Spotted Çeviri Portekizce

Ve sonra da kuru meyveli puding var.

E temos spotted dick para mais tarde.

Çok üzüldüğümü söylemeliyim. Hala puding yiyebilirsiniz.

É uma verdadeira pena, mas pode provar o meu spotted dick.

Güney Dakota, Sturgis'deki bir motosiklet sergisinden dönüyordum, Spotted Horse'un oradaki 14.

Eu voltava de uma corrida em Sturgis, na minha moto.

Benekli pipi beni çok tıkadı.

O mini spotted dick acabou comigo.

Akşam yemeğini Spotted Pig'de yedik.

Sim, nós fomos ao "Spotted Pig" jantar.

Spotted Pig Restaurant, 6 : 30, iyi mi?

No Spotted Pig às 18 : 30?

* Hassas bir şey beni buldu * * haydi bebek, buradasın işte *

# Spotted me, a tender thing There you are, come on, baby #

- Campbell ilçesinde benekli at yakınlarında.

Está perto do Spotted Horse no Condado de Campbell.

Spotted Dick'in burada kaldığını öğrendi, bu yüzden onunla birlikte ona göz kulak olmaya geldim.

Ela ouviu dizer que os Spotted Dick estavam cá instalados, por isso tive de vir para não se meter em alhadas.

Büyülenmiş gibi. Duvarında fosforlu Spotted Dick posterleri var. Yatağında Spotted Dick örtüleri, yastık kılıfları.

Está possuída, tem posters em luz negra dos Spotted Dick, lençóis e fronhas dos Spotted Dick,

- Spotted Dick tişörtleri.

- T-shirts dos Spotted Dick...

24 saat boyunca boyuna Spotted Dick albümünü çalıyor yahu!

É só meter álbuns deles na aparelhagem 24 horas por dia!

Split Lits, Spotted Dick'ten, klavyeci.

Split Lits, Spotted Dick, teclas.

Spotted Pig'e gideceğim. Nasıl fikir?

Vamos ao The Spotted Pig.

Spotted dick.

Pudim Manchado. ( Pila Manchada )

Spotted Dick'in her zaman Morgan Freeman'la bir ilgisi olduğunu düşünmüştüm.

Sempre pensei que "Pudim Manchado" tivesse alguma coisa a ver com o Morgan Freeman.

Bir kaç bardak rom için Digbeth'deki çocukların yanına gittim.

Fui ao Spotted Dog em Digbeth. Um copo ou dois de rum.

Otoyoldan. Bir geyiğe çarptım, başka şansım yoktu.

Na auto-estrada 14, mesmo à saída da Spotted Horse, atropelei uma corça.