English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ T ] / Trinidad

Trinidad Çeviri Portekizce

105 parallel translation
Benimkini Trinidad'da İspanyol bir korsana bıraktım.
Deixei-a com um pirata espanhol ao largo de Trinidad.
Winthrop, Trinidad'ı bağla.
Winthrop, ponha-me em ligação com Trinidad.
Trinidad.
De Trinidade.
İngiliz kolonisi Trinidad, bu adaların içinde en önemlisi.
Entre as ilhas, encontra-se a importante colónia britânica de Trinidad.
- Trinidad'a hoş geldiniz.
- Bem-vindo a Trinidad.
Trinidad Güzeliyle aynı yerdesin, bu ses kanıtlıyor bunu
Anuncia que está na sala com a Senhora de Trinidad
Kalbin atıyor güm güm Trinidad Güzeli için
O seu coração faz bum, bum, bum pela Senhora de Trinidad
Trinidad Güzeli'nin yanında haddini bilmemek tehlikelidir Trinidad Güzeli'yle birlikte hayal ettiğin
É perigoso presumir com a Senhora de Trinidad por isso, conta mais uma escapadela que nunca tiveste
Hiç yaşamadığın bir çılgınlık daha yap
Aquela por que sonhas com a Senhora de Trinidad
Tiki tak bum tik tak İşte kalbinizdeki Trinidad Güzeli
Um chick a chick boom chick boom é a Senhora de Trinidad
Trinidad'ın çok güzel olduğunu, Tropikleri gölgede bıraktığını duydum.
Dizem que Trinidad faz com que o resto das ilhas pareçam quintais.
Trinidad'da güzel günler geçirmediniz.
A sua estadia em Trinidad não foi muito feliz.
Bay Fabian'ın... Trinidad'da ne yaptığını bulmamıza yardım ederseniz bizim için daha iyi olur.
E nós preferíamos essa alternativa, se pudesse ajudar-nos a descobrir o que o Sr. Fabian faz em Trinidad.
Trinidad'da ne yapıyorsunuz?
O que faz em Trinidad?
- Trinidad'a geldiğinizi duymuştum.
- Ouvi dizer que estava em Trinidad.
Trinidad'ı nasıl buldunuz?
O que está a achar de Trinidad?
Bu akşam 7'de Jamaika'daydık ve birbirimizden nefret ediyorduk. Ama sadece üç saat sonra Trinidad'dayız ve birbirimizden nefret ediyoruz.
Às 19 : 00, detestávamo-nos na Jamaica, agora, três horas mais tarde, odiamo-nos em Trinidad.
Chris, işlerimi yoluna koyar koymaz Trinidad'dan ayrılacağım.
Chris, saio de Trinidad mal os meus negócios aqui estejam terminados...
Bayanlar baylar, işte Trinidad Güzeli!
Senhoras e senhores, a Senhora de Trinidad!
TRİNİDAD'dan D'ye KOMUTA MERKEZİ L 220-450
TRINIDAD a D CENTRO DE COMANDO L 220-450
Trinidad'a son bir bakış mı?
Estás a olhar pela última vez para Trinidad?
Denize ulaşınca daha büyük bir gemi yapıp Trinidad'ı İspanyol hükümetinden almak üzere kuzeye açılacağız.
Quando alcançarmos o mar... construiremos uma caravela. Rumaremos a norte e conquistaremos a ilha de Trinidad à Coroa espanhola.
Labrador, Barbados, Trinidad, Salvador,
Labrador, Barbados, Trinidad, Salvador,
Yelken açıp rotamızı Trinidad'a çevirdik.
Então rumámos para Trinidad.
Bu hafta, Jordache pantolonlarda acayip ucuzluk yaptım. Şahane top uçlu dolma kalemlerim var. Trinidad'dan gelen saatlerim var.
Deixem-me dizer-vos que, esta semana, tenho um especial dos Jeans Jordache, tenho esferográficas, tenho relógios de Trinidad.
Trinidad and Tobago'dan değil mi?
É de Trinidad e Tobago, não é?
