English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ V ] / Vuruldu

Vuruldu Çeviri Portekizce

3,116 parallel translation
5 hafta sonra, Rexdale'de vuruldu ve öldü.
Cinco semanas mais tarde, foi baleado e morto em Rexdale.
Vuruldu. Çok kan kaybetti.
Ele foi atingido e perdeu muito sangue.
Vurdum! Vuruldu. Vuruldu!
Ele foi atingido!
Neredeyse ölüyordum, fakat kuzenim Johnny benden daha kötü bir şekilde vuruldu, yakın mesafeden pompalı tüfekle.
Ia perdendo a vida, mas o meu primo Johnny ficou muito pior que eu. Um tiro de espingarda à queima roupa.
David Atley ve Nicole Puli, ikisi de 24 yaşında ve Berkeley'de yüksek lisans öğrencisi, araçlarında birkaç kez vuruldu ve sıkı durun- -
David Atley e Nicole Puli, ambos com 24, estudantes de pós graduação em Berkeley, foram abatidos dentro do carro... Aguardem. - O Zodíaco?
Buraya 10 dakika uzaklıkta yakın mesafeden vuruldu.
Foi baleado à queima-roupa a menos de 10 minutos daqui.
Vuruldu. Annem başından vuruldu.
A minha mãe foi alvejada na cabeça.
Rachel, omzundan vuruldu.
Rachel, ele foi ferido no ombro.
Benim tahminim, güvendiği biri tarafından hiç beklemediği anda vuruldu.
O meu palpite : baleada por alguém em quem confiava, - enquanto estava distraída.
Kim vuruldu?
Quem é que foi baleado?
Bay Banks yüzünden vuruldu sanıyordum.
Pensei que o tiro no Sr. Banks fosse no rosto?
Devriyeleri vuruldu, el yapımı patlayıcı ile, olağan sakatlama suçu.
- Tem dinheiro?
Beyazların işgalinin temsilcisi baskıcı rejimdeki Afrikalı devrim güçleri içinde stratejik bir pozisyonda casusluk yaparken yakalandığı yer olan Mukange'de, 45'lik bir tabancayla vuruldu.
O indivíduo como representante dos ocupantes brancos, foi abatido no quadrante 45, conhecido como Mukange, onde foi surpreendido em ações de espionagem, com o intuito de revelar ao regime opressor posições estratégicas das Forças Vivas Revolucionárias Africanas.
Eller vuruldu!
O Eller está ferido! - Onde estão eles?
Yüzünden vuruldu ama kurtuldu.
Ele levou um tiro no rosto, mas sobreviveu.
Kiracılarımdan biri vuruldu. Tam bir hafta önce.
Um dos inquilinos foi atingido, há uma semana.
Büyük olanı vuruldu, Travis McGrady.
O rapaz mais velho, Travis McGrady.
Önünde yürürken de kafasının arkasından vuruldu.
Ela andou na sua frente e ele atirou atrás da cabeça dela.
İlk füzelerimiz vuruldu. Ve de taarruzumuz. Kasklarımız büyük yükümlülük haline geldi.
Os nossos primeiros mísseis foram abatidos e o ataque por terra... os nossos elmos tornaram-se uma fraqueza.
Memur vuruldu!
Peçam ajuda!
Memur vuruldu!
Agente ferido!
Bir bok göremiyorum, arabam bok gibi vuruldu ve sadece üç boktan ödemem kalmıştı- -
Não consigo ver nada, tenho o carro rebentado, e só me faltavam três prestações...
- İstasyonun sahibi vuruldu.
O dono do posto foi baleado.
Memur karnından vuruldu.
Polícia ferido com tiro no abdómen.
Tekrar ediyorum, memur vuruldu.
Repito, polícia ferido.
- Bu kız gösteri başlamadan hemen önce vuruldu demek oluyor.
Supondo que ela foi atingida quando o programa começou.
Sanırım 9 mm lik ile vuruldu.
- Que arma usaram? - Creio que uma 9mm.
Harare'deki sıkı korunan ceza evinden kaçırılan Lutulu Bukhoma düzenlenen miting sırasında vuruldu. Gelişmeleri aktarmayacağız.
Sr. Lutulu, que recentemente fugiu de uma prisão em Harare, foi morto a tiro hoje, num comício pró-democracia no município de Bukhoma.
Juan Pablo Aliso, başka bir işte vuruldu.
Juan Pablo Aliso, alvejado noutra negociata.
Kartal vuruldu!
Falcon ferido!
Göğsünden vuruldu.
Foi atingido no peito! Parem-no!
Ridgeway üç gün önce vuruldu.
Ridgeway foi alvejado há 3 dias.
- İIticacı MIG vuruldu
- Defector MIG atingido.
Sağ kanat vuruldu!
Asa direita atingida!
Alpha 1 vuruldu, düşüyor.
Alpha 1 foi atingido, caindo.
Kanat vuruldu.
Asa atingida.
Baskın sırasında adamlarımızdan birisi vuruldu.
Um dos nossos homens levou um tiro durante a rusga.
Dün New York'ta birisi tarafından vuruldu.
Alguém atirou nela em Nova York, ontem.
Son kez CIA'e yaklaştığımızda iki ajan vuruldu ve beni suçladılar senin sonun ise federal hapishane oldu. Ryan, hayır!
Na última vez que nos aproximámos da CIA, dois agentes morreram, eu levei com a culpa, e acabaste numa prisão federal.
- Barmen ne zaman vuruldu? - Dört saat önce.
- Há quatro horas atrás.
- Vuruldu. Yardım için Freddy'ye geldi. Şu an ona ben yardım ediyorum.
Ele foi pedir ajuda ao Freddy.
- Foster vuruldu.
O Foster foi atingido.
Tug tam da mantar toplama sezonunun ortasında vuruldu.
O Tug foi morto na temporada das trufas.
SARA : Ecklie vuruldu.
O ECKLIE FOI BALEADO.
Thomas. Bugün bunu sana söylemek zorunda olmam benim için çok zor bir şey abin Cadmon, Andesia'da isyancı birlikleri tarafından vuruldu.
Thomas, é com pesar que lhe comunico que o seu irmão Cadmon foi morto pelos insurgentes, hoje, em Andesia.
- Adamımız vuruldu!
- Temos um ferido!
- Vuruldu mu?
- Ele foi atingido?
Vuruldu.
Ela foi baleada.
Şimdi de benim yüzümden vuruldu.
Agora leva com um tiro.
Vuruldu!
- Ela foi atingida!
Memur vuruldu.
Homem no chão.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]