Valet Çeviri Portekizce
51 parallel translation
Oda servisi.
Valet.
Valet!
Criado!
Valet, ben müfettiş Closeauı.
Criado, este é o Inspector Clouseau.
Aracınızı park etmek için kısa bir süre sonra valet görevlisi gelecek.
Um empregado virá brevemente... para estacionar o teu dedal.
İyi ki hizmetçiye park ettirmişiz.
Ainda bem que usamos o serviço valet para estacionar.
Tom, vale su tarafta.
Tom, o Valet é por ali.
Aradam valede.
O Valet tem o meu carro.
Sen hariç vale.
Menos tu, valet.
Hayır, öyle değil. Bahşiş küçük şeyler içindir, yol gösterme veya valet gibi.
Não, não é isso.'Gorjetas'são para coisas pequenas, como ruas ou arrumadores.
- Valet mi?
- Arrumadores?
Vale
Valet-parking.
Öteki vale, mahvettin onu!
O outro valet, mataste-o!
- Park yerinde vale.
- Valet-parking.
Belki kız onu bir Ferrari'nin içinde görmüştür, Ve vale olduğunu bilmiyordur.
Talvez o visse num Ferrari, e não sabe que é um valet.
Hepsi de "Prenses ve Vale" masalına inandılar.
Acreditaram naquilo de "A Princesa e o valet-parking".
Otomobil park eden biri!
É um valet-parking!
Umarım şimdiden hizmetçiliğe başlamazsın.
Espero que ainda não tenhas dado o carro ao'valet'.
Önüne ilk çıkan uşakla düzüşmeye çalışma bari!
Não tentes foder o valet na saída!
Arabamı temizlesi için, vale Jerry'e verdiğim para o kadar.
Foi isso que paguei ao Jerry, o valet, para me limpar o carro.
Jim, şu valeci çocuk seni arıyordu.
- Então... O teu rapaz, o Jim, a quem arranjaste o emprego de valet, está à tua procura.
Burada valelik yapıyor.
Ele é valet aqui.
Danny, şu vale işini çözmelisin.
Danny, tens de fazer alguma coisa em relação ao valet.
Yaka kartı Select Exec Valet'den Sam'e ait.
O crachá pertence a Sam da "Select Exec Valet"
Akşam araçları park edecek tek bir eleman bile yok.
Nem no estacionamento "valet".
Salı günkü yemekte Culpepper Vale Şirketi görevliymiş ve aynı şirket Heminger'ın sık gittiği otelde ve Melissa Johnson'ın üye olduğu kulüpte de görevliymiş.
A empresa Culpepper Valet assegurou a angariação na terça, e... A mesma empresa tinha contratos com o hotel que a Bethany Heminger frequentava... e com o clube do qual a Melissa Johnson era membro.
Herhâlde evimden aradınız ve valem George, beni bulacağınız yeri söyledi.
Imagino tenha ido ao meu apartamento e George, mon valet, disse-lhe onde me podia encontrar.
Ayrıca, valem George'a telefon edip, valiz hazırlatmam gerek.
E também preciso de telefonar para o George, mon valet, para lhe pedir a minha mala.
Araç bakım kitleri. Valet ürünleri.
Kits de cuidado de carro, kits de manobrista.
Chuck'un babası iş ortaklarını arabayla gezdirip vale görevi yapmamı istiyor. Ne demek oluyor hiçbir fikrim yok.
O pai do Chuck precisa que eu transporte vários sócios comerciais actuando como valet.Realmente não sei o que isso significa.
Senin uşak oldukça sıcak, kendi enerjimi artırmak için onun kullanmak istiyorum!
Sua valet é muito quente. Deixe-o comer para levantar a minha própria energia!
Harbiden çıplak kalmamı istediler, ben de işten ayrıldım ama anında başka bir iş buldum, Bebek Valeler.
Queriam que me despisse, por isso, demiti-me. Arranjei outro emprego no Valet das Bonecas.
Yeni bir uşak tutmak zorunda kalacaklar, değil mi?
Agora tem haver um valet novo, certo?
Kont'un uşağının asılması falan.
"Valet de um Duque para a forca" e muito mais.
Diyecektim ki eğer yeni bir uşağa ihtiyacım olursa Thomas'a bir şans vermek isterim.
Eu ia dizer que se preciso de um novo valet, acho que posso dar a Thomas uma hipótese.
Annemim benim uşağımla dans etmesi gerekir ama Bates buradayken bunu es geçerdik.
Não. A minha mãe deve dançar com o meu valet, mas deixamos passar quando Bates estava aqui.
Kokua UşakçıIık. Kurbanların yediği ki buna Jake Griffin'in de dahil olduğu yirmi restoranda hizmet veriyorlar.
O Kokua Valet, presta serviços nos restaurantes onde as vítimas comem, que inclui o Jake Griffin.
VP Hizmetçilik.
VP Valet.
Şu da aklında olsun, garibanlar vale park hizmetini kullanmazlar. Tabii kırmızı yelek giymiyorlarsa.
E lembra-te, tipos pobres não usam valet a menos que usem uniforme vermelho.
Curtis geldi, bana bakan uşak.
Eis Curtis, mon valet.
Sana bakan uşak?
O seu valet!
Uşağım, George'la konuş.
FALE COM O MEU VALET GEORGE
Meğerse Billy'nin binasındaki garajın, otomatik vale sistemi varmış.
A garagem do edifício do Billy possui um sistema de valet.
Vale.
Valet.
Vale parkı da neyin nesi?
Porquê aquele valet parking?
Marie-Jeanne Valet.
Marie-Jeanne Valet.
Sebastien Valet adı 150 yıl boyunca unutulmuştu. Ama hatırlandığı zaman...
O nome Sebastien Valet tem estado esquecido durante 150 anos, mas quando ele for recordado...
Sebastien Valet.
Sebastien Valet.
Sebastien Valet adı unutulmuştu. Onu aldılar.
O nome Sebastien Valet foi esquecido.
- Lütfen, lütfen...
Vai-te. Valet?
Ne güzel hizmet.
Seviço da Valet no elevador, é serviço de alta qualidade.