English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ S ] / Smoke

Smoke Çeviri Portekizce

144 parallel translation
"Summer and Smoke" u sahneleyeceksiniz.
A obra é Summer and Smoke.
Şimdi, ben ve Smoke, bu konuyu tartışıyoruz.
Aqui Smoke e eu estamos agarrando o touro pelos chifres.
Epeydir böyle bir bela gelmemişti başımıza. - Korktun mu Smoke?
Há tempos que não tínhamos problemas.
B. J.! Smoke korkuyor.
B.J.!
Merhaba Liz, bence kazanmalıydınız.
Olá, Liz, acho que deverias ter... Fiz todo o caminho desde o Big Smoke.
There's a lot of smoke in a battle.
Há muito fumo numa batalha.
Black smoke blinding you, and choking you, and making you vomit. And the French come out ofthe smoke.
Fumo negro a cegar-vos e a asfixiar-vos, e fazer-vos vomitar, e os franceses aparecem por entre o fumo.
They march slowly, and it takes them a long time to reach you. And you can't see them in smoke, but you can hear the drums.
Eles marcham devagar, e demora muito tempo até chegarem, e não os vêem entre o fumo, mas conseguem ouvir os tambores.
They march out ofthe smoke, and you fire a volley. And the front rank ofthe column falls, and the next rank steps over them, with drums hammering.
Eles marcham fora do fumo e vocês disparam... e a frente da coluna cai... e o grupo seguinte passa à frente, com os tambores a martelar.
Ben sigara içmiyorum. "I don't smoke." "I don't smoke." İngilizce.
Mas eu cá não fumo...
Sağol Smoke.
Obrigado, Smoke.
- Ne yapıyorsun, Smoke? - Hiçbir şey.
Que se passa, Smoke?
Hadi, Smoke. İçeri girelim.
Vamos lá, Smoke.
Smoke.
Smoke...
Smoke'un bahçesinde bizi boğmaya çalıştığı zaman nerdeydin?
E daquela vez que ele tentou-me esganar na varanda do Smoke?
Arkadaşı var mı sor.
Smoke, vê se ela tem uma amiga.
İki gün önce, Kahn Smoke'u tekrar programlayarak benim yerime sizi takip etmesini sağladı. ve sizi Kraliçe Sindel'den uzak tutmaya çalıştığını duydum.
Há 2 dias, Kahn reprogramou o Smoke para te atacar em meu lugar a fim de te manter longe da Rainha Sindel.
Bu bir lig oyunu Smoke...
É um jogo da liga, Smokey.
Bay Smoka Lot.
Sr. Smoke-a-lot.
Bay Smoka Lot.
O Sr. Smoke a Lot.
- Size bugün ne verebilirim Smoka Lot?
- Que posso oferecer-te hoje, Smoke a Lot?
Ve Smoka Lot sanki Barbara Waltersmışım gibi bana içini döktü.
E Smoke a Lot contou-me tudo, como se eu fosse Barbara Walters.
- Sir Smoka Lot televizyonda.
- O Sr. Smoke a Lot está na TV.
Smoke that motherfucker like it ain ´ t no thang!
Vamos rebentar com este aborto da natureza!
- Smoke-um?
Onde arrumo um fumo?
Smoke on the Water? Aslında, Montreux'daki bir parazit yapma işinin sonucu.
"Smoke On The Water", o resultado de uma sessão de jamming em Montreux.
- Smoke on the Water'ın introsunu...
- O início do Smoke on the Water.
Her zamanki gibi Smokes'da başladık ama Ruby Foos denilen yerde bitirdik.
- Fomos ao Smoke's, como sempre... mas depois fomos para um sítio chamado Ruby Foo's.
Smoke's'a da bakalım mı?
Querem ir espreitar o Smoke's?
Adım Puff. Smokey Smoke.
Sou o Puff Smokey Smoke.
Sevgiler, Puff Smokey Smoke.
"Com amor, Puff Smokey Smoke."
"Smoke on the water."
Fumo na água
Smoke'a söyle 30 dakika önce burada olmalıydı.
Ele já cá devia estar há 30 minutos.
Smoke'u motosikletinde şov yaparken görmediyseniz eğer hiçbir biraderin şovunu görmediniz demektir.
Se nunca viram o "Fumo" a dominar a sua mota Então nunca viram um preto a andar de mota a sério.
Muhammad Ali'yi ringe Ve adamım Smoke'u, iki teker üstüne!
E o meu amigo "Fumo" Em cima duma mota.
Hatırladığım kadarıyla, babamla Smoke en iyi dosttular.
Desde que me lembro, o meu pai e o "Fumo" eram os melhores amigos.
Hatırlayabildiğim kadarıyla, Smoke "Kaliforniya kralıydı."
Desde que todos se recordam, "Fumo" era "o Rei de Cali".
Smoke'ın motoruna binmesine yardım et, tamam mı?
Ajuda a preparar a moto do "Fumo", certo?
Smoke'ın tamircisi olarak, tek bir sürücü vardı babamın önem verdiği. - İyi iş, Will.
Sendo o mecânico do "Fumo", o meu pai só se preocupava com isso.
Hey, Smoke, dinle ahbap.
"Fumo", olha.
İkincisi... Biliyor musun, Smoke bana motosikleti ile start alırken, hiçbir şey görmediğini ve duymadığını söylüyor.
Segundo... o "Fumo" disse-me quando se prepara para correr não vê nada, não ouve nada...
Smoke üzerine bir binliğe bahse varım.
Vão $ 1,000 no "Fumo".
Smoke, Chu Chu.
"Fumo", Chu Chu.
Hey, Smoke. Neden benim halletmeme izin vermiyorsun?
Hei, "Fumo", Porque não me deixas tratar disto?
Korkak tavşan.
- Tens medo, Smoke?
Gelmek istemiyorsun ha?
O Smoke tem medo. Tu não queres vir?
Smoke, artık esrar içmiyorum.
Eu não fumo mais, meu.
Smoke'la kim uğraşabilir.
Ninguém se mete com o Canzarrão Smoke.
- Senin için saklayacağım. - Smoke!
Fico com isto, eu guardo-ta.
- Bu Smoke'un kararı, evlat.
Isso quem decide é o "Fumo".
- Yapamam bunu Smoke.
Não posso, "Fumo".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]