English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ S ] / Sıçanlar

Sıçanlar Çeviri Portekizce

880 parallel translation
Bu sıçanlar gelmese bana ne verecekti biliyor musun?
Queres saber o que ela ia dar-me, quando os bandidos chegaram?
Kesin sesinizi, sıçanlar!
Caluda, vadios!
Korkak sıçanlar gibi sıvışmayın.
Não estão com medo de um pau, pois não?
Tuzağa düştük. Fareler gibi, sıçanlar gibi!
Encurralados como ratos!
- Lanet olası gazete sıçanları!
- Malditos jornalistas!
Gazze'nin lağım sıçanlarını beğendiğim kadar!
Como eu admiro as ratazanas de Gaza.
Her ikisi de Mejestelerinin yücelmesine karşı kumpas kurarak sıçanlar gibi kapana yakalandı.
Ambos apanhados como ratos numa ratoeira... conspirando contra a glória de Sua Majestade.
O sıçanların Pearl Harbor'ı bombaladığı günün ertesinde orduya yazılmayı denedim.
Tentei alistar-me no dia a seguir ao ataque daqueles ratos a Pearl Harbor.
Derler ki : "Ev yanmadan önce sıçanlar evi terk eder."
Diz-se que os ratos são sempre os primeiros a abandonar o barco.
Bu yıllar boyunca nasıl yaşadığımızı düşününce, yoksulluğa mahkum sıçanlar gibi.
Quando penso na maneira como temos vivido estes anos todos, como uns ratos miseráveis.
Demek sendin. Biz de bunca zaman sıçanların yaptığını düşünmüştük.
Era você... e o tempo todo pensamos que fossem os ratos.
Dikkat edin burası sıçanlar, hamamböcekleri, baykuşlar ve vampirlerle dolu.
- Vamos. Cuidado, aqui está cheio de ratos, baratas, víboras e vampiros.
Bu sıçanların her biri lavabo için 50 dolar vermesine rağmen, banka hesabım altı ay öncesine göre 9 dolar azalmış.
Apesar do facto destes ratos arrotarem 50 dólares para o toilette, que nem patinhos... tenho menos nove dólares na conta do que há seis meses.
Yani senin sıçanlarından ve süper sıçanlarından bir farkım yok, öyle mi?
Que sou igual aos teus ratos e ratões?
Sizi sıçanlar!
Irão arrepender-se todos, seus ratos!
Sizi kokuşmuş pis sıçanlar!
Seus ratos imundos!
- Ya sıçanlar?
- Sim, e os ratos?
Balinalar çok ilginç ama ya sıçanlar?
Isto sobre as baleias é interessante, então e os ratos?
- Sıçanlarım ne olacak?
- Então e os meus ratos?
Ben gidince sıçanlarıma kim bakacak?
Quem vai tomar conta dos meus ratos, quando eu for embora?
Aşağı Vicksburg'ta, onlar sıçanları yediler.
Em Vicksburg, eles comem ratos.
Sizi pis sıçanlar.
Seus ratos nojentos.
Geliyorlar. Pis sıçanlar!
Estão a chegar aqueles ratos nojentos.
- Belki de senin gibi sıçanlar ölmeli.
Talvez um rato como tu, esteja melhor morto.
Bu, sıçanlar için bir emirdir ve resmi olarak tebliğ edilmiştir.
É um mandato de uma rato para outro rato e estou a serviço da lei.
Sıçanların kökü kazınır, fareler cezalandırılır.
Ratos estripados, ratos castigados.
Sıçanlar başımıza bela oldu.
Estamos com dificuldades com os nojentos dos ratos.
Pekala, sizi obur dağ sıçanları, gelin ve tıkının!
Muito bem, amantes das vísceras, venham engraxar os dentes!
Tıpkı lağımdaki sıçanlar gibi üst üste yığılırlar.
Deitados em pilhas como ratos no esgoto.
