English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ R ] / Rosenthal

Rosenthal Çeviri Portekizce

145 parallel translation
Allah'tan ki paketlerimiz var. Özellikle de Rosenthal'inkiler.
Felizmente, as encomendas chegam, sobretudo as do Rosenthal.
Rosenthal'in inceliklerine iyiden iyiye alışmaya başlıyorum.
- Sim, se faz favor. Começo a habituar-me ás gentilezas do Rosenthal.
Büyük bankacı Rosenthal'leri tanır mısın?
Não conheces os grandes banqueiros Rosenthal?
Sandıklar geldi!
- Rosenthal! Chegaram as caixas!
Siz ne düşünüyorsunuz, Rosenthal? Siz bir sporcusunuz.
Que acha, Rosenthal, você que é desportista?
Oysa Rosenthal'ler 35 yıl içinde avlakları, gölleri, ekilebilir toprakları, meyve bahçeleri, tavşanlıkları, sülünlükleri ve bütün atalarının eksiksiz yer aldığı 3 resim galerisiyle 3 tane tarihi şatoya sahip olmanın yolunu buldular.
Os Rosenthal arranjaram forma, em 35 anos, de possuir três castelos históricos, com tudo : campos de caça, lagos, terras cultiváveis, pomares, coelheiras e três galerias de autênticos antepassados.
Gel, şuraya otur. Rosenthal sana yemek hazırlıyor.
Senta-te ali, o Rosenthal está a preparar qualquer coisa.
Arkadaşınız Teğmen Rosenthal burada.
O vosso amigo, o Tenente Rosenthal, está cá. - O bom do Rosenthal!
Şu bizim Rosenthal!
- Não teve melhor sorte!
Bir Rosenthal'in Maréchal'in sözü mü?
A palavra de um... Rosenthal, a de um MaréchaI?
Maréchal, Rosenthal...
Um MaréchaI e um RosenthaI oficiais?
La Chesnayés'in büyükbabasının adı Rosenthal'mış ve Frankfurt'tan gelmiş.
Que a mãe de La Chesnaye tinha um pai, Rosenthal, de Frankfurt!
Rosy Rosenthal'ı vurdukları günü asla unutmam.
Nunca me esquecerei da morte de Rosy Rosenthal.
Siz... Siz ve Bay Rosenthal iyi dost muydunuz?
Era... era muito amigo do sr. Rosenthal?
- Rosenthal.
- Rosenthal.
Herr Rosenthal, size evi kiraladığım zaman da söylemiştim, sizin kötü durumunuzdan bir çıkar sağlamak istemiyorum.
Herr Rosenthal, disse-lhe quaando alugámos a sua casa, que não tinha desejos de me aproveitar da sua desgraça. Não. Não.
Kaptan Henry, benim ve Bayan Rosenthal için daha iyisini yapamazsınız.
Capitão Henry, possivelmente não me podia fazer a mim ou a Frau Rosenthal maior amabilidade.
O çekici adam, Rosenthal'ın sonunu getiren adam.
Aquele homem encantador encostou Rosenthal à parede.
Rosenthal isminde bir bey.
Um homem chamado Rosenthal.
Ve senden, Rosenthal'lardan almak istediğin şeylerin listesini yapmanı istiyorum.
E quero que faças uma lista de tudo o que queres comprar aos Rosenthals.
Judah Rosenthal'ın hayırsever çabalarıyla hepimiz gurur duyuyoruz. Ona, önce hastane ve sağlık merkezi, son olarak da bu yıla kadar sadece bir rüya olan optalmoloji bölümü için yaptığı çalışmalardan ötürü minnettarız.
Estamos muito orgulhosos... dos esforços filantrópicos de Judah Rosenthal... das longas horas investidas... para recolha de fundos para o hospital... o novo centro médico... e a ala de Oftalmologia... que, até este ano, era apenas um sonho.
