English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ V ] / Vallahi

Vallahi Çeviri Portekizce

803 parallel translation
- Amanın, çok acıktım vallahi.
- Caramba, estou com fome.
Vallahi topladın kendini.
Realmente, pões-te bom num instante.
- Vallahi! İlk bakışta onu tanıyamadım.
- Céus, não a princípio não a reconheci.
Vallahi çok iyi oldu.
Acho que escolheu muito bem.
Vallahi bilmem.
Na verdade, não sei. Era o rei?
- Vallahi ne bileyim, başından zoru varmış işte.
- É boa! - Perdendo o juízo.
Vallahi bu mübarek adamla konuşurken benim aklıma da aynı insanlar geldi. Ne tarafa böyle, Kale'ye mi? Evet Lordum, ama fazla kalamayacağım.
Por minha fé, quando encontrei este santo homem lembrei-me dos homens de quem me falais.
Vallahi, ailesi için çok üzülüyorum.
Eu digo-te, tenho pena da família.
- Vallahi bana sorarsan çıkmak üzere olmalı.
- Algum dia ele terá que sair.
Vallahi de doğru.
Juro! Outra pessoa!
Vallahi, Janet, bunun için niçin İngiltere'yi terketmek istediğini anlayamıyorum.
Sinceramente, Janet, não consigo entender por que queres deixar a Inglaterra por isto.
Vallahi öyle!
Sim, de facto, reconheço.
Vallahi bir daha dana eti yemeyeceğim.
Escuta Marguerite, juro-te uma coisa. Acredita-me. Nunca mais comerei carne.
Vallahi reddetmedim.
Não recusei.
Olmayan bir malı satmayı becerdin. Doğru vallahi!
Vendeu um produto que não existe.
- Vallahi benim.
- Aposto que não é dele.
- Üstelik bu senin araban değil. - Vallahi, benim.
De qualquer maneira, o carro não é teu.
Vallahi belediye başkanı bile daha anlamlı konuşuyor.
A sério? A opinião do presidente da câmara faz mais sentido para mim.
Pes vallahi!
Desisto.
Vallahi, onu Wichita'dan hatırladım.
Eu conheci-a mesmo em Wichita.
E, pes vallahi.
Você é impossível.
Vallahi de öyle!
Quem disse que näo?
" Vallahi söyleyeceğim.
" Estou disposto a dizer-lhe.
Vallahi tam da gününde geldiniz.
Escolheram um bom dia.
Pekala, vallahi hakimlerin gece için kapattığını görüyorum, keza biz de öyle.
Vejo que os juízes estão a fechar por hoje e nós também.
Vallahi, gözünüz felaket gözüküyor.
Credo, esse olho está muito mal.
- oturmuyorum, vallahi. - Adı ne?
Professora, faz ele...
Şu öğretmenlerde hiç iş yok vallahi.
Sem dúvida que os professores são um pobre grupo.
Vallahi geldiğim yerde, o kadar ekşi surat gördüm ve kötü söz işittim ki hayatım boyunca bana yeter.
Vi tantas caras tristes e ouvi tantas maldições... do lugar de onde venho que isto é um consolo.
Vallahi, harikulade bir iş becerdik.
Como estávamos orgulhosos. A maior incursão de bandas.
Vallahi yanılıyosun kuzen Jesse.
Errado.
Bu herif bu işle karı tavlarsa, şapkamı yerim vallahi.
Se este tipo consegue uma miúda, eu como a porra do meu chapéu!
Yemin ederim bu herif kağnı gibi vallahi.
Juro que aquele tipo se mexe como uma mosca morta.
Vallahi, siz zamane çocukları feci zekisiniz bu günlerde.
Vocês hoje em dia são demasiado espertos.
Vallahi bilemiyorum.
Bom, é difícil sabê-lo.
- Vallahi...
- Bom...
- Vallahi bilmiyorum.
- Em realidade não sei.
Vallahi, ben...
Bom, eu só...
Vallahi beni kandırabilirdi, çünkü geçirmek üzereymiş gibi görünüyorsun.
Pois está me enganando, porque isso é o que parece.
Vallahi, hepsi biraz deli, Mary.
Bom, todos estão um pouco loucos, Mary.
Vallahi, Tom ve ben...
Bom, pode dizer-se que Tom e eu...
Yoksa, vallahi seni sokak boyunca bir tavuk gibi kovalarım!
Ou, por Deus, persigo-o rua abaixo como uma galinha!
Vallahi, üzgünüm beyler.
desculpem...
Hayır, rahatsızlık etmezsin, vallahi.
Não maças nada, a sério.
Haklısın vallahi.
Tem razão.
- Yok vallahi.
- Não.
Ama eğer benimle zıtlaşırsanız, vallahi sizi...
Não me importava de satisfazer a tua curiosidade.
Harika vallahi.
Bonito.
Vallahi!
Meu Deus!
Hiç bilmiyorum vallahi. Hadi gel, Michael.
Não sei mesmo.
Vallahi diyorum.
De verdade!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]