Tarladaki sıçanlar bile bizden iyi yaşıyor. Kendime söz verdim, ve bu eylem...
Um rato selvagem vive melhor que nós, prometi a mim mesmo que o faria.
Sıçanlar için biraz iç karartıcı, ama dünyada bir sıçan nedirki, Eddie?
É um pouco deprimente para os carros, mas que falta faz ao mundo mais um carro?
Sıçanlar saldırıp çoraplarımı kemirecek diye endişe ediyorum.
Tenho medo que os ratos me ataquem e roam minhas meias novas.
- Sıçanlar ne alemde Matilde? - Yemeğini ye!
- Deu cabo dos ratos, Sra. Matilde?
Sıçanlar gibi ölmeliler! Zehirden de kötü bir yolla!
Se queriam acabar com os ratos, não era veneno que deviam ter usado.
Her ölüm beni azaltır, çünkü ben insanlığın parçasıyım. Dolayısıyla, çanlar kimin için sorma, senin için çalıyor.
A morte de cada homem me diminui, porque estou envolvido em humanidade, portanto, não pergunte por quem os sinos dobram,
Sakın şıngırdamayın, lütfen, çanlar çıngırdamayın.
Não toques... Por favor, campainhas... Não toquem...
- Evet, rahip olduğun için eski şeylerle... canlarını sıkacağını düşünüyorlar.
- Pensaram que, sendo um padre... ia fazer-lhes um sermão.
Bir varmış, bir yokmuş demekle mi kalayım o canlar için?
Não posso deixar de lembrar as coisas... que eram mais preciosas para mim.
Kilise çanları dışında hiçbir şey.
Só os sinos.
Güzel kızlar için olan rekabet artık kesinlikle kolaylaşacak çünkü ünlü kadın avcısı Nickie Ferrante sahadan ayrılıyor. Uzun bekleyişin ardından düğün çanları onun için çalıyor olacak.
Competição por garotas bonitas será muito mais fácil agora que Nickie Ferrante, o grande dom-juan, vai sair de circulação os sinos matrimoniais vão finalmente soar para ele.
Akşam saat altıda, Saint-Etienne Katedrali'nin çanları çalıyor, yaz kış.
Os sinos da catedral batem às seis todas as tardes, verão ou Inverno.
Dertleri neyse, canları neye sıkılıyorsa, onları yüreklendirelim.
Deixai que o sofrimento e a aflição a abandonem, aliviando-a.
Canları sıkılıyordu ve ondan kurtulmaları gerekiyordu.
Para se livrarem dele.
Yarasa karanlıklar içinde uçmadan kara böcek, Hecate'nin çağrısıyla uyku veren kanat sesiyle uyku çanlarını çalmadan korkunç bir iş yapılmış olacak.
Antes que o morcego faça seu voo monástico antes que, ao chamamento do negro Hécate o besouro de carapaça, com zumbidos modorrentos toque o carrilhão da noite ocorrerá um acto medonho.
Oraya gidip canlarına okumayacak mısın?
Não vai lá abaixo para os matar?
Tanrıya şükretmeliyiz... sevgili sınıf arkadaşımız Irma'ya merhamet edip kurtardığı için... ve Marion, Miranda... ve sevgili Bayan McCraw'ın da aynı şekilde canlarını bağışlanması için dua etmeliyiz.
Podemos agradecer ao Senhor por esta entrega misericordiosa da nossa colega lrma e rezem para que a Marion e a Miranda e a nossa querida professora McCraw tenham sido poupadas.
Pis sıcanlar!
Malditos!
Tüm canları kurtaramaz mısın?
- Bem, não se pode sobreviver sempre.
Canları sıkkın ve haklılar. Turnen...
Eles estão abandonando e têm razão.
- Nehirde bekliyor. Almanlar adamlarını tuzağa düşürmüş ve canlarını çıkarmış.
Os alemães pregaram-lhes uma cilada e estão a espremê-los.
Bu başlıktan canları sıkılmış.
Preocupados já eles andam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]