Zekâlının Çeviri Portekizce
340 parallel translation
Burada aşağıda bir geri zekâlının bile bir yer bulabileceğini düşünebilirsiniz.
Pensavam que até um idiota encontrava casa aqui em baixo.
Geri zekâlının tekiyim.
Eu sou estúpido.
Şu geri zekâlının kuzeniyim.
Sou primo daquele imbecil.
Geri zekâlının tekiyim.
Sou uma idiota.
Bu adam geri zekâlının teki.
Esse tipo é um idiota.
Doğru, evet, bunun imkânsız olduğunu biliyorum... benim gibi bir geri zekâlının herhangi bir şekilde bir kadından ayrılması.
Sei que parece impossível, que um idiota como eu possa acabar com uma mulher.
Geri zekâlının teki bile karakterin düşüncelerini anlatmak için sesi kullanabilir. Tamam.
Qualquer parvo é capaz de explicar assim as ideias de um personagem.
Şuna bakın, hem keskin zekâlı hem de çok bilmiş.
Com que engenho defende ele suas razões!
Bakın, bence o bir geri zekâlı.
Escute-me. Acho que ele ê um idiota.
Ben de burada kalamayacağını düşünüyorum. Ama bence o bir geri zekâlı değil.
Não pode ficar aqui, mas não pode ir para Bicêtre.
Gerçek bir geri zekâlısın!
És um verdadeiro idiota.
Okul arkadaşlarımın geri zekâlı olduğunu düşünürdüm.
Sempre achei os meus colegas uns idiotas.
Sen bir geri zekâlısın, Happer, işe yaramayan bir çöp torbasısın.
'És um merdas, Happer.
Sen geriden de geri zekâlısın!
Seu atrasado!
Kendi başına hareket edip, salak gibi gidip şu geri zekâlı Polack ile iş yaptığında 27 ay hapsi boyladın.
Quando começaste a trabalhar sozinho, armado em otário, com o atrasado mental do Polack, cumpriste 27 meses na choldra.
- Geri zekâlı bir stok mu aldın yoksa?
Compraste acções de minas desactivadas?
Beni o geri zekâlı heriflerle aynı kafese koyamazsın!
Estou-me a cagar para esses dois vermes!
Onların burada saklandıklarını anlayamayacak kadar aptal olduğumu mu sanıyordun, geri zekâlı?
Pensava que eu não dava com estes espanholitos aqui escondidos?
Sen bir geri zekâlısın.
Que ages como louco!
Sen bir geri zekâlısın, Williamson.
És um merdas, Williamson.
Kaset seni kandırmasın geri zekâlı.
É melhor que não se deixe enganar pela televisão, imbecil.
Sen * * * min bir geri zekâlısın.
És uma f... idiota.
Kadın seni geri zekâlı sanıyor.
Ela acha que és atrasado.
Bana sorarsanız, siz ikiniz bir çift geri zekâlısınız.
Vocês são uma dupla de idiotas, se querem saber.
Adamın gözü yok geri zekâlılar!
Ele não tem retinas, idiotas.
- Bu arada ne kadar geri zekâlısın?
Quão atrasado és? - Pára com isso, Doyle.
Rudy, burada olduğumuzu kimsenin bilmemesi lazım. Ya da sınırı geçmeye çalıştığımızı, geri zekâlı mısın sen?
- Rudy, eu disse-te, que não queria que ninguém soubesse que estamos aqui ou que estamos tentando atravessar a fronteira.
- Geri zekâlı gibi davrandın.
- Fizeste uma figura ridícula.
Evet, sen tam bir geri zekâlısın. "
És uma idiota.
Halkın, kestirmiş travestilerin cücelerle öpüşmelerini haber yapan Playboy modellerini seyretmeyi yeğleyen bir avuç geri zekâlı olduğu çıkarsamasına dayanarak, Emmy ödülü kazanmış bir haberciyi işten kovdular.
Despediram uma pivot, vencedora do prémio Emmy, com a desculpa que o público é uma cambada de idiotas, que preferia ver modelos da Playboy, a entrevistarem travestis.
- Ne yapacaksın korkak? - Geri zekâlı.
- Vais o quê, covarde?
- Sayın Başkan, sanığın bir geri zekâlı gibi davranarak kurnazca inkâr çabalarının ışığında tanık kürsüsüne Brevet'i çağırıyorum.
Monsieur le président... Perante as recusas astutamente engendradas pelo acusado, que está a tentar passar-se por idiota... chamo a depor a testemunha Brevet.
- Sen geri zekâlısın, bunu biliyor musun?
- És um parvo, sabias?
Ajan Orange'ı havadan gönderirler ve küçük geri zekâlı çocukların üreme organlarına radyasyon yayarlar.
Andam a largar o agente laranja. Aplicam radiação às gónadas de miúdos atrasados.
Motorları kapatın! Başka yolu yok, geri zekâlı!
- É a única maneira, paspalho.
Bart'ın doğuştan geri zekâlı olacağını düşünmüştüm.
Pensei que o Bart ia nascer estúpido!
- Aklını kaybettin, seni geri zekâlı.
- Perdeste a cabeça.
Sen ve halkın geri zekâlı hayvanlarsınız!
"Tû" e teu povo são gordos atrasados!
Bakın şu geri zekâlı Cyril'a!
Olhe ao retardado do Cyril!
Geri zekâlı falan mısın, Paxton?
És algum idiota?
Geri zekâlı kıçını daha sonra götürüm dedim, tamam mı?
Levo-te lá depois, está bem?
Donna ne yaptığını anlattı, seni geri zekâlı.
A Donna contou-me o que tu fizeste, seu palhaço!
Geri zekâlı, ne yaptın?
ldiota! O que fizeste?
Eğer ederse de, üstün zekâlı çocukların olduğu bir okula yazdırırsın.
Se descobrir, deve inscrevê-la numa escola para sobredotados.
Koç 200. maçını kazanmakla kafayı yedi geri zekâlı oyuncularının sınavı geçmelerine yardım ediyor lise spor takımlarının hakimi olmak için.
Ora! Um treinador obcecado em ganhar o seu 200º jogo ajuda os mais burros a passar para assegurar o seu lugar no panteão dos desportos de liceu.
Aslında sana yapmadığımı söylediğimde buna inanırsan geri zekâlısın demektir.
Por um lado, serias um idiota se acreditasses em mim... se eu te dissesse que não fui eu.
Geri zekâlı temizlenirken yaşlı adama benim için bakar mısın?
Enquanto este atrasado baralha vais verificar o velhote por mim?
Geri zekâlı kıçını daha sonra götürüm dedim, tamam mı?
Já disse : mais tarde.
Sen bir geri zekâlısın.
És um imbecil, estúpido.
Butlarını sattın, geri zekâlı.
Acabaste de vender a sua perna, idiota.
O geri zekâlılar işemeden önce fermuarlarını açmayı bile unuturlar.
Tem acontecido tudo muito depressa.