English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Z ] / Zirvesine

Zirvesine Çeviri Portekizce

223 parallel translation
Dünyanın en yüksek dağının en yüksek zirvesine... dünyanın gökyüzü ile buluştuğu, ve Şafak Tapınağının olduğu yere.
Para o cume mais alto da montanha mais alta do mundo, onde a Terra encontra o céu. Lá está o templo do amanhecer.
Tepenin zirvesine varmalarını bekle.
Esperem que cheguem ao topo da montanha.
Zirvesine çık ve Sim'den gelecek işareti bekle.
Mizzell, vai ao cimo da colina e espera pelo sinal de Sims.
Empire State Building'in zirvesine ne dersin?
No alto do Empire State?
Piramitlerin zirvesine, katedrallerin kubbesine, Eiffel Kulesine.
Topos das pirâmides, cúpulas de catedrais, Torre Eiffel.
Eğer kötülüğün zirvesine ulaşmak istiyorsan kanlı yolu seç.
Se escolhes o caminho da carnificina, então vai até ao limite do mal.
Büyük bir öpücük alsam büyük ihtimalle şu tepenin zirvesine ulaşırım.
Se me deres um grande beijo, chegarei ao topo daquela montanha.
- Fakat- - Herkes mesleğinin zirvesine çıkmak ister. - Benimki ise Pulitzer Ödülü'nü kazanmak olacak.
Todo o homem quer ter sucesso na carreira... para mim, isso é ganhar o prémio Pulitzer.
Bu benim ayrıldığım zamandı. Hint bilginleri ve rahiplerle, Tibet'te dağların zirvesine gittim.
Foi quando saí e fui para o Tibete para o topo da montanha com os Monges e os Mestres.
Bu işi başarırsa kariyerinin zirvesine ulaşacak.
Se ele conseguir, será o auge da sua carreira profissional.
Dağın zirvesine.
Para a montanha, até ao topo.
Gezi ekibinin başında ben varım ve Kilimanjaro'nun iki zirvesine de tırmanacağız.
Eu lidero esta expedição... vamos trepar a ambos os picos do Quilimanjaro.
Kilimanjaro'nun zirvesine doğru yukarı gideceğiz.
Vamos pura e simplesmente começar por subir o Quilimanjaro...
Rommel ise, kariyerinin zirvesine ulaşmıştı. Hitler onu Mareşal rütbesiyle taltif etti.
Para Rommel era o auge da sua carreira e o grato Führer promoveu-o a Marechal-de-Campo.
Konuyu akıl süzgecinden geçirmemiz gerektiğini düşündüğümü söyledim. Konuşmaya başladım. Eğer şimdi yapmadıysak, askerî seçeneklerden ziyade, savaşın politik zirvesine ilişkin şartları düşünmeye başlamalıyız.
Comecei a falar e disse que devíamos ir ao médico se, nesta altura, não começássemos a pensar num culminar político da guerra em vez de um culminar militar.
Dünyanın zirvesine kaç adamın çıktığını biliyor musun? Ama.. ... bir kadının emrine girdiklerinden sonları bir tuvalette oturmak oldu.
Sabes quantos tipos podiam estar no cimo do mundo mas se deixaram mandar pelas mulheres?
Teleskobun büyük parçaları dağın zirvesine taşınacaktı ve bu da katırcılara iş demekti.
Foi necessário rebocar grandes peças do telescópio até ao cimo da montanha, o que se fez com parelhas de mulas.
Ve bugün size silahsız savunma tekniklerini öğreteceğim. bir çatışmanın ortasında hayatta kalmak için, gücünüzün zirvesine çıkmanız gerekmekte, bunun için de bize dövüş sanatları yardım edecek, hepinizin birer asker olarak, judo ve karatede uzman olmanız gerek.
E hoje ensinar-vos-ei os princípios do combate sem armas, como sobreviver no campo de batalha... sem uma arma, atingindo o mais alto grau de eficácia no que é conhecido como artes marciais.
" İsa Peygamberi yüksek bir dağın zirvesine çıkartıp...
" E ele levou o Senhor para o cume de uma montanha alta
İki gün dağlarda yol alırsak, cennetin zirvesine ulaşmış oluruz.
Dois dias a caminhar nas montanhas e alcançaremos o céu.
'Ben Nevis'dağının zirvesine tırmanan bacaksız bir köpek kadar yorgunum.
Estou tão exausta quanto um cão sem pernas que acabou de escalar o Ben Nevis.
Bizi daha iyi görebilmesi için tepenin zirvesine çıkmaya çalışıyoruz.
Tentar subir a um ponto alto para que ele nos veja.
Ritchie'nin şarkısı kurşun hızıyla müzik listelerinin zirvesine çıkacak.
Ritchie tem uma canção que vai liderar nos primeiros lugares.
Donna, La Bamba ve Come On, Let's Go parçalarıyla... müzik listelerinin zirvesine yerleşmişti.
"A Bamba" e "Vá lá, Vamos".
Bizim ürünlerimizle sizin dağıtım yeteneklerinizin bileşimi... Pemrose'u bir anda sektörün zirvesine taşıyabilirdi.
