Zephyr Çeviri Portekizce
157 parallel translation
Radyocu ve Zephyr ile birlikte seni sattı.
Foi ele que o denunciou, e ao Zephyr e ao operador de rádio.
Zephyr : Ben Upper East Side, Manhattan'da yetiştim.
Fui criado no lado Leste da parte alta de Manhattan.
Altı ay sonra Zephyr'deydik ben ve Roland Double Six'e geçtik.
Seis meses depois eu e o Roland íamos no Zephyr... e passámos à frente do Double Six.
- Janeane'in karakteri "Zephyr"...
- Janeane, a personagem "Zephyr"...
- Zephyr'in.
- Da Zephyr.
27 Nisan'da, Atina Askerî Yetkilisi General Calvacos tarihî şehrin anahtarını Alman meslektaşı Yarbay Von Zephyr'e resmen teslim etmiş ve bölgenin paylaşılması için hazırlıklara başlanmıştı.
No dia 27 de Abril, o Comissário Militar de Atenas, General Carvacos, entregou ofi § icialmente as chaves da antiga cidade ao seu homólogo germânico, o Tenente-Coronel Von Sefen, e decorrem os preparativos para uma distribuição do território.
Şaşırtıcı Zephyr söylememiş.
O Espantoso Zephyr não diz.
Zephyr'in sahne görevlisiyim.
Punky Dillinger, auxiliar de Zephyr.
Hey, hey! Köşede Zephyr'in numaraları var.
Aí ao canto estão os truques do Zephyr.
Zephyr gibi sihirbazlar toplumdan çok uzaktırlar.
Mágicos como o Zephyr pertencem a uma sociedade solitária.
Zephyr şovunda herhangi bir canlı hayvan kullanmadı.
O Zephyr não usou animais.
Hiç Zephyr şovunda bulundun mu?
Já esteve num espectáculo do Zephyr?
Zoe Clein, kızı. Genç Zephyr...
Zoe Clein, a filha, e o jovem Zephyr.
Ne zamandan beri Zephyr için çalışıyorsun?
Há quanto tempo trabalha para o Zephyr?
Bilirsin, Zephyr için çalışan herkes sihirbaz olmak istiyor. Niçin?
Toda a gente que trabalha com o Zephyr quer ser mágico.
Zephyr'in aracılığıyla. Evet.
- Sim, através do Zephyr.
Zephyr hayvanlardan nefret eder bu yüzden şov boyunca onu kamyonumda tutuyorum.
O Zephyr odeia animais e eu costumo deixá-la na carrinha.
İlk defa tüm biletleri sattık ve Zephyr yeni bir numarasını yapacak.
Temos lotação esgotada e o Zephyr vai apresentar um truque novo.
Bakın Zephyr'i öldürmek bana göre değil.
Matar o Zephyr não é do meu género.
Zephyr ve ekibi hakkında bulabildiğin her şeyi bulmanı istiyorum.
Descobre tudo o que conseguires sobre o Zephyr e a equipa dele.
Zephyr'in bir parçasına ihtiyacım var.
Preciso de um pedaço do Zephyr.
Zephyr Dillinger... ve Punky, sahne görevlisi.
Zephyr Dillinger e Punky, o ajudante de palco.
Zephyr oğlunu öldürdü.
O Zephyr assassinou o filho.
Zephyr ve oğlu fiziksel görünüş olarak değiştirilebilirdi aynen o güve gibi.
Zephyr e o filho são intervariáveis na aparência física, como a automeris io.
Zephyr hala dışarıda.
O Zephyr continua entre nós!
Onu sen kaybettin.
O Zephyr fê-la desaparecer.
Sen babasın oğlunun yaşamını alan böylece ortadan kaybolup kutsal ruh olabilirsin.
O Zephyr é o pai que tirou a vida ao filho para poder desaparecer e tornar-se o Espírito Santo.
Evet, fakat bence Zephyr daha iyi olurdu.
Sim, mas o "Zephyr" deve ser melhor.
Zephyr mi?
O "Zephyr"?
Dün Skip ve diğer herkes Zephyr'deydik sen çalışırken.
Estávamos na Zephyr ontem com o Skip e o resto. quando estavas a trabalhar.
Evet, ben Skip Engblom Ve bu da Zephyr Kay kay Takımı.
Sou o Skip Engblom da equipa de skate Zephyr.
Sırada Zephyr Kay kay için yarışan Jay Adams var.
O próximo concorrente, Jay Adams, da Zephyr Skateboards.
-... Zephyr Kay kay Takımı...
-... patrocinado pela Zephyr Skateboards.
Sırada Zephyr Kay kay'dan Tony Alva var.
O próximo é o Tony Alva da Zephyr Skateboards.
İkinci sırada Zephyr Kay kay Takımından gelecek vaat eden...
Em 2º, representando Zephyr Skates, Jay Adams.
Gösteri platformunda şimdi Venice'den Zephyr Takımı.
Então? A seguir, na rampa a equipa Zephyr, de Venice, Califórnia.
Zephyr eğlenceleri harika oluyor.
As festas da Zephyr são óptimas.
Bir ayda "Stacy Peralta" yazılı yüzlerce kay kay üreteceğim. Şurada, "Zephyr" yazısının yanında.
Todos com o teu nome, Stacy Peralta, ao lado do Zephyr.
Kathy, Zephyr'den en son ben ayrıldım.
Cathy, eu fui o último a largar a Zephyr.
Bence Zephyr'i bulduk.
Creio que encontramos o Zephyr.
Zephyr şu New Orleans'ta yaşayan zengin tüccarın yelkenlisiydi.
O Zephyr era um navio à vela ligeiro, propriedade por um rico mercador francês, que vivia em New Orleans.
Önemli olan, Zephyr'in orada olması.
O que realmente interessa é que o Zephyr está lá embaixo.
Bizim olmasını istiyorsak, tertemiz, yasal, "eğer" siz, "ve" siz, "ama" sız üzerinde Zephyr yazan herhangi birşey bulmalıyız.
Se quisermos que seja nosso, limpinho... como, legal, sem ses, es ou mas... temos que aparecer com algo que tenha "Zaphyr" escrito nele. qualquer coisa.
Bütün bu hızlı yaşa-hayat kısa ayakları şirin ama barda oturan yaşIı adam sen olduğunda ve cebinde kumdan başka birşey olmadığında ve ağzından salyalar akıtarak Bates gelene kadar nasıI Zephyr'i bulanın aslında sen olduğunu ve onu senden çaldığını anlatır durursun.
Isso do amor e o uma cabana, agora são bestiais... mas e quando fores o velho sentado num bar... sem nada no bolso que não areia... e estiveres a dizer tolices, continuamente sobre como... Tu foste quem encontrou o Zephyr. Era até o Bates chegar... e roubar essa porcaria mesmo debaixo do teu nariz.
Eğer bir seferliğine bunu yaparsak Zepyhr'i kurtarırız ve biter.
Se fizermos isto só desta vez... nós recuperamos o Zephyr e termina tudo. E já está.
Zephyr.
Zephyr.
- Zephyr'i buldum.
- Encontrei o Zephyr.
- Zephyr diye birşey yok.
- O Zephyr não existe.
Zephyr mı?
"Zéfiro"?
Zephyr numaralarının yanına kimsenin yaklaşmasına izin vermez.
O Zephyr não deixava ninguém aproximar-se dos truques.
Zephyr'in destekçileri var.
O Zephyr é um inválido.