Vanna Çeviri Portekizce
69 parallel translation
Benim yüzümden kaybolan değerli zaman Enterprise için felaket olabilir.
Ia interrogar a Vanna, não torturá-la.
- Bilmiyorum. Flint asla girmememi söyledi.
A Vanna parece ter conceitos abstractos de lealdade e liderança.
O halde niye buradasın?
A Vanna foi, tal como as sentinelas. - Recebem mais formação.
Ölmediğine sevindim. Elbette.
Como parte de Stratos, a Vanna esteve protegida muito tempo da exposição.
Evet, bu saldırıyı açıklayabilir ama birlikte olmamızı ister gibiydi.
Nem a Vanna acreditará nesse disparate. Esse disparate significa muito para os troglitas.
Daha büyük bir gizem var.
Desça-me às instalações da Vanna.
İnsan ama biyofiziksel tuhaflıklar var. Vücut işlevi değerleri oransız.
Se a Vanna nada tiver a ganhar para o povo dela, preferirá morrer a entregar a carga de zenite.
Bunu doğrulayabilir misin, Mr. Spock?
Se sugere contactar a Vanna, a resposta é não.
"Flint gibi." Geçmişi olmayan insanlar.
Vanna. Tem de confiar em mim.
Laboratuvarda görüşürüz. - Veda etmeye geldim.
Vanna... tem de confiar em mim.
Bir asker, zorba ve sersem.
Espanta-me, Vanna. Kirk à Enterprise. Enterprise, responda.
- İhtiyaçlarımla, ben artık Flint'im.
- A Vanna desapareceu.
Şimdi öylece devreye mi gireceksiniz?
Estou cá há quase uma hora! Você e a Vanna estão ainda há mais!
Onu sevemem. Ama onu seviyorum.
Você também, Vanna.
Aşırılıklar, sırlar, ihlal edilen kurallar, ümitsiz fırsatlar, muhteşem başarısızlıklar ve muhteşem zaferler.
E você de atacar o comandante de uma nave! Capitão, talvez ambos os incidentes possam ser esquecidos. Sim, Vanna.
Vanna.
Vanna.
Bir Yıkıcı gibi konuşuyorsun, Vanna.
Falas como um Perturbador, Vanna.
Vanna'yı sorgulayacaktınız, işkence etmeyecektiniz.
Ia interrogar a Vanna, não torturá-la.
Vanna'yı bırakmayı ve tüm gezegenin mahvolmasını mı tercih ederdiniz?
É preferível poupar a Vanna e permitir que um planeta seja destruído?
Bağlılık ve liderlik gibi soyut kavramlar Vanna için çok net gibi.
A Vanna parece ter conceitos abstractos de lealdade e liderança.
Vanna onlardan biriydi, nöbetçiler de öyle.
A Vanna foi, tal como as sentinelas.
Bones, Yıkıcılar, Vanna.
Bones, os Perturbadores, a Vanna.
Stratos'un bir üyesi olarak Vanna, uzun süre gaza maruz kalmadı.
Como parte de Stratos, a Vanna esteve protegida muito tempo da exposição.
Vanna'ya söylemeyi öneriyorum.
Proponho contar à Vanna.
Vanna'nın buna inanacağından şüpheliyim.
Nem a Vanna acreditará nesse disparate.
Beni Vanna'nın bölmesine ışınla.
Desça-me às instalações da Vanna.
Vanna halkı için elde edeceği bir şey yoksa, o zenit partisini teslim etmektense ölür.
Se a Vanna nada tiver a ganhar para o povo dela, preferirá morrer a entregar a carga de zenite.
Vanna'yla kendin temas kurmayı öneriyorsan yanıt hayır.
Se sugere contactar a Vanna, a resposta é não.
Vanna... sana bir hediye getirdim.
Vanna... trouxe-lhe uma prenda.
Vanna... bana güvenmelisin.
Vanna... tem de confiar em mim.
- Vanna.
- Vanna.
Zekisin, Vanna. Çok zeki.
És esperta, Vanna, muito esperta.
Beni şaşırtıyorsun, Vanna.
Espanta-me, Vanna.
- Vanna ortadan kayboldu.
- A Vanna desapareceu.
Sen ve Vanna daha uzun kaldınız!
Você e a Vanna estão ainda há mais!
Sen de, Vanna.
Você também, Vanna.
- Teşekkürler, Vanna.
- Obrigado, Vanna.
Evet, Vanna.
Sim, Vanna.
Şuna bak Vanna.
Vou por ti, Vanna.
Bu oyunun fanatikleri olduğunu zannetmiyorum ve herkes Vanna'yi sever.
Acho que não são fãs de jogos. Pensava que toda a gente gostava da Vanna.
Vanna White`la Teddy Kennedy için.. ... çalan evlilik çanlarını görüyorum.
Vejo sinos matrimoniais... para Vanna White e Teddy Kennedy.
Hollywood limanından Tijuana sınırına kadar New Angeles'ın bir numaralı akşam haberleriyle karşınızda George Hamilton ve Vanna White.
De Hollywood à fronteira de Tijuana, o noticiário numero um de New Angeles com George Hamilton e Vanna White.
Bu harika, Vanna.
Muito bem, Vanna.
İşte Tuhaf Al Yankovic and Vanna White.
E aqui temos duas : "Weird" Al Yankovic e Vanna White.
Bakalım, Vanna White ve Tuhaf Al Yankovic.
Ora bem, Vanna White e "Weird" Al Yankovic.
Ne kadar da çocukça, Rayna.
Bones, os Perturbadores, a Vanna.
Gözetlendiğimizi var saymak ve tüm hareketlerimizden haberdar olduğunu düşünmek mantıklı. Robotu onu öldürmeye yolladın.
Vanna... trouxe-lhe uma prenda.
Teşekkür ederim.
Vanna White!
Vanna White!
Estou ansiosa por ir para casa e ligar por causa do emprego. Anda, Steve.
Vanna White!
Bem-vinda á força laboral, Peg.
Vanna?
Queres?