English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ U ] / Uranüs

Uranüs Çeviri Portekizce

70 parallel translation
Neptün veya Uranüs de olamazdı. İkisinde de hiç gündüz yaşanmazdı ve atmosferlerinde metan gazı ve amonyak bulunuyordu.
Não podiam usar Neptuno ou Urano, mundos gémeos em noite eterna, ambos rodeados por uma atmosfera de gás metano e vapores de amónia.
Adım Berg, gezegenim Uranüs.
Chamo-me Berg e o meu planeta é Urano.
Sonradan keşfedilen Uranüs, Neptün ve Plüto'nun da gösterdiği gibi, biliyoruz ki gezegenlerin gerçek yörüngelerinin bu mükemmel 5 cisimle hiçbir alakası yok.
Os tamanhos reais das órbitas dos planetas que agora conhecemos, não têm absolutamente nada que ver com os cinco sólidos regulares, como se verificou posteriormente com a descoberta de Urano, Neptuno e Plutão.
Uranüs'ün halkalari ilk defa 1977'de saptandi.
Os anéis de Úrano foram detectados pela primeira vez em 1977.
Ve daha derinlerde, Uranüs ve karanlık halkaları belki de organik yapıdalar.
Mais longe, Urano e os seus anéis sombrios, feitos talvez de matéria orgânica.
Bir kısmı bulutlarla kaplı gezginlerin yuvası uzay denizine yeni açılanların barınağı Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün'ü yakından incelemek amacıyla Güneş Sistemi ailesinden kardeşleri ziyaret ediyorlar.
Meio coberto de nuvens, é o planeta e a casa de viajantes, que aprenderam há pouco a navegar pelo oceano do espaço, e a investigar de perto, Júpiter, Saturno, Urano e Netuno, seus irmãos e irmãs na família do Sol.
Nereden? Uranüs'ten mi?
De onde veio?
Örnek istersen, o tarihte, Neptün ve Uranüs'ü buldu.
Tais como, por exemplo, a descoberta de Netuno e Urano,
Mars, Jüpiter, Uranüs.
Marte, Júpiter, Urano...
Ama tek gördükleri Uranüs'tü.
Só devem ter visto Urano...
Ender rastlanan bir gezegen dizilişi yakınlaşıyor. Merkür, Mars ve Uranüs çok etkili olacaklar.
- Vai haver um alinhamento dos planetas, em que Mercúrio, Marte e Urano são influências muito fortes.
Merkür, Mars ve Uranüs belli bir konuma gelirler.
Mercúrio, Marte e Urano juntam-se.
Yalnızca bu yıl, Uranüs Kova Burcu'nda değil.
Só que este ano, Urano está na casa de aquário.
Bu durumda bir Jüpiter - Uranüs zıtlığı söz konusu olup bütün gezegenler haç şeklinde dizilecekleri yerde büyük bir kare oluştururlar.
Teria uma oposição de Júpiter e Urano, formando o chamado "grande quadrado", em que todos os planetas formam uma cruz.
Ben Uranüs'ten geldim.
Eu sou a Coisa de Urano.
Ne haber, Harry? NASA, Uranüs'te petrol mü buldu?
A NASA encontrou petróleo em Urano?
Ve ben sanırdım ki eğer çıkardığım gazı ateşlersem aya, Uranüs'e gidebilirim.
E eu pensei... se pegasse fogo aos meus peidos, poderia ir até à Lua, ou pelo menos até Urano.
Uranüs'ü koklamamı istemediğiniz sürece.
Desde que não me faças cheirar Úrano.
Astronomlar 2620'de Uranüs'ün adını değiştirip bu aptalca espiriyi tarihe gömdüler.
Os astrónomos renomearam Úrano em 2620 para acabar com essa piada idiota.
Bir deniz yeşili renginde gizem olan Uranüs.
Urano - um mistério azul-turquesa.
Ama Plüton, girdap sularının dünyası deniz yeşili Neptün ve gizemli bir şekilde güneşin etrafında tersinden dönen Uranüs gibi 2 devin uzak krallığında güneş sisteminin dış sınırında gezer.
Mas Plutão patrulha a fronteira exterior do sistema solar, no reino distante dos gigantes. Mundos de águas turbulentas, como o azul Neptuno, e Urano, que orbita misteriosamente o sol girando de costas.
Güneş Sistemi'ndeki tüm gezegenler, Dünya ve diğer kayalık gezegenler Jüpiter ve Satürn gibi dev gezegenlerin nüveleri, Uranüs Neptün ve Plüton gibi en uzaktaki gezegenlerin şu anda elimde tuttuğumdan çok daha ince toz parçacıklarından oluştuğunu düşündüğünüzde bu inanılmaz geliyor.
É incrível, quando se considera que todos os planetas do sistema solar, a Terra e os planetas rochosos, os centros de planetas gigantes, Júpiter e Saturno, e a maioria dos planetas exteriores, Urano, Neptuno e Plutão, são formados por um material que é como uma poeira muito fina, muito mais fina que a que tenho na mão.
