Senin için bir şeyim var Çeviri Portekizce
349 parallel translation
Senin için bir şeyim var.
Tenho uma coisa para si.
Ama senin için bir şeyim var.
Mas consegui uma coisa para ti.
Senin için bir şeyim var puşt, gel bakalım!
Tenho algo para ti, seu filho da puta! Vamos.
Senin için bir şeyim var, bekle.
Eu tenho algo para si. Espere um pouco.
- Senin için bir şeyim var.
- Tenho uma coisa para ti.
- Senin için bir şeyim var!
- Valentão, tenho uma coisa para ti!
Senin için bir şeyim var.
Tenho algo para si.
Senin için bir şeyim var.
Trouxe um presente para ti.
Senin için bir şeyim var!
Tenho uma coisa para ti!
Gel, senin için bir şeyim var.
Anda cá, tenho uma coisa para ti.
Senin için bir şeyim var, Stone.
Tem um presente para ti, Stone.
Senin için bir şeyim var.
Tenho uma coisa para ti.
Senin için bir şeyim var, Blood.
Queres? Tenho algo para ti, Blood.
Senin için bir şeyim var.
Tenho algo pra você.
Bir dakika bekle. Senin için bir şeyim var.
Pena que os siris nao falam.
Senin için bir şeyim var.
Tenho algo para você.
Evet bebek. Senin için bir şeyim var.
Tenho aqui uma coisa para ti.
- Senin için bir şeyim var.
- Tenho algo para si.
Senin için bir şeyim var.
Que tenho uma coisa para si.
Senin için bir şeyim var tatlım.
Tenho uma coisa para ti, minha querida.
Dinle, senin için bir şeyim var.
Tenho algo para ti.
Senin için bir şeyim var.
Tenho outra coisa para ti.
Senin için bir şeyim var.
Tenho um presente para si.
- Senin için bir şeyim var!
- Tenho uma coisa para ti.
Senin için bir şeyim var mı bakalım.
- Se te trouxe alguma coisa?
Bekle, senin için bir şeyim var.
Tenho ali uma coisa para ti. Dá primeiro uma olhadelha por aí.
Senin için bir şeyim var.
Tenho uma coisa para ti. Trabalhei nisso a noite passada.
Senin için bir şeyim var.
Tenho de te arranjar uma coisa.
Dostum, senin için bir şeyim var.
Tenho algo para você!
Haydi oğlum. Senin için bir şeyim var.
Anda cá, tenho uma coisa para ti.
Hey, senin için bir şeyim var.
Hey, Tenho algo para ti.
Senin için bir kaç şeyim var.
Tenho uma coisa para ti.
Senin için özel bir şeyim var. Jermyn Caddesinde bir adamdan aldım.
Trouxe uma lembrança para ti, duma lojinha que conheces.
Senin için küçük bir şeyim var.
Tenho aqui uma coisa para ti.
Senin için içecek bir şeyim var. Ama bahsettiğim şey viski değil.
Tenho algo que pode beber, mas não é whisky.
Senin için sıcak bir şeyim var.
Estou a morrer de desejo por ti.
Dinle. Senin için burada bir şeyim var, bakman gerek.
Tenho aqui algo que gostaria que desses uma olhadela.
Senin için bir şeyim var, Michael.
- Já a tenho, Michael.
Senin için bir şeyim var.
Trouxe-lhe uma coisa.
Senin için daha iyi bir şeyim var...
Tenho algo melhor que isso amigo... Uma carta de casa...
Dinle, senin gibi hassa kötümserler için için bir şeyim var.
Ouça... tenho aqui o ideal para um cínico sóbrio como você.
Senin için özel bir şeyim var.
Tenho uma coisa especial para ti.
Senin için daha iyi bir şeyim var.
Tenho coisas melhor para fazer.
Griffin, Senin için başka bir şeyim var.
Griffin, tenho uma outra coisa para ti.
Senin için daha muhteşem bir şeyim var.
Planeei uma recompensa bem melhor para ti.
Senin için küçük bir şeyim var.
Eu tenho uma coisa para ti.
Senin icin bir seyim var.
eu tenho uma coisa para você.
Senin için çok gizli bir şeyim var.
Tenho um grande segredo para lhe contar.
Bilirsin, bu arada, Senin için bir şeyim var.
Por falar nisso, tenho uma coisa para ti.
- Senin için tek bir şeyim var. Ağzını aç.
- Eu tenho algo para ti, abre a boca.
Senin için de bir şeyim var.
Eu também trouxe algo para si.