English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ R ] / Roku

Roku Çeviri Portekizce

80 parallel translation
Eğer şüpheleniyorsan beni takip et Roku.
Se desconfiam tanto pede a Roku que me siga!
Sushi Roku'da Christine erkekleri uzak tutmak için nişan yüzüğü takardı. İşe yaradı mı? Hayır.
Quando a Christine trabalhou no restaurante de sushi, ela usou um grande anel de noivado... para impedir que os gajos se metessem com ela, achas que resultou?
- Avatar Roku!
Avatar Roku!
BÖLÜM 8 : AVATAR ROKU ( KIŞ GÜNDÖNÜMÜ, BÖLÜM 2 )
Equipa PT-Subs
Ama Avatar Roku ile konuşup, gördüğüm imgenin anlamını öğrenmeliyim.
Mas eu tenho de falar com o Avatar Roku, para perceber o significado das minhas visões.
Roku'nun ejderhasının beni getirdiği ada burası.
A ilha para onde o dragão do Roku me levou!
Avatar Roku ölünce, burayı terketmiş olmalılar.
A Nação de Fogo deve ter abandonado o templo quando o Avatar Roku morreu.
Eğer Avatar Roku'ya ulaşırsa, kimbilir ne kadar güçlenir.
Se o Avatar contactar o Roku, não se sabe o quão poderoso ele se tornará.
Evet. Avatar Roku ile konuşmak istiyorsun.
Desejas falar com o Avatar Roku.
Avatar Roku, bu tapınağa evim derdi.
O Avatar Roku já chamou casa a este templo.
- Onu tanır mıydın? - Hayır.
- Você conhecia o Avatar Roku?
Avatar Roku'nun heykelinin... gözleri parıldamaya başladı.
A estátua do Avatar Roku, os seus olhos começaram a brilhar!
Avatar Roku'nun gözleri orada da parlıyordu.
Os olhos do Avatar Roku também estavam a brilhar lá!
Roku ölünce, bilgeler sonraki Avatar'ın dönmesini beklediler.
Quando o Roku morreu, os Sábios esperaram ansiosamente que o próximo Avatar regressasse.
İçeri girdiğinizde, ışığın Roku'nun heykeline değmesini bekleyin.
Quando estiveres lá dentro, espera que a luz bata na estátua do Avatar Roku.
Avatar Roku ile konuşmaması lazım.
Abre as portas imediatamente antes que ele contacte o Avatar Roku.
Işık heykele değince, Roku ile konuşacaktım.
A luz atinge a estátua e eu falo com o Roku.
Avatar Roku içeri girmemizi istemiyor.
O Avatar Roku não nos quer lá dentro.
Lütfen Avatar Roku, konuşun benimle.
Por favor Avatar Roku, fale comigo!
Avatar Roku!
Avatar Roku.
Avatar Roku tapınağı yok edecek.
O avatar Roku vai destruir o templo!
Bu Avatar Roku, benden önceki Avatar.
- É o Avatar Roku. O Avatar antes de mim.
Eğer onunla konuşamıyorsam, Roku bana nasıl yardım edecek?
Como é suposto o Roku ajudar-me se não consigo falar com ele?
Keşiş Gyatso, Avatar Rok'nun yardım edeceğini söylemişti.
O Monge Gyatso disse que o Avatar Roku me ia ajudar.
Avatar Rok! Seninle nasıl konuşabileceğim?
Avatar Roku, como posso falar contigo?
Sen Avatar Rok'nun hayvan rehberisin.
És o guia animal do Avatar Roku!
Rok'yla konuşmanın bi yolu var mı acaba?
Há alguma forma de falar com o Roku?
Beni Rok'ya götür.
Leva-me ao Roku!
Anlayamıyorum, bu yanlızca bir heykel!
Não percebo. Isto é apenas uma estátua do Roku.
Rok benimle bu konuyu mu konuşmak istiyor?
É sobre isso que o Roku me quer falar?
Bu bir takvim. Gün dönümünde ışık Rok'nun üzerine düşecek.
É um calendário, e a luz alcançará o Roku no solstício!
Yani avatar rocko yla o zaman mı konuşabileceğiz?
Então, é nessa altura que poderei falar com o Roku?
- Hakkında Rok'yla konuşacağım. Ve ruhlar dünyasına hakkında da.
Preciso de falar com o Roku e acho que encontrei uma forma de contactar o seu espírito.
Ve Avatar Roku da geliyor.
E aqui vem o Avatar Roku.
Tamam, Roku.
Está bem, Roku.
Size hizmet etmek bizim için bir şereftir Avatar Roku.
É uma honra servi-lo, Avatar Roku.
Çok geçmeden dostum Roku'nun Ateş Ulusu'ndan ayrılıp kaderiyle avatar olarak yüzleşmeye başlaması gerektiği gün geldi.
Não demorou a vir o dia em que o meu amigo Roku... teve de sair da Nação do Fogo e enfrentar o seu destino como Avatar.
Roku döndüğünde tam anlamıyla bir Avatar'dı ve ben de biraz değişmiştim.
Quando o Roku voltou, era um Avatar completo e eu também tinha mudado.
Roku, bu o varlığını bile fark etmeyen kız.
Roku, é a rapariga que nem sabia que existias.
Roku, ihtimalleri düşünmeye bile kalkmadın.
Roku, nem paraste para considerar as possibilidades.
Roku'nun Adası 100 mil uzaktaydı. Ama yine de sarsıntısını hissedebiliyordum. Ve yayılan kara dumanı görüyordum.
A ilha do Roku estava a 185 kms de distância, mas conseguia senti-la a tremer e ver a nuvem negra de fumo.
Geleceğe dair bir öngörüm var, Roku.
Eu tenho uma visão do futuro, Roku.
Roku?
Roku?
Roku...
Roku...
Roku'nun gidişi ve büyük kuyruklu yıldızın gelmesiyle... dünyayı değiştirmek için zamanlama mükemmeldi.
Com o Roku morto e o regresso do grande cometa, era a altura perfeita para mudar o mundo.
Hey, Roku-san!
Olá, Roku-san!
- Rokku!
Roku.
- Avatar Roku'nun söylediklerini düşünüyorum.
O que o Avatar Roku disse.
Bu Roku'nun evi.
É a casa do Roku.
Görünüşe göre yine ben kazandım, Roku.
Parece que ganhei outra vez, Roku. Estás a brincar?
Bu inanılmaz, Roku.
Isto é espantoso, Roku.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]