Dünya büyüklüğündeki bir dünyanın Uranüs'le çarpıştığına inanılıyor.
Pensa-se que um mundo do tamanho da Terra tenha colidido com Urano.
Bugün Uranüs hâlâ Güneş etrafında tersinden dönüyor.
Hoje, Urano continua a girar em torno do sol de costas.
Bu devasa dünyaların çok ötesinde, buz devleri olan Uranüs ve Neptün bulunuyor.
Muito além destes mundos enormes estão os gigantes de gelo, Urano e Neptuno.
Uranüs'le Neptün'ün oluşumları, Güneş Sistemi'nin oluşumundaki en büyük gizemlerdir. Çünkü Güneş'ten çok uzakta her şey daha yavaş oluştuğu için tüm bu süreçler yavaşlıyor.
A formação de Urano e Neptuno é o maior mistério do sistema solar, porque tudo se passa mais devagar a grandes distâncias do sol, e todos estes processos abrandam.
Ne yaparsak yapalım bu tür modelleri kullanarak Uranüs'le Neptün'ü oluşturamıyoruz.
Por mais que tentemos, não podemos formar Urano e Neptuno com este tipo de modelos.
O yüzden... Onca çabama rağmen, Uranüs'le Neptün'ü yok edemiyorum.
Estão lá, e os nosso modelos não os conseguem fazer.
Uranüs ve Neptün'ü ne tür dünyalar oluşturdu?
Que tipo de mundos ajudaram a formar
Uranüs'te, Miranda'nın garip parçalı yüzeyi bu küçük ayın patlamayla ayrılıp sonra yeniden oluştuğunu ve gezegenin yörüngesine oturduğunu akla getiriyor.
Em Urano, a estranha superfície remendada de Miranda sugere que esta pequena Lua em tempos explodiu, para depois se voltar a formar, e a entrar na órbita do planeta.
Satürn ve Uranüs'ün uyduları arasında garip jeolojik olayların belirtileri vardı.
Entre as luas de Saturno e Urano, havia sinais de estranhos acontecimentos geológicos.
Hey. Siz hiç Uranüs'e gittiniz mi?
Ei, vocês já viram um "Cumeta"?
Hiç Uranüs'e gittiniz mi?
Vocês já viram um "Cumeta"?
Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün, Plüto.
"Mercúrio, Vénus, Terra, Marte, Júpiter, Saturno, Úrano, Neptuno, Plutão."
bu gece Plüton ve Neptün Uranüs'le tek sıra halinde.
Hoje, Plutão e Neptuno alinham-se com Urano.
U.F.O. görmüyorum ama kesinlikle Uranüs'ü görebiliyorum.
Sabes uma coisa... não vejo um OVNI... Mas vejo definitivamente UrANUS
- Uranüs, Plüton, Merkür.
- Urano, Plutão, Mercúrio.
- "Ay Uranüs üzerinde."
- "A sua lua está em Urano."
Aygırım, Uranüs.
O meu garanhão Uranus.
O halkalar... Ekseni başıboş bir gezegen tarafından yan döndürülmüş Uranüs'e benziyor.
Aqueles anéis... parece que Úrano foi removido dos seus eixos, influenciado por um planeta à deriva.
.. sözlüde iki kere içim geçti.. .. ve "Uranüs" kelimesini okurken kontrolsüzce kıkırdadım.
Desmaiei duas vezes durante o teste, e ri-me incontrolavelmente quando li a palavra "Úrano".
Eriyen Uranüs.
Urano em Mutação.
Uranüs boşta galiba.
Acho que Úrano ( Uranus ) está disponível.
Bu sik roketini doğrudan Uranüs'e göndereceğiz.
Nós vamos enviar este foguete-pila direito para Urânus.
Yıldırım gibi düşen sürprizlerin gezegeni Uranüs işin içine girince ne olacağı hiç belli olmaz.
"Com Úrano, o planeta das surpresas relâmpago, " nunca se sabe que lado fica para cima.
Koç'taki Ay-Uranüs birleşmesi eski bir tanıdığını sana yeni bir ışıkta gösterecek.
A conjunção entre a Lua e Úrano no signo de Carneiro vai permitir-lhe que veja uma antiga amizade de outra forma.
Neptün ve Satürn'ü yaptım ve 300 tane Uranüs şakasına katlanmak zorunda kaldım.
Fiz o Neptuno e o Saturno, e tive de ouvir 300 piadas sobre o Urano.
Uranüs beşinci sınıftan beri komik değil.
O Úrano não tem piada desde o 5º ano.
- Uranüs.
- De Ur-anus.
Şey gibi Üranüs. Nefretlik bir gezegen ismi.
Bem, como o planeta Urano.
Üranüs!
Urano!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]