Toro Çeviri Portekizce
242 parallel translation
Toro. Toro!
Touro, Touro!
Rocky sabaha El Toro'da olacak.
O Rocky estará no El Toro de manhã.
El Toro'da çatışma.
Tiroteio no El Toro.
El Toro'nun çatısına kaçmış.
Foram atrás dele até ao telhado do El Toro.
Toro!
"Toro!"...
- Toro Dağı'ndaki karı gördün mü?
- Viste a neve no Monte Toro?
El Toro'dur.
É do "El Toro".
Bir saatten daha az bir zaman önce, kantinin El Toro'nun önünden götürülmüş.
Aconteceu há menos de uma hora em frente da "cantina", "El Toro".
El Toro'nun önünde bir araba bulurum, onu çalıp, götürürüm.
Encontro um carro na frente do "El Toro", então roubo-o e levo-o.
El Toro'yla karşılaşmaya gitmiş
Que foi defrontar El Toro
Ama El Toro'yu yenememiş
Não conseguiu vencer El Toro
Boğa El Toro ona yenilgi ve acıyı tattırmış
O touro El Toro Trouxe-lhe derrota e sofrimento
Zamanın, El Toro'nun açtığı çok sayıda yarayı Asla iyileştiremeyeceğini söylediler
Disseram que o tempo Nunca curaria as cicatrizes lnfligidas pelo grandioso El Toro
El Toro'dan nefret etmesine neden olmuş
Provocou nele ódio a El Toro
El Toro hala yürür gurur içinde
Ainda anda orgulhoso El Toro
Boğa El Toro
O touro El Toro
- Hayır, boğa El Toro'yu.
- Não, El Toro, o touro.
Oley! Toro! Toro!
Olé, touro!
Toro!
Touro!
Toro!
Touro! Touro!
Yalan söylüyorsun, Toro. Bunu anlayabiliyorum.
Estás a mentir, Toro.
Derdin ne, Toro?
O que se passa, Toro?
- Neye hayır, Toro?
- Não. - Não o quê, Toro?
Sakın parayı unutma, Toro.
Não esqueças nada, Toro.
O bölgeyi Toro'nun çetesine karşı koruyacağız.
Lidamos com as terras de De Toro.
Toro'da kim?
Quem é De Toro?
Peki yeni görevinde bir yardımcın var mı?
Aqueles dois pistoleiros eram de De Toro?
- Chris, bize yardım getirecektin.
- De Toro está arrasando tudo.
Jim, Toro saldırmadan önce buradan gitsen iyi olur.
Jim, será melhor que te vás daqui antes que De Toro ataque.
Toro'nun anlayabileceği tek silah budur.
Esta é uma batalha ao estilo de De Toro.
- Toro ile uğraşmaktan daha zor olamaz.
- Menos do que o será De Toro.
- Toro'da kim?
- De Toro?
Bize zaman kaybettirmekten başka işe yaramazlar.
No povoado só ficaram as mulheres... e De Toro.
Burada sadece 17 kadın var ve Toro gelmeden önce erkekler de vardı.
Só somos 17 mulheres. E... De Toro chegou ao povoado com 40 ou 50 homens.
Bakın, siz 1 kilometre yürürken Togo 20 kilometre yol kat eder.
Por cada quilómetro que andes, De Toro pode cavalgar 30.
Gönüllüler Toro ile savaşırken can verdiler.
Não há voluntários que queiram lutar contra De Toro.
Toro ile savaşacak bir kaç adam bulabilirim.
Talvez possa conseguir homens tão duros como De Toro.
Toro'nun başka planları olabilir.
Não. Se não, tinha-lhes dito que fizessem outros planos.
Toro bizi beklemeyebilir.
Virá com os homens de De Toro.
Toro sizden önce buraya gelirse o zaman ne olacak?
E se regressam antes que vocês?
- "Juan De Toro".
- Juam De Toro.
Toro'nun adamları vurabilir Vali sizin yaptığınızı zannedecek sonra da sizi yakalayıp teker teker asacak.
Se me matam, ou se morro por acidente ou às mãos dos homens de De Toro, o governador assume que foram vocês. E fará que os enforquem a todos.
Meksika'ya gider gitmez seni satacaklar. Beynini dağıtıp Toro'ya katılacaklar.
Deixam que os leve para o México, matam-no e juntam-se a De Toro.
Toro'nun karargâhına.
À fortaleza de De Toro.
Bu kadın o olmalı Toro'nun kadını.
Tem que ser essa. A mulher de De Toro.
Laurie'nin dediği gibi Toro onun ile gurur duyuyor olmalıdır.
Mesmo que De Toro esteja tão orgulhoso dela como disse Laurie.
Şimdi Toro'ya git. Chris'in kadınını küçük düşürdüğünü söyle.
Vai ter com De Toro e diz-lhe que eu, Chris, lhe fodi a mulher.
Buradan 10 kilometre bile uzaklaşamazsınız ve artık Toro'ya da katılamazsınız çünkü boğazınızı keser.
Não podem voltar aos Estados Unidos porque os enforcam, e também não se podem unir a De Toro porque lhes arrancaria o coração.
Toro.
Touro...
Toro!
Olé, touro!
Toro, ha?
Toro?