Value Çeviri Portekizce
23 parallel translation
- # # Their value is intrinsic - # # Surpass any mint stick
- # # O seu valor é intrínseco - # # supera qualquer palito de menta
Daha ne kadar ondan farklı düşünebiliriz insan olarak değerini görmezlikten gelebiliriz bizden ayrılırken tek amacı bizi bir araya getirmekti.
Howevermuch nós podemos ter diferido com ele,..... ou um com o outro sobre ele e seu value como um homem,..... let sua ida de nós..... sirva para only para nos trazer togethernow.
Mahkûm No : 97V588, Jackson Vayhue,
Recluso no 97V588, Jackson Value.
Küçük şirketlere yatırdığım parayı yüzde yedi azaltıp... ... Value'ya yatırmama ne dersin?
E se eu reduzisse o meu investimento nas Pequenas Capitalizações em 7 % e investisse nas subvalorizadas?
Fakat asla Tech Value Electronic Superstore'daki gibi evrensel-çağ değerleri görmedik!
Mas nunca vimos preços tão baixos como aqui na... Megaloja Tecno Valor.
- Yavaşla bakalım, Şelale Hanım.
Because the P.E. ratio really points out the inflated value of the company, don't you think?
Bir hırsız yakaladım. Kapı demir sürgülüydü.
Detive um intruso no Value Mart no cruzamento da rua Nine Mile e da estrada 60.
Aldıklarını True-Value kartına işleyelim mi?
Você quer incluir a compra no seu cartão-fidelidade?
Burası Value City Arena...
Aqui, no Value City Arena...
Burada, Value City Arena'da kapalı gişe kalabalık bizi bekliyor.
Lotação esgotada na Value City Arena. St.
Columbus Value City Arena'da 2. klasman Eyalet Şampiyonluk maçında son 7 dakika, 10 saniye. Hücum ribaundu büyük bir faktör.
7 minutos e 10 segundos para o fim desta final estadual, na Value City Arena, em Columbus.
Sonra birden hırdavat dükkanında karşılaşıverdik ve bir bakmışsın sevişiyoruz.
De repente, encontrámo-nos na fila lá no True Value e, de repente, aqui estamos nós, a fazer amor.
I think that we've all learned - is the value of integrity.
Acho que todos aprendemos... é o valor da integridade.
- Matt. Ucuzluk marketinde salıncaklar gördüm.
Vi um balancé reforçado no True Value.
Nikita S03E20 "Değerli Hedef" Çeviri : rapley
- High-Value Target -... Keader...
Value Stop'ta bana o iş buldu.
Arranjou-me o emprego na Value Stop.
Bizi markette öldürmeye çalışan şey de buydu.
Era a mesma coisa que tentou matar-nos na Value Stop.
Harika şeyler yapmak istiyordum ama onun yerine markette tezgâhtar oldum.
Queria fazer grandes coisas, mas em vez disso, acabei a trabalhar na Value Stop.
Söylesene, hâlâ Value Stop'ta mı çalışıyorsun?
Então? Ainda trabalhas na Value Stop?
Sen benimle Value Stop'ta çalışan adamsın birlikte Monday Night Raw izlerdik.
És o tipo que trabalhou na Value Stop comigo e costumávamos ver o Monday Night Raw juntos.
Marketimize hoş gel...
Bem-vindo à Value...
Çalacaksanız da Value Town'dan çalmayın.
É errado. Mas se roubarem, não roubem na Value Town.
Value Town'u soyarken yakalandınız be!
Foram apanhados a assaltar a Value Town!