English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ S ] / Safe

Safe Çeviri Portekizce

183 parallel translation
Buradan sessizce gidin yeter.
Safe-se como puder.
Umarım toparlanır.
Mas espero que ele se safe.
Geceyi sağ geçirebilirse, iyileşmesi mümkün.
Se ela aguentar esta noite, pode ser que ela se safe.
Umarım başarır.
Espero que ele se safe.
- Your famous Ringo is safe.
- O vosso famoso Ringo está seguro!
Görünüşe bakılırsa sen her şeyi öyle ayarlıyorsun ki ben hiç kazanamıyorum.
Até parece que não queres que me safe.
Ceza yemiş de.
- Quer que eu a safe de uma multa.
Başarsa bile, at yarışı bahislerinde bir haftalık hasılatımızdan az.
Mesmo que se safe, uma corrida de cavalos reles dá muito mais.
Belki de başaramaz. - Nerede yapacaksın bunu?
Talvez ele não se safe, mas ao menos ele vai tentar.
Bu işi başarman için.
Talvez se safe.
The majority is guarded in the safe of the Captain.
A maioria está guardada no cofre do Capitão.
Safe!
Salvo!
Şimdi kurtar bakalım kaleni kurtarabiliyorsan.
Agora safe-se desta, se conseguir.
Bu defa kazanabileceğim konusunda şüpheleri var.
Eles investem o dinheiro em mim, não no carro. Não estou seguro que me safe desta história.
Buna göz yumacak mısın? Bu serseriye göz mü yumacaksın?
Tommy, vais admitir que este vadio te diga isso e se safe?
Anüsünü öyle bir kaşıyacam ki... bir daha asla basur sorunun olmıcak.
But even if you're safe right now, you'll never make it through the night.
Ben değil.
Espero que se safe. - Eu não.
That should allow safe passage to the wormhole.
- Excelente. Isso deve ser mais do que suficiente para atravessarmos a fenda espacial.
- "Şişme korumalar" diyorlar.
- Assim chamados Safe-T-Man.
Son zamanlarda... şu şişme adama yönelik bir takım duygularım oluştu...
Mais tarde Tenho sentido certas coisas sobre Safe-T-Man.
Bu tür suçları bilirsiniz. böyle bir iddia ile onu dışarı çıkartabilirim.
Todos sabemos que devido à natureza brutal dos crimes é bem possível... que eu o safe com facilidade.
Beni dışarı çıkar.
Safe-me.
Camı kapalıyken başaramaz.
Não creio que hoje se safe, vendado, não.
Anladığım kadarıyla onunla yüzleşmekten kaçınma arzunuza rağmen, yaptıklarının yanına kâr kalmasını da istemiyorsunuz, Kendinizi bizim ellerimize bırakın.
Eu pressinto, apesar de querer evitar confrontos que não quer que ele se safe com isto. Ponha-se nas nossas mãos.
Bizim işimiz intikam almak.
O nosso negócio é não deixar que se safe.
Denevan kristali kaçakçılığı yapmasına gerçekten göz yumacak mısın?
Queres mesmo que ele se safe a contrabandear cristais de Denevan?
Atlatabilir. Belki de atlatamaz.
Talvez se safe, talvez não...
Bu pislikten kurtulmanın bir yolunu bulmalıyız.
Temos de arranjar uma ideia que nos safe desta alhada.
Safe European Home vardı muhtemelen galiba bir diğeri de Drug Stabbing Time'dı.
'Safe European Home', seguramente, e'Drug Stabbing Time', acho que foi a outra.
- Çok acı çekiyordu Doc!
Talvez se safe.
Bunun üzerine çıkamayabilirim!
É possível que não me safe disto!
Onun için endişeleniyorum.
Estou preocupada que ela não se safe.
Riske girmemek için o kabarcıktan hiç çıkmadın.
Não deixou aquele quarto bolha... to make it safe
Başaramazsam ölümüme üzüleceklerinden emin misin?
Pode entregá-lo a uma pessoa, caso eu não me safe.
Umarım bu boş yere olmamıştır Djameli kurtarmayı başarırız.
Oxalá valha a pena e o Djamel se safe.
Fail Safe ve Seven Days in May gibi filmler çok natüralist ve abartılı filmler.
... filmes como Missão Suicida e Sete Dias em Maio eram filmes muito naturalistas e empolados.
Kötü bir şey olduğunda da Ray'in o günü iyi geçmesin diye dua ederim.
E, se é uma coisa má, rezo para que o Ray não se safe tão bem, nesse dia.
Belki aramızdan bir yada iki kişi başaracak ama ben şansımızla ilgilenmiyorum.
Talvez um ou dois de nós se safe mas não me preocupo com as nossas hipóteses.
Ailesi 4 nesildir Pinkerton güvenlik şirketinin sahibi.
A família dele é dona da "Pinkerton Safe Company" há quatro gerações.
Ceza almasa bile avukat ücretleri yüzünden çiftliği kaybeder.
Quer se safe, quer não, vai perder esta quinta, só com o que vai pagar.
Gece yarısına dönersem, hatun bana verir.
Se chegar a casa à meia-noite, talvez ainda me safe.
- Biliyordum ama bu kadarı da...
Não há um que se safe.
- Ama uçağı değil. Artık Mag-Safe'ler ticari olarak da satılıyor ama piyasada pek yok.
Actualmente, estas balas são vendidas comercialmente, mas não há muito mercado para elas.
Paçayı sıyırmasına izin mi vereceksin?
Então, vais deixar que se safe?
Safe Voyage sistemini kullandığınız için teşekkür ederiz.
Obrigada por usar o nosso sistema seguro de viagem.
Sadık köpek sahibine bekçilik yapıp, gizliden ölmesini mi istiyor?
O cão leal, a guardar a porta do dono, na esperança secreta que ele não se safe?
Ceza yemek istemiyormus gibi konus.
Safe-se de uma multa.
Söylemek doğru mu bunu?
Is it safe to say?
Belki bunu halledebilirsiniz...
Talvez se safe...
Senin evine gidebilir miyiz?
Depois de tudo isto, é possível que o Joe se safe?
Belki alır.
Talvez se safe.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]