Salinger Çeviri Portekizce
104 parallel translation
Salinger, Catcher in the Rye'da görsellik kullanarak...
Salinger usa imagens em Uma Agulha no Palheiro para...
Salinger'ın kitabının belki de genç erkekler tarafından okunmasını gerektiren özelliği şudur.
Mas a aura deste livro - que talvez não deva ser lido por homens jovens - ê esta.
O Salinger olayı büyüleyiciydi.
Aquela coisa do Salinger foi mágica.
Raporu yazan nöbetçi hemşire Beatrice Salinger.
A enfermeira do turno da noite que fez a queixa :
Yazar J.D. Salinger'ın nihayet yeni bir kitap yayımlayacağını ve reklâm için talk-show turlarına başlayacağını görüyorum.
"Prevejo que o escritor J.D. Salinger vai finalmente publicar um novo romance e que irá a todos os talk-shows para o promover."
Salinger'in "Gönül Çelen" i.
"Uma Agulha no Palheiro."
Yani bu kadın, J.D Salinger'ı bile melek yapar.
Ao lado dela, o J.D. Salinger parece um santinho.
JD Sallinger beni çok heyecanlandırır da.
Adorava o J.D. Salinger.
- Kenny? - Birazdan geliyorum.
PIERRE SALINGER ASSESSOR DE IMPRENSA DO PRESIDENTE
Ölümsüz olacağım ve aynı J.D. Salinger gibi ortadan kaybolacağım.
Serei imortal, e então, tal como J. D. Salinger... desaparecerei, simplesmente.
Sadece daha ünlü olacaksın, J.D. Salinger gibi.
Só vais ficar mais famoso, como o J.D. Salinger.
- Bilmem. J.D. Salinger bunu çok seviyor gibi.
O J.D. Salinger parece gostar.
- J.D. Salinger gibi davranana kadar.
- E era, até se armar em J.D. Salinger.
Teşekkürler, Bay Salinger.
Obrigado, Sr. Salinger.
- Bu Bay Salinger.
- Aquele é o Sr. Salinger!
Oh, siz Bay Salinger misiniz?
Então você é o Sr. Salinger?
Öğrenci rehberin. Bay Salinger.
O teu assessor estudantil, o Sr. Salinger.
Bay Salinger Ne yani sen -?
O Sr. Salinger? O que tu...
Dan, Marci, Bay. Salinger oturma odasında biraz bana katılabilir misiniz?
Dan, Marci, Sr. Salinger importam-se de me acompanhar até à sala?
Onun yüzünden Salinger okuyorum.
Estou a sofrer a ler Salinger por ele.
Mesela "Gönülçelen" var. Salinger onu biz de tuvalet duvarlarına yazalım diye yazmadı tabi.
Como por exemplo, Crime e Castigo, que se examinarmos bem é uma boa merda para ler na casa de banho.
Salinger gibi.
É como o Salinger.
İnsanlar seni Salinger ile kıyaslayacak ve, dostum, o konuda çuvallayacaksın.
As pessoas vão comparar-te ao Salinger e, deixa que te diga, vais ter uma grande desilusão.
Dedektif Salinger için kabus gerçeğe dönüştü.
Para o Detective Salinger, o pesadelo acabou por se tornar realidade.
Ben Dedektif Salinger... ve size açıklamam gereken bir şey var.
! Sou o Detective Salinger, e vou explicar-lhes uma coisa, está bem?
Üstsüz bir Salinger gibi ortadan kaybolacaksın yani?
Vais desaparecer assim de mamas à mostra?
J. D. Salinger'in dediği gibi.
Como dizia J.D. Salinger...
- Salinger arıyor.
- É o Salinger. - Finalmente!
Ajan Salinger ve ben bunun, Manhattan Savcılığına bağlı çalışan ekibim ve İnterpol'ün birlikte yürüttüğü bir soruşturmayla bağlantılı olduğunu düşünüyoruz.
Eu e o agente Salinger temos razões para acreditar que isto está relacionado com uma investigação em curso conduzida pela minha equipa, do Gabinete do Ministério Público de Manhattan e a Interpol.
Ajan Salinger ve bölümü de bize yardımcı oluyordu.
O agente Salinger e o seu departamento têm estado a ajudar-nos.
Ajan Salinger, bu konudaki geçmişinize bakarsak bence bu kadar sert suçlamalar yaparken daha dikkatli olmalısınız.
Agente Salinger... dado o seu historial com este problema, acho que devia ter mais cuidado antes de fazer acusações tão extremas.
Salinger.
O Salinger.
- Bay Salinger mı?
- Sr. Salinger?
Ajan Salinger?
Agente Salinger?
Ajan Salinger.
Agente Salinger.
Sizin için yapabileceğimiz başka bir şey var mı Ajan Salinger?
Há mais alguma coisa que possamos fazer por si, agente Salinger?
Dedektif Hubbard, Ward, Ornelas. Ben Ajan Lou Salinger.
Detectives Hubbard, Ward e Ornelas, este é o agente Lou Salinger.
- Ben Ajan Salinger. İnterpol'de görevliyim. Bu takibe yardımcı oluyoruz.
Sou o agente Salinger, da Interpol, estamos a ajudar nesta caça ao homem.
Salinger, Milano'daydı.
O Salinger esteve em Milão.
- Salinger'a.
- Do Salinger.
Ben Ajan Louis Salinger.
Sou o agente Louis Salinger.
Ölüm hepimizi bulur, Ajan Salinger.
A morte calha-nos a todos, agente Salinger.
Çünkü, Ajan Salinger senin adalet anlayışın hayalden ibaret.
Porque, agente Salinger, a sua ideia de justiça é uma ilusão.
Adım Louis Salinger.
Sou o Louis Salinger.
Salinger yine şişiriyor.
Salinger vai rebentar de tanta raiva.
Salinger'lerin yemek davetine.
Para o nosso jantar judeu.
Bayanlar ve Baylar, patronum, Jim Salinger.
Senhoras e senhores, o meu patrão, Jim Salinger.
Salinger, birileri satın alıp şirketi parçalamadan önce hisse fiyatlarını artırmak için büyük baskı altında.
Salinger está sob muita pressão para subir o preço das acções antes que alguém as compre e dissolva a companhia.
Biliyor musun, geçen gün Globe'da adamın Salinger'i okudum.
Sabes, estive a ler no outro dia sobre o teu amigo Salinger no Globe.
Yani, Salinger bir tanker içinde bütün bir gün sıcak kaynak yapan bir işçiden 700 kez fazla mı çalışıyor sence?
Achas que o Salinger trabalha 700 vezes mais que um soldador que tem que passar todo o dia dentro de um tanque?
James Salinger, GTX.
James Salinger da GTX.