Zayıfsın Çeviri Portekizce
481 parallel translation
- Zayıfsın.
- Está fraca.
Düşündüğüm gibi, 3 kilo zayıfsın.
Como pensei : 2 kg a menos.
Çok hasta görünüyorsun, ve korkunç derecede zayıfsın.
Parece doente e tem emagrecido muito.
Yavru kedi kadar zayıfsın.
Estás fraco como um gatinho.
Her insan kadar zayıfsın artık.
És fraco como todos os outros homens.
İyi görünüyorsun ama çok zayıfsın.
Estás bonita... Mas muito magra.
Sen de iyi görünüyorsun, ama sen de çok zayıfsın.
Está bonito... Mas muito magro.
Dayan biraz, çok zayıfsın!
Sofre, coitadinho!
Belki biraz daha zayıfsın.
Um pouco mais magra, talvez...
Çok zayıfsın.
Estás tão magro.
Ne kadar zayıfsın.
És magro.
Zayıfsın. - Gücümü kırmaya çalışıyorsun.
- Está a querer sugar-me as forças.
Çok küçük ve zayıfsın, tıpkı kız gibi.
És demasiado pequeno, és como uma rapariga.
Der ki, beyaz olduğun için zayıfsın.
Ele dizer tu fraco, porque tu branco.
Sadece biraz zayıfsın, derinliklerinde.
És apenas um pouco fraco, bem no fundo.
Lütfen kusura bakmayın ama bence fazla zayıfsınız.
Não leve a mal que o diga... acho que está muito magro.
Fazla zayıfsınız.
Está magro demais!
Çok zayıfsın.
És demasiado fraco.
- Çok zayıfsın.
Eu só... E tu.
Zayıfsın... ve şahanesin, ve eminim başka bir özelliğin de yok... değil mi?
É magra... e é mazinha, sem meios termos... aposto, não é?
Çok zayıfsın!
Como estás magro!
çok zayıfsın, hasta bir kedi gibi! Hatta kaplansın.
É muito fraco, como um gato doente!
Sandığımdan çok daha zayıfsın.
É bem mais fraco do que julguei.
Sen o kadar zayıfsın ki!
És tão magra!
Sen zayıfsın İskoçyalı.
És fraco, highlander.
- Çok zayıfsın!
Ajuda-me.
Çok salaksın, çok zayıfsın.
És tão fraco e burro!
Zayıfsın. Açsın.
És fraco, e estás com fome.
Yeterince zayıfsın, ama yeterince akıllı değilsin.
És baixo que chegue. - Só não tens esperteza que chegue.
- Dediğim gibi, sen çok zayıfsın.
Como eu disse... segundo, és demasiado magricela.
Zayıfsınız, Bay Franco.
está fraco, Sr. Franco, vulnerável...
Bir kere sen çok zayıfsın.
Querida, és magra de mais.
Çok zayıfsın.
Está tão magra.
Ne kadar küçüksün. Çok zayıfsın.
É tão pequenina... tão magra.
Zayıfsın...
Tu és cobarde.
Bunu kaldıramayacak kadar zayıfsın.
Vá, estás fraco demais para resistires.
Çok zayıfsın.Ama kaslısın.
É muito enxuto, mas musculado.
Zayıfsın. Zayıf herifin tekisin. Spor yapıyorsun diye kendini bir şey mi sanıyorsun?
é fraco é um casulo fraco voce acha que é alguem porque trabalha?
Sadece biraz zayıfsın.
Só estás fraco.
Böylesine zengin gıdaları için çok zayıfsın.
Está muito fraco para aguentar comida tão nutritiva.
Zayıfsın, 30'larının sonundasın, bekârsın.
És magro, com trinta e muitos, solteiro...
Sen de baban gibi zayıfsın.
- Tu és fraco como o teu pai.
Çünkü daha zayıfsınız.
- Porque são mais fracas.
Çünkü onlardan daha zayıfsın.
Porque és mais fraco que eles.
Ne kadar zayıfsın.
Seu fraco de uma figa!
Eee, zayıfsın, yüzsüzsün. Zevk ve şehvetin esirisin.
És fraco, sem fibra um homem de tentações.
Bensiz zayıfsın, Zeyna.
És fraca sem mim, Xena.
Zayıfsın.
Você é fraco.
Tamam, konuşma, Meg, ama yemek ye. Lütfen, çok zayıfsın.
Não fales mas come, por favor, estás tão magra.
Sen zayıfsın.
És fraco.
Sen çok zayıfsın.
Pareces estar impotente...