão, eu vi.
Tanrı yardımcımız olsun Rahip Athelstan. Tanrı yardımcımız olsun.
Que Deus nos ajude, irmão Athelstan.
Sorun nedir Rahip Athelstan?
O que se passa, irmão Athelstan?
Yanımdaki adam, Rahip Cenwulf sanırım öldü.
Acho que o Irmão Cenwulf está morto.
Tanrı ruhunu şad etsin Rahip Cenwulf.
Que Deus descanse a tua alma, Irmão Cenwulf.
Rahip mi?
O sacerdote?
Rahip.
Sacerdote!
Gel bize katıl rahip.
Anda e junta-te a nós, sacerdote.
Bana öğretir misin rahip?
Ensinas-me, sacerdote?
Rahip.
O sacerdote.
Çocuklarıma bir zarar gelecek olursa göğsünden ciğerlerini söker atarım rahip.
Se algum mal acontecer aos meus filhos, arranco-te os pulmões do corpo, sacerdote.
İnsanlarına böyle söyle rahip.
Diz isso ao teu povo, sacerdote.