Uğh Çeviri Portekizce
425 parallel translation
İlk kez ne zaman, "Ugh" dedi?
Quando é que ele disse pela primeira vez "Ugh"?
"Ugh" ne zaman dedi?
Hana Mana Ganda Hana Mana Ganda Quando é que ele disse pela primeira vez "ugh"?
"Ugh" ne zaman dedi?
Hana Mana Ganda Quando foi a primeira vez que ele disse "Ugh"?
Delikanlı dedi : "Ugh", kaynanayı görünce.
Ele soltou o seu primeiro "ugh" Quando viu a sogra
Haydi, Luke. Ugh!
Vamos, Luke.
Şimdi. Ugh!
Agora.
Ah!
Ugh!
Ugh!
Ugh!
Ugh! Umutsuzluğa kapılmak yok.
Nas muletas sem desesperar
Ugh.
Ugh!
Ugh!
How.
- Bununla beraber evladım, selamete erene kadar boşa geçecek saatlere bir son vermek için hayatının sona ermek üzere olduğunu varsayalım.
- Nunca! - Porém, meu filho, para matar o tempo enquanto convalesces... Ugh!
- Baba dedi... ugh!
- O papá diz... "Au"!
Hiç bir yoksulla seviştiniz mi?
"Alguma vez fizeste amor com um pobre?" "Pee-ugh"
Ööö, sebzeler.. İğrenç!
Vegetais, ugh!
Ööğğ.
Ugh.
Ugh!
Oiçam...
- Öö.
- Ugh.
Of!
Ugh!
Ugh.
- Graças a Deus.
Evet ye onu, Bart... Ugh. Bir dakika izin verir misiniz?
Dão-me licença por um minuto?
Ugh! Oh, ne gün ama.
Que dia.
Ugh! Maaş öneriniz ne?
O que é que tem para me oferecer em questões de salário?
- Şansımızı sevdim, evlat. - Ugh!
Eu gosto das nossas possibilidades, filho.
Ee-ugh! Selma Halanız şu aptalca tutkusu olan "yanlız ölmemek" saçmalığıyla... yani depresyondayken hapishane mektup arkadaşlığı programına katıldı.
É que a tia Selma tem uma obsessão há já muito tempo então em desespero entrei num programa da prisão de cá.
Ugh! O adamın hiç ilgimi çekmediğini söylememiş miydim.
Nem te vou dizer no que é que esse tipo anda metido.
Kan! Ugh!
Sangue!
Oğh!
Ugh!
İğrenecek bir şey değil.
Não é "ugh".
Benden "Ugh, beyaz adam" falan dememi istedi.
Quer que eu fale como nos livros : "Hugh, homem branco!"
Ugh, beyaz adam!
Hugh! Homem branco.
- Ugh! Ne dram. - Oh!
Que porcaria.
Igh, umarım bir başka leola kökü görmem, ve sen kesinlikle yeğenime o iğrenç çorbadan yedirmeyecek...
Ugh. Espero nunca mais ver outra raiz de leola. E você certamente não está alimentando minha sobrinha com aquele caldo horrível.
Ugh. Şu adamlara bak.
Olha-me para estes gajos.
Ugh!
23 % de fibras glicogênicas...
Ugh, orada olamayacağına inanamıyorum!
- Nem acredito que não vais estar lá.
Ugh, Sanki peşine düşebilirmişim gibi.
Como se eu pudesse ir atrás de ti.
Hayır.
Ugh. Não.
Ugh.
Ugh.
- Geronimo, ugh, hadi gidelim.
- Geronimo, o-lá-lá, vamos, vá! - O-lá-lá!
- Ugh, ugh.
- O-lá-lá, o-lá-lá...
Ugh, Geronimo'ymuş.
Ó-lá-lá. Geronimo.
Şimdi daha iyi misin?
- Sentes-te melhor agora? - Ugh.
Of şuraya bak!
Ugh, isso é nojento.
- Ugh!
- Ugh!
Babamın kılları... Öf.
Cabelo do papai... ugh.
Ugh.
Já sei.
Bu, skoç değil.
- Ugh! Isso não é scotch.
Adı Arc'tı ve dört ayak üstünde yürürdü.
Chamava-se Ugh e andava nas 4 patas.
Bu yüzden iliskilerin asla düzgün gitmiyor.
Ugh! É por isso que não tens uma relação.
Ama burası...
Mas aqui é demasiado quente. Ugh!