Rodgers Çeviri Portekizce
184 parallel translation
Tuhafı bundan hoşlandın, Rodgers ve Hammerstein olmayı seviyorsun.
E o mais estranho e que gostas, gostas de ser Rodgers e Hammerstein.
Ne yapıyor bilmiyorum ama Rodgers ve Hammerstein görünümü var.
Nao sei o que esta a tramar, mas tem aquela expressao a Rodgers e Hammerstein.
Dikkat, kızlar! Bayan Rodgers geliyor.
Esperem, meninas, vem aí a Miss Rodgers.
- Bayan Rodgers, müptela mısınız?
Sra. Rodgers... a senhora é drogada?
Savaşan Bolivya'dan, Ronald Rodgers kavanoz raporu verecek.
Da conflituosa Bolívia, Ronald Rodgers fala-nos dos frascos deles.
Ronald Rodgers, Depolama Kavanozları, La Paz.
Ronald Rodgers, Frascos de Conserva, La Paz.
Güvenli gıdayla ilgilenmekten çok uzak kendini şarkıcı Clodagh Rodgers sanıyordu.
Gulliver parece ter perdido a memória e está longe de continuar interessado em comida segura, julgando agora que é Clodagh Rodgers, a rapariga cantora.
Clodagh Rodgers.
Clodagh Rodgers.
Clodagh Rodgers mı?
Clodagh Rodgers?
Bir arkadaşım var. Yaraları yüzünden kendini Clodagh Rodgers sanıyor.
Tenho um amigo, que, como resultado das lesões, pensa ser Clodagh Rodgers.
Bu Clodagh Rodgers, İrlanda doğumlu kadın şarkıcı.
Esta é Clodagh Rodgers, a cantora irlandesa.
Bay Rodgers, sigortadan paranızı aldınız mı?
Mr. Rogers, já recebeu o subsídio de desemprego?
Günün büyük haberi, Britanyalı Boris Rodgers 57 kiloluk, Galler doğumlu eşini Ford Popular ve eksiksiz Dickens takımıyla takas etmeyi başardı.
A grande notícia esta tarde é que o britânico Boris Rodgers conseguiu trocar a sua mulher galesa por um Ford Popular e uma colecção completa de Dickens.
İlk çıkan Bn.
Mrs. Rodgers é a primeira a aparecer.
Rodgers. Bay Johnston'a Bn.
Lá vai para casa de Mr.
"Bale okulu"
ESCOLA DE BALET RODGERS
Hayır. Üzgünüm, bağış toplantısına gitti, Bayan Rodgers.
Não, ela foi a uma reunião para angariar fundos, Sra. Rodgers.
A Takımı, onlardan birini kurtarmak için kiralandı Sheila Rodgers adındaki kızı.
Os Soldados da Fortuna foram contratados para salvar um deles, uma rapariga chamada Sheila Rogers.
Rodgers ile öbürünün davası ne olacak?
E a respeito do Rodgers contra o não-sei-quantos?
Rodgers Winitsky'nin yazısını okuduğunu kabul ediyor, ama fikirlerde telif hakkı olamaz.
O Rodgers admite que leu o artigo do Winitsky, mas daí até plágio? Não há direitos de autor de uma ideia, só da expressão.
Rodgers kitabında aynı kelimeleri kullanmamış.
O Rodgers não usou nenhuma das palavras no livro.
Ama Rodgers ve Winitsky davasında kaygın yok?
Mas não acerca do Rodgers contra o Winitsky?
Rodgers ve Hart'tan, Cole Porter'a herkes oradaydı.
Todos estavam lá, desde Rodgers e Hart até Cole Porter.
Karıma Richard Rodgers'la bir içki içeceğimi söyledim.
Eu disse à minha mulher que ia beber um copo... com o Richard Rodgers.
Rodgers'ı kaybedersek, onu yarım düzine müşteri takip edecektir.
Se perdermos Rodgers, meia duzia de outros clientes vão atrás.
Tamam gidebilirsin. Teşekkürler.
É tudo, Rodgers.
Milton ve ben, ikimizde Rodgers ve Hammerstein hayranıyız.
Eu e o Milton éramos grandes fãs de Rodgers e Hammerstein.
Oh, gerçekten?
Sério? Rodgers!
- Rodgers.
- A Rodgers.
Rodgers'ın yaraların derinliği hakkında dediklerini duydun.
A Rodgers falou na profundidade das feridas.
Rogers ve Hart mı? Evet.
- Rodgers e Hart?
Bu Rodgers ve Hammerstein, magazin programı değil!
Isto é Rodgers e Hammerstein, não é televisão rasca!
Rodgers ve Hammerstein zekiydi!
Rodgers e Hammerstein eram brilhantes!
Rodgers ve Hammerstein gibiyiz.
Somos como o Rodgers e o Hammerstein.
Kamyonun yan tarafında "Rodgers" yazıyor.
Tem Rodgers escrito no camião.
Gladys Rodgers telefonda.
Este é o Gladys Rodgers.
- Rodgers'ı ne zaman göreceksin?
- Quando vais consultar o Rogers?
Rodgers'a sormalıyım.
É melhor perguntar ao Rogers.
Rodgers'a tatildeyken başka bir doktora gittiğini söyleyebilirsin.
Podes dizer ao Rogers que consultaste outro médico, durante as férias.
Rodgers, Orin, çevre nasıl?
Rodgers, Orín. Como está o perímetro?
Rodgers, ne tarafa?
Rodgers, por onde?
- Ne tarafa, Rodgers?
Por onde? !
Rodgers, Orin, yukarı.
Rodgers, Orin! Em cima!
- Ben gidiyorum, yüzbaşı. - Rodgers.
- Vou-me embora daqui, capitão.
Sana kaç kere Rodgers ve Hammerstein lafı duymak istemiyorum diyeceğim?
Quantas vezes tenho que te dizer que... nada de Rogers e Hammerstein!
Peki ya Rodgers ve Hart?
Rogers e Hart?
Seninle Jake Rodgers hakkında... - Konuşmam lazım.
Preciso de falar contigo sobre...
Bana Jake Rodgers'dan bahset.
Fala-me sobre o Jake Rodgers.
Bayan Rodgers...
Sra. Rodgers, poderia...
- Rogers?
- Rodgers?
- Jake?
- O Jake Rodgers.