Evet, Trinidad and Tobago'lu
Sim, é "trinidaniano" e "tobaguiano".
Sen Trinidadlı değilsin, yukarı batı Manhattanlısın.
Tu não estás em Trinidad, estás no Upper West Side de Manhattan.
Carmela bir ajansı aradı, Trinidad'lı bir kadın gönderdiler.
A Carmela ligou para uma agência e enviaram uma mulher de Trindade.
Antoine Bonet, Trinidad doğumlu 1991'de Fahişelik ve Cinayet'ten mahkum edildi
ANTOINE BONET Prostituição - Assassinato
Felix Trinidad mı?
Para o Felix Trinidad?
Felix Trinidad, bir defasında maçtan önce sargılarını buzlu suya sokmakla suçlanmış bir boksördü.
Foi acusado de imergir as ligaduras em água gelada antes de lutar.
21 Haziran 1851'de kayıp oldukları bildirilen... Antonia Trinidad ve kızı Ana Fernandez'in öldürülmesiyle suçluyor.
Antonia Trinidad e a sua filha, Ana Fernandez... desaparecidas desde 21 de junho, 1851.
- Dominikan Cumhuriyeti Trinidad Ticaret.
Traded Merch Intel, Trinidade, Republica Dominicana.
Trinidad'ın yemyeşil yağmur ormanlarında ağaçları sarmış ipekten örtüler bulabilirsiniz.
Na exuberante floresta tropical de Trinidad, podem-se encontrar mantos de seda revestindo as árvores.
Puro kutumda bir miktar Trinidad Diplomatics var.
- Bem pensado, Charlie. Na verdade, chega hoje uma reserva de caviar.
Saygısızlık etmek istemem ama kadınlar purodan anlamaz.
- 14 000 libras por quilo. - E podem fumar. Tenho alguns Trinidad Diplomatics no humidificador.
Trinad'lı bir kız geliyor arada.
Temos uma garota, que vai alguns dias, ela é de Trinidad.
Bayan Trinidad?
Miss Trinidad?
Annem yeni erkek arkadaşıyla Trinidad'da, babamsa ev yemeği diye bir şey hiç duymamıştır.
A minha mãe está em Trinidad com o namorado novo. E o meu pai nunca ouviu falar numa refeição caseira...
Dediğiniz gibi Demarquis'i kaptan yaptım. Ama Trinidad'lı çocuğu başa geçirmek Latinleri gerçekten de kızdırdı. Ve hepsi dedeme çok kızmış gibi gözüküyor çünkü "Beyaz'ı öldürün" diye bağırıyorlardı.
Esta noite, a Lifetime apresenta Candice Vandershark como Celeste Cunningham em "Um Cão Roubou-me o Rosto e Deu-me um Melhor Para Salvar o Mundo", a história de Celeste Cunningham.
Kardeşin Trinidad'da hapiste bir kaç on yıl daha orada olacak.
Irmão na prisão, em Trinidad, vai lá ficar mais umas poucas de décadas.
Paul Lucas Bankası, İspanya Limanı, Trinidad Tobago.
Banco Paulo de Lucas, Porto de Espanha, Trinidade e Tobago.
Trinidad.
Trinidad.
Trinidad Tobago.
Trinidad e Tobago
İspanya Limanı, Trinidad.
Porto de Espanha, Trinidade.
Trinidad'daki yetkilileri ara.
Chame as autoridades de Trinidade.
Küçük bir çocukken...
Quando era miúdo, em Trinidad,
Trinidad'da... sokaklarda, bunu portakalla yapardım.
nas ruas, com as laranjas.
Polonya'dan Skolomovski, Fransa'dan Zatapatique Birleşik Devletler'den Gropovich Trinidad'dan Drabble, İspanya'dan Fernandez ve dış kulvarda Brezilya'dan Bormann.
Kolomovski da Polónia ; Pista dois : Zatapatique da França ;
Ve bir Trinidad Diplomatic purosu içerdim.
E fumaria um belo charuto Trinidad Diplomatic.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]