Ve kadehlerimizi dostumuz Judah Rosenthal için kaldırıyoruz. Bir eş, bir baba ve kusursuz bir golf arkadaşı için.
Mas é o amigo Judah Rosenthal... que mais apreciamos... o marido, o pai, o parceiro de golfe.
Sevgili Miriam Rosenthal,
Prezada Miriam Rosenthal...
- Yapma ya! - Bir süredir Dr Rosenthal'a gidiyorum.
Estou-me a tratar com o Dr. Rosenthal.
Ve bu da Dr Rosenthal.
- Este é o Dr. Rosenthal. - Eu sou a Miriam.
Rosenthal beğenmiş.
O Rosenthal adorou-nos.
Rosenthal teklifi ne oldu?
E a oferta do Rosenthal?
Bill Genaust ve Bob, Rosenthal'la tepeye tırmandılar.
Bill Genaust era o operador de câmara e Bob Campbell o fotógrafo. Encontraram-se com Rosenthal ao subir a colina.
Bu Associated Press'ten Joe Rosenthal'dı, çıkarma sırasında bu resimleri çeken bir sivil fotoğrafçı.
Aquele era Joe Rosenthal da Associated Press, um fotógrafo civil que tirou estas fotografias do desembarque.
Ancak Rosenthal, tartışmalara yol açacak ölümsüz resmi çekti ve tüm resimlerini görmeden ve banyo etmeden gemiyle yolladı.
No entanto, foi Rosenthal quem conseguiu a imagem imortal e uma eterna controvérsia, pois enviou todos os seus filmes inéditos e por revelar.
Bu film görüntüleriyle karşılaştırma nihai sonucu veriyor.
A comparação entre o filme e a imagem de Rosenthal é definitiva.
Rosenthal, Genaust'un çektiği resmi neredeyse aynı yerden çekmiş.
Ele tirou exactamente a mesma fotografia que Genaust, virtualmente da mesma posição.
Bizim kutularımıza uymazsa... Rosenthal-tabaklarından kurtul..
Se não couber nos malões, deixa fícar o serviço Rosenthal.
Rosenthal endişeli.
Rosenthal está preocupado.
Rosenthaller evlerini 795'e satmış.
Os Rosenthal venderam a casa por 795.
- Herşey hazır, Bayan Rosenthal.
- Está tudo pronto, Sra. Rosenthal.
Üstümde Bayan Levy-Rosenthal'dan daha şık duracak.
E fica melhor em mim que na Sra. Levy-Rosenthal.
Yaşlı Levy-Rosenthal'ın yakında Döneceğinden kuşkuluyum.
- Duvido que a velha Levy-Rosenthal volte.
- Rachel. Rachel Rosenthal.
Rachel Rosenthal.
Yaz, Rachel Rosenthal.
Aponta, Rachel Rosenthal.
Bu Sharkey Rosental.
É o Sharkey Rosenthal. Por isso...
- Sharkey Rosental.
- O Sharkey Rosenthal!
Bay Rosenthal.
- Sr. Rosenthal.
Sabah sizi almaya geleceğim, bay Rosenthal.
Voltarei de manhã para o vir buscar, Sr. Rosenthal.
Jeannie Rosenthal, ışıklara tekrar ayar çekeceksin.
Jeannie Rosenfeld, a iluminação deve ser mudada.
Courtney Rosenthal, 717.
Courtney Rosenthal, quarto 717.
Zach Rosenthal.
Zach Rosenthal.
Teğmen Maréchal ve Rosenthal'in kaçtıklarını saygılarımla arz ederim.
Major, os tenentes MaréchaI e Rosenthal evadiram-se.
- Rosenthal mı?
- Rosenthal?
Bu biraz zor bir iş.
Trevor Rosenthal, biografia do Alexander Pope.
Alexander Pope'nin Trevor Rosenthal biygrafisi.İkinci baskısı.
Volume dois.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]