Zırvalamayı Çeviri Portekizce
216 parallel translation
Zırvalamayı kes!
Chega de faladeira.
Zırvalamayı kes.
Deixe de asneira.
- Zırvalamayı kesmezsen, sana sopa atacağım.
- Se não paras com isso, levas.
Zırvalamayı kes. Haydi gidelim. Mayıs ve Haziran ayları, geceler boyunca
Noite após noite, ao longo de Maio e Junho, grupos de homens desesperados saíram de Tobruk para semear a confusão e o pânico entre o inimigo.
Kes zırvalamayı. Yoksa sana yumruk tostu vericem Sende mütevazi tatlıyı yiyeceksin.
Pára com essa conversa... ou dou-te porrada, e vais acabar a chupar os dedos.
Zırvalamayı kes de gidelim.
deixa de conversa e vamos.
Kes zırvalamayı da paramı ver.
Pare com isso, quero o dinheiro.
- Zırvalamayı bırak.
- Chega de tretas.
Sadece zırvalamayı kes!
Fecha essa matraca!
Zırvalamayı kes de lafımı dinle.
Deixe-se de tretas e ouça o que tenho a dizer.
- Bak, kesin artık zırvalamayı.
- Deixem-se de tretas.
Bir eşek şakası daha! Bırakın zırvalamayı!
Que espírito retorcido...
Bırak zırvalamayı, Drake.
Pare de brincadeira, Drake.
- Bir, zırvalamayı kesin.
- Primeiro, fechar a matraca.
Zırvalamayı kesmezsen kafanı kırarım... seni tekrar o deliğe tıkarım... kafanı da klozete sokarım ve bir daha çıkarmam.
Se ouvir mais alguma porra vinda de ti, vou largar-te na cabeça meto-te naquele buraco e enfio a tua cabeça na sanita e deixo-a lá.
Bobby, zırvalamayı bırak tamam mı?
Bobby, deixemo-nos de tretas, sim?
- Kes zırvalamayı.
– Deixa-te de disparates.
- Evet. Kes zırvalamayı.
– Deixa-te de disparates.
- Zırvalamayı bırak. Bunu hak etti.
- Deixa-te de coisas.Ela mereceu-o.
Bu yüzden zırvalamayı keselim.
Então, chega de disparates.
Zırvalamayı kes ve benimle gel.
Não te preocupes. Vamos lá.
Kes zırvalamayı!
Chega de tretas!
- Zırvalamayı kes.
As vossas taxas.
Zırvalamayı keser misin?
- Deixa-te de sermões.
Zırvalamayı kes, ilk ve son kez!
Cala a boca, de uma vez por todas!
O zaman zırvalamayı kes.
Então para de mentir-me.
zırvalamayı bıraktım.
deixaram de ser tolices.
Zırvalamayın.
Chega de merda.
Zırvalamayı bırak.
Deixe-se de merdas.'tá bem?
Zırvalamayı kes, baba!
Pare com esta treta, pai!
Bana zırvalamayı kes, orospu çocuğu.
Não gozes comigo.
Allah aşkına, zırvalamayı kesip defolun!
Por amor de Deus, pára de dizer disparates e sai!
Zırvalamayı kesip, asıl olaya dönebilir miyiz?
Esfola a miúda de uma vez para acabarmos já com isto!
Zırvalamayı kes ve bana onun yaşayıp yaşamadığını söyle hemen!
- Está bem. Pare com as merdas e diga-me se ela está viva!
Kumsalın tadını çıkar ve zırvalamayı kes.
Goza mas é a praia e deixa-te de tretas.
Zırvalamayı kes!
Acaba lá com isso!
Zırvalamayı bırak.
Pára de mentir tanto!
Kes zırvalamayı, pilot!
Pare essa porcaria, Pilot!
Kes zırvalamayı be...
Pára de me chatear!
Zırvalamayı kes.
Cala a boca.
Şimdi zırvalamayı bitirdiyseniz birimizin ilgilenmesi gereken hastaları var.
Se já acabou de dizer disparates, um de nós tem pacientes para atender.
Zırvalamayı kes Spaulding ve gerçeklerden bahset.
Corta a porcaria, Spaulding e dê-nos apenas os factos.
Hatırlat. Zırvalamayı kes.
- Ora, lembra-me e não me chateies!
Daha içeri yeni girdim. O yüzden zırvalamayı kes.
Acabei de chegar, por isso não me venhas com merdas.
Jack, zırvalamayı bırakıp, asıl işimize bakalım.
Jack, basta de rodeios e vamos ao que interessa.
Kes zırvalamayı!
Não digas disparates!
- Zırvalamayı kes.
- Pode parar com a poesia?
- Kes artık zırvalamayı.
Deixa-te de coisas.
Zırvalamayı kes Murdock.
Cala-te, Murdock.
- Senin hakkında olduğuna eminim... kıçını tekmelediğimiz piçler, hey... zırvalamayı kes!
- Estou segura que cantam a ti... - Silêncio!
Bırak zırvalamayı.
- Não digas asneiras.