Viagra Çeviri Portekizce
442 parallel translation
Sanırım birileri ucuz viagra almak için markete gitmiş olabilir.
Acho que alguém está investindo no mercado de viagra mais barato.
Rogaine, Viagra, Olestra.
Rogaine. Viagra. Olestra.
- Ereksiyon hapı almış olması farkeder mi?
Pode andar a tomar Viagra?
- Galiba adı Viagra.
- Acho que se chama Viagra.
Büyük, eski bir kutu Viagram var.
Tenho um velho bolso cheio de viagra.
Ed. Bu Viagra değil.
Ed... isto não é viagra.
30 saniye içerisinde hiç bu kadar Viagra esprisi duymamıştım.
Nunca ouvi tanta piada sobre o Viagra em 30 segundos.
Viagra'ya ne dersin?
E Viagra?
Viagra bana etki yapmıyor.
Viagra não funciona comigo.
Vergi, avukat parası ve amcanın borçlarından... Viagra, buralardaki servet avcılarından... arada bir $ 30, $ 40'dan sonra elimizde milyon dolar kalmadı.
Depois de pagar taxas, percentagens de advogados e as dívidas do pai... comprar Viagra, tripar com estes ganzados por aqui... $ 30, $ 40 de vez em quando, não acabei com um milhão de dólares.
Viagra işe yaramıyor.
O Viagra não funciona.
Lanet Viagra, kalbimi deney faresi gibi koşturuyor.
A Viagra deixa-me o coração a bater que nem um rato de laboratório.
Hey Viagra'dan söz edelim?
Ei, ei, então essa Viagra? Huh
- Bir Viagra almak istiyorum da.
- Quero tomar uma dose de Viagra.
Belki de bazı seçenekleri düşünmemizin vakti gelmiştir.
Talvez esteja na hora de pensarmos numas opções, como o Viagra.
- Viagra mı? Viagra'nın kalp sorunları olan erkekler için çok tehlikeli olduğunu biliyor musun?
Sabes que o Viagra mata homens com problemas de coração?
Doktor Fried, şu Viagra'yı duydun mu?
Dr. Fried, sabe o Viagra?
Stan yine bitkisel viagra alıyordu. Ve burası da bu evde onun tek bilmediği oda. Karen.
O Stan anda outra vez a abusar do Viagra natural, e este é o único quarto que ele não conhece.
Moda dünyası adına Hoş geldiniz, Bay Reis-i Viagra.
Em nome do mundo da moda, não tem de quê, Sr. Costeleta da Propécia.
Ben ne yapmışım? " Diye düşündüm. Gerçekten sorunun varsa Viagra al.
Se tiveres um problema, basta tomar Viagra.
Parti Viagra'sı mı?
Viagra para a festa?
Viagra önce çıktı, ama bu hap onun kadar iyi.
Viagra venceu-o no mercado, mas o comprimido era tão bom.
Ne dersin, birkaç Viagra içip vahşi, mega iri aletlerle ceza keselim mi?
Que tal tomarmos uns Viagra e passarmos multas com tesões gigantescos? !
Tanrım, keşke Viagra'yı kimin icat ettiğini bilseydim.
Quem me dera saber quem inventou o Viagra.
Nihayet araIarına bir doz Viagra geIdi.
Até que enfim, uma dose de Viagra.
Viagra, penis büyütme...
Seja Viagra, cirurgia ao pênis...
Aslına bakarsanız onlar Doğa Ana'nın Viagrası.
São o Viagra da natureza, na realidade.
Bu, Amerikan Tabipler Birliği'nin Viagra dediği şey.
Isto é o que a Associação Médica chama de Viagra.
O kadar eskimişti ki Viagra'yı şelale sanıyordu.
Está tão desactualizado que pensa que o Viagra é uma grande cascata.
Siz Viagra harikalari nasilsiniz?
Com vão estes bandidos viagras?
Bana biraz Viagra, ve 70 yaşının altında bir hemşire getir.
Arranje-me mas é um viagra, e uma enfermeira com menos de 70 anos.
Viagra, gebelikten korunma. Konset diyafram.
Viagra... e um diafragma contraceptivo.
Vergi, avukat parası ve amcanın borçlarından... Viagra, buralardaki servet avcılarından... arada bir $ 30, $ 40'dan sonra elimizde milyon dolar kalmadı.
Pouco te resta, depois de descontares impostos, advogados... as dívidas, as mulheres e o dinheiro para a viagra.
Viagra işe yaramıyor.
Nem a viagra ajuda.
Bir viagra aldım ve takıldı, saatlerdir orada takılı...
- Tomei um Viagra, prendeu-se na garganta e o meu pescoço está rijo há horas.
Viagra işini halletmiyor mu?
O Viagra já não faz efeito?
Bu tek damla 10 tane Viagra gibi.
Meteste para aí uns 10 comprimidos de Viagra!
Viagra gibi.
Assim como o Viagra.
Viagranın aksine içerisinde bir miktar anestetik vardır.
Ao contrário do Viagra, contém um leve anestésico para não sentires a dentada.
- Ecza dolabında, Viagranın arkasında.
- Estão no armário, atrás do Viagra.
Sponsorlarından biri Viagra mı?
O Viagra é um dos patrocinadores?
Ciddiyim. Viagra etkisini gösterene kadar bir şeyler yapmalıyım.
Tenho de fazer alguma coisa, antes que o Viagra faça efeito.
Kocaman memeleri ve bir avuç iktidar hapı olan bir sarışın.
Uma loura mamalhuda e um chapéu cheio de Viagra.
Viagra almayı denedim.
Tentei tomar Viagra.
- Ona viagra mumu ver. - Sean!
- Dá-lhe a vela de Viagra.
Artık Viagraya ihtiyacım yok.
Já não preciso do meu Viagra.
Viagra kullan.
- Toma Viagra.
- Kaldırmakta zorlanıyor musun? - Denemedin, değil mi?
- Nunca tomaste Viagra?
ona biraz viagra verirsin böylece o işini yapabilir. ve senin sinirlerini bozmadan önce, Tatlım, O ölür ve parası sana kalır.
Dás-lhe um comprimido de Viagra, para ele aguentar o negócio, e antes que te fartes dele, querida, ele morre e deixa-te o dinheiro.
Ben viagrayı biraz fazla kaçırmışım
Deus abençoe o Viagra! Ele salvou minha vida.
Viagra mı?
- Viagra?