A combinação dos nossos produtos com a tua capacidade de distribuição... poderia projectar a Pemrose para o topo do mercado.
Charing Kavşağı'nda dördüncü kat otururdu... ve hiçbir zaman mesleğinin zirvesine oynayamadı.
Quatro andares na Charing Cross Road... e nem nenhum trabalho para fazer.
Ninja seviyeniz artık zirvesine ulaştı.
A vossa técnica ninja está a atingir o máximo.
Jessie, kulenin zirvesine az önce ulaştım.
Já alcancei o topo da Torre, Jessie.
¤ Tepenin zirvesine çıkartır onları ¤ ¤ Ve tekrar indirirdi aşağı ¤
Fê-los marchar para o cimo da colina E fê-los marchar de novo para baixo
Evde bir yerde. Tepenin zirvesine doğru tırmanıyorum ; fakat sonra ev yana yatıyor.
"Chego ao topo da colina, mas então a casa estava inclinada."
Ferengi iş dünyasının zirvesine doğru ilerliyordum.
Estava a caminho do topo do mundo dos negócios ferengis.
Patikalardan dağın zirvesine doğru yürüdük.
Caminhámos um pouco até ao cimo da montanha.
Skyland Dağı'nın zirvesine ulaştığımda, orada üzerinde simge olmayan bir helikopter gördüm.
Ao chegar ao cimo da montanha Skyland, vi lá um helicóptero não identificado.
Hayatım zirvesine ulaştı.
A minha vida atingiu o seu clímax.
Evet, ama Nasyonal Sosyalist Parti'nin... önde gelen bir üyesi olarak... Nanga Parbat'ın zirvesine ülkemizin bayrağını... dikmekten şeref duyacağınızdan eminim.
Sim, mas tenho a certeza de que como um distinto membro... do Partido Nacional Socialista, terá orgulho de cravar a bandeira do nosso país... no cume do Nanga Parbat quando lá chegar.
Yüksek standartlarımız öğrencileri potensiyellerinin zirvesine çıkarmaya zorluyor.
Os padrões elevados desafiam os alunos a atingir todo o potencial.
Everest'in zirvesine çıkmayı başarırsa Araceli, tarihte bunu yapan ilk İspanyol kadın olacak.
Se ela chegar ao cume do Evereste, Araceli será a primeira mulher espanhola a consegui-lo.
Deniz seviyesinden, doğrudan Everest Dağı'nın zirvesine çıkarılan biri birkaç dakika baygın olur ve ondan sonra kısa sürede ölür.
Alguém que fosse diretamente do nível do mar para o topo do Evereste, ficaria inconsciente em poucos minutos e faleceria pouco tempo depois.
Araceli Segarra, dünyanın zirvesine çıkan ilk İspanyol kadın oldu.
Araceli Segarra tornou-se a primeira espanhola a subir ao topo do mundo.
Geriye baktığıma bazen Everest'in zirvesine çıkacak gücü nasıl bulduğumu merak ediyorum.
Olhando para trás, pergunto-me por vezes, como é que encontrei forças para chegar ao topo do Evereste.
42 yaşında olan Jacqueline Du Pré... mesleğinin zirvesine ulaşmadan önce de pek çok ödül kazandı.
Ela tinha 42 anos. Jacqueline du Pré aprendeu a tocar violoncelo aos 5 anos... e ganhou vários prêmios. Subiu ao auge de sua profissão.
Dağların zirvesine baktığını sanıyor.
É nojenta. Eu acho que o marido é completamente apaixonado por ela.
4100 atış ile Billy Chapel 19 yıllık müthiş kariyerinin zirvesine çıktı.
Billy Chapel foi lançador em 4. 100 partidas, numa brilhante carreira de dezanove anos.
Zirvesine tırmandığında uzağı görebilirsin. ... bir dağda olduğu kadar uzağı.
Quando estás no topo, podes ver até muito longe, como numa montanha.
Mount Wilson'un zirvesine çıkmak hiç de kolay değildi.
O caminho para o cimo de Mount Wilson não era fácil.
Lirik ustalık ve sözler sayesinde bu albümle profesyonelliğin zirvesine çıktılar.
Em termos de construção lírica e verdadeira escrita musical, este álbum atinge um novo pico de profissionalismo.
... bu bizi Faşist İmparatorluğu'nun zirvesine çıkaracaktır!
... Que nos conduzirá à vitória final do Império Fascista!
Bombardıman lwo'nun ana tabyası, Suribachi dağının bir yanını yıktı, ancak zirvesine ulaşmak beş kanlı gün sürdü.
O bombardeamento destruiu um dos lados do bastião chave de Iwo Jima, o Monte Suribachi. Mas demorou aos Fuzileiros cinco dias sangrentos até que conseguissem chegar ao cume.
İşte oradalar, tepenin zirvesine geliyorlar.
Aí vem eles! No topo da colina!
Lord Conquer, Conquer'in Klanına... bugünkü güçlü zirvesine ulaşmasında liderlik etti.
A bondade é invencível!
Lazer Zirvesine.
À cúpula laser.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]