Tamales Çeviri Portekizce

- Ziyaretçilere yiyecek satabiliriz.

- Podemos vender tamales e cachorros.

Salçalı biber dolması yap mısır ekmeği fasulye ve pilav da yapın.

Faça recheados de pimentão, tacos... tamales, tortilhas, feijão e arroz.

- Sıcak tamales diyarı.

- Terra dos "tamales" quentes.

Tamale pişiriyormuş.

Era o Pepe. Que fazia tamales.

New York City'de böyle tamales bulamazsınız! Mümkün değil!

Não se comem tamales assim em Nova lorque!

Şimdi ise ne olduğunu bilmiyorum ama sandviç ve yengenin tamalesleri arasında bir yerde...

Agora estou contigo e não sei o que aconteceu, mas algures entre a tosta de atum e os tamales da tua tia...

Dürümcü nereye gitti?

O tipo dos tamales?

Schiller'in kitabında adı geçen heyecanlı bir Meksikalı şeften başka bir şey yok.

Uma produtora de "tamales" que teve uma boa crítica no "Winward to Quintana Roo" do Schiller.

Carlos için "tamale" yapmak istiyorum.

Quero fazer "tamales" para o Carlos.

- Mutfakta tamales var.

- Há tamales na cozinha.

Harika Tamal yapıyorlar.

Fazem uns bons tamales.

Örneğin burası, bir ailenin işlettiği küçük bir restorant orda yiyebileceğin en lezzetli el yapımı Tamale'leri ( Meksika Yemeği ) yiyebilirsin.

Aqui, por exemplo, isto é um restaurante familiar onde fazem uns tamales caseiros deliciosos.

Bu ev yapımı tamaleler sizin için.

Trago-lhe tamales caseiros.

Tamaleler için teşekkürler, ben...

Obrigado, pelos tamales.

O zaman bir kutu tarçınlı şeker alayım.

Queria um pacote de Hot Tamales.

Otto'nun Yeri'ni tercih ettiğiniz için teşekkürler.

Os seus tamales. - Obrigado por comprar no Otto.

Ayrıca, dünyaca ünlü etli mısır dolmamdan da yaptım.

E fiz os meus mundialmente famosos tamales.

.. etli mısır dolmasını sindirmek için içki içmem gerekiyor.

Estou a tentar manter cá dentro um dos seus mundialmente famosos tamales.

Harika Tamal yapiyorlar.

Fazem uns bons tamales.

Mısır dolmaları feci bozdu midemi.

Depois dos tamales, passei a noite na casa de banho. Eu sei.

Guacamole, salsa, tamale.

guacamole, salsa, tamales.

Mariella bütün gün uğraştı.

A Mariella passou o dia todo a fazer esses tamales.

O nedir? Mısır dolması Doktor Bey.

- Tamales, Dr.

O zamana kadar dolma o zaman.

- Até lá, tamales.

Dolma için çok teşekkürler Penna Hanım.

Sra. Penna, obrigado pelos tamales.

Baharatlı soslar ve dolmalar karşılığında insanlara bakarım.

Cuido delas em troca de tamales e molho picante.

Dolma.

- Tamales.

Bakayım.

Deixa-me ver. - Os Tamales da Sra. Penna?

Biraz dolma.

Um daqueles tamales.

Yemek yemedim.

Não almocei. Esquece os tamales.

Bu akşam dolma yapacağım.

Vou fazer tamales hoje à noite.

Bütün aile orada olacak, ayrıca tamales ve pozole de var.

Toda a família vai lá estar... Tamales, polenta.

Ari Golden Mısır Yemeği'ni menüden mi çıkarmışlar?

Tiraram do menu os "Tamales Ari Golden"?

Bu yemeği vermek istiyorum. Ve favori yemeğin tamale yapacam.

Queremos fazer este jantar e vou fazer tamales, a tua comida preferida.

Umarım tamaleyi seversin.

Espero que gostes de tamales.

O yün kazak ve sandaletle tamales satarak köşeyi dönebilirsin.

Porque com um poncho e umas sandálias, podias vender uns Tamales. ( comida mexicana )

kutsal gün, için tamales yapmamız lazım

Vamos fazer tamales para o La Candelaria, sabes?

kaç tane tamales yaptın?

- Quantos tamales vais fazer?

Hepimiz mutfakta yemek yapiyoruz.

Todas nós na cozinha a fazer tamales.

Tamales de carnitas.

Tamales... de carnitas.

Tamalelerimi seversin değil mi?

- Você gosta dos meus tamales, não?

Belki birkaç mangolu tamale yapmalısın.

Talvez também possa fazer alguns daqueles tamales de manga?

Uh, "Tamale sever misin?"

" Gostas de tamales?

Tamam, uh, birkaç hafta önce, Şu kızla konuşuyorduml, Brooke, uh, benimle beraber pazaralma yapıyor, ve, uh, tamamaleler hakkında konuşuyorduk.

Há umas semanas, estava a falar com uma rapariga, a Brooke, que é do departamento de Marketing da empresa e estávamos a falar de tamales.

- "Tamale" satışı.

- Uma venda de tamales.

Tanrım, bu olağanüstü.

Estamos aqui sentados na sala da lavandaria, tu estudas vocabulário e partilhamos tamales. Isto é fantástico!

- Bugün çiy var, yarın pişmiş.

- Chili hoje, tamales amanhã?

Beni tanımıyorsun bile. Beş yıl boyunca dolma ve mısır karşılığında çocuklara dolgu yapmanı izledim.

Durante cinco anos observei-te a arranjar dentes, a pôr coroas, em troca de tamales e milho.

Tamales sever misin?

Gosta de "tamales"?

- Tamale yapacağım.

- Eu faço tamales.

- Tamale yapmaya başlamalısın..... ve ben de alışverişe gitmeliyim.

Você tem que começar a fazer tamales e eu tenho que ir às compras.