Çatıya Çeviri Portekizce
1,539 parallel translation
Bir kutu pizza alsam,... sen de soda alıp çatıya gelsen ve orda yesek olur mu? - Hemen aldım.
Se levar pizza achas que consegues levar os sumos e os guardanapos para o telhado?
Onları aynı çatıya koyduğumda her şeyin eski haline döneceğini düşünmüştüm.
Pensei que pondo-os a viver juntos, voltava tudo a ser como era antes.
Çatıya nasıl çıktılar?
Por quê eles ficam na cobertura?
Harold Krenshaw bu çatıya asla çıkmadı.
Harold Krenshaw nunca esteve neste telhado.
Nasıl alt üst olduğunu anlıyorum ama doğrusu onun çatıya çıktığını ve Frisco Fly olduğunu duyunca herkes kadar ben de şaşırdım
Compreendo que esteja transtornado mas a verdade é que quando soube que era o Harold que estava no telhado, a Mosca da São Francisco, também fiquei surpreendido.
Seni uyuşturup çatıya çıkardı.
Ele levou-te para o telhado.
- Çatıya.
- O telhado.
Çatıya mı çıkıyorsun?
Vais para o telhado?
Kuzey ve güney merdivenlerinden çatıya çıkılıyor. Ayrıca kendi mutfakları olan, 7 restoran var. 4 tane de asansör mevcut.
Saídas para o telhado via as escadas norte e sul, 7 restaurantes, cada um com cozinha separada, e 4 elevadores.
Mr. Monk çatıya mı çıkacak?
O Sr. Monk vai para o telhado?
Şeker ve çeşitli hayvan oyuncaklarını caddeden aşağı atmak için çatıya çıkmış, Derken bu adam, Adrian Monk, Psikolojik rahatsızlığı nedeniyle emniyet kuvvetlerinden atılan, huysuz cinayet dedektifi,
Ele estava naquele telhado, a atirar doces e animais de pelúcia para a rua quando este homem, Adrian Monk, um ex-detective de homicídios insatisfeito, que foi expulso da polícia com uma dispensa psiquiátrica, correu para o telhado e disparou sobre Sr. Kenworthy
Çatıya çıktığım zaman o adam.
- Quando cheguei lá, aquele tipo...
Bir Noel Baba kostümü kiralamış gerçek bir yılbaşı ruhu içinde oyuncaklar dağıtmak için çatıya çıkmış.
Ele alugou um fato de Pai Natal e estava no telhado a tentar dar brinquedos no verdadeiro espírito natalício.
Mr Kenworthy diyorki siz çatıya çıkıp ateş etmeye başlamışsınız.
Sr. Kenworthy diz que você foi até ao telhado e começou a disparar.
Sanırım Kenworthy'un niçin çatıya çıktığını anladım.
Acho que sei por que motivo Kenworthy estava no telhado.
Bütün çatıya bir nehir misali akmış.
Fez um pequeno rio ao longo do tecto.
İtfaiyeyi ara, çatıya çıkıyor.
Liga para os bombeiros, ele vai para o telhado.
- Çatıya git.
- Vai para o telhado.
Bilirsiniz, Ted ve ben yemek pişirirken... ve ellerimiz ilk kez birbirine değdiğinde... hemen o an dersten sonra ne yapacağını biliyordum. Beni çatıya çıkaracağını, öpeceğini ve bir gül vereceğini...
Quando o Ted e eu estávamos a cozinhar, e as nossas mãos se tocaram pela primeira vez, tinha a certeza que, depois da aula ele me levaria para o telhado, me beijaria e me daria uma rosa.
Bazı zamanlar, sonrasında bir şişe şarap alıp çatıya çıkarız.
Agrada-me. Às vezes, a seguir, levamos uma garrafa de vinho para o telhado.
Bugünün kurtarma kodunu bulup, çatıya çıkıp işareti yapacağım.
Vou procurar o código de resgate de hoje e ponho o sinal no telhado.
Çatıya çıkan bir merdiven göreceksin.
Deves ver uma escada para o telhado.
Bodruma, tavan arasına, çatıya. Ama hiç iz yok.
Na adega dele, no sótão, no telhado, mas não há rasto nenhum.
Pekâlâ, bir sonraki fırtınada, çatıya çıkarız...
Quando fizer novamente trovoada subimos ao telhado...
Çatıya bir bak. Sürekli orada sessizce oturur.
Está lá sempre a disparatar.
- Çatıya çık. Fişeği ateşle. - Hayır.
Vai para o telhado.
İşaret fişeğiyle belirtilen çatıya yönelin.
No telhado, ao sinal do foguete.
Çatıya ne dersin peki?
E o telhado?
Çatıya çıkın!
Vão para o telhado!
Çatıya çıkıyor!
Ele vai para o telhado!
Aralık'ta çatıya çıkmanın sebebi neydi?
O que te possuiu para subires a um telhado em Dezembro?
Çatıya çıkmıştı, onu kovalamaya çıktım.
Estava no telhado e eu fui atrás dele.
Beni hızla çatıya çıkar.
Sobe-a até ao telhado
- Çatıya dikkat et.
- Cuidado com o telhado!
Rudy ve ben çatıya çıkardık.
Eu e o Rudy costumávamos ir para o telhado.
Çatıya çıkıyoruz.
Dirigimo-nos para o telhado.
Bir. 15 dakika içinde çatıya sivil bir helikopter istiyor.
Uma, Quer um helicóptero civil no telhado em 1 5 min,
Çatıya çıkana kadar mücadele ettim, oradan daha iyi anlayabilirdim.
Então, subi até ao telhado, para ter uma visão geral.
Burjuva Tim çatıya çıkmış.
O Tim Barulhento está no telhado, meu.
Simon çatıya çıkmış. Kahrolası çırılçıplak.
O Simon está no telhado, em pelota!
- Bizim çatıya çıkmalıyız.
- Devíamos subir ao meu telhado.
Partide senin kadar zampara, birinin olması iyi bir şey, ya da hala o çatıda dikiliyor olabilirdin.
Ainda bem que mais alguém na festa era tão pervertido como tu, ou então ainda estarias no telhado.
Ya iki kostümü varsa, Birisini mankene giydirdiyse, Çatıdan mankeni atması için birini tuttuysa.
E se ele tivesse dois fatos, e colocou um fato num boneco, e contratou alguém para atirar o boneco do telhado.
Sanki orada bir tür geçiş vardı ve ben de arkasından gelen sesleri duyuyordum. tıpkı ağaç devrilmesi ya da kirişlerin çatırdamasa gibi sesler.
Tinha uma espécie de clarabóia e eu ouvia ruídos estranhos atrás dela, como madeira a cair e vigas de metal.
Çatıya çıkmış ve hiç bir neden olmadan Mr Kenworthy'ye ateş etmiştir.
sem razão aparente.
Son seansımızdan sonra, herhangi bir çatışma ya da olay oldu mu?
Surgiram conflitos ou questões desde a última sessão?
İyileşmiş saplantılı kişilik şimdi büyük bir kişilik çatışmasıyla karşı karşıya.
Um obsessivo-compulsivo regenerado... que enfrenta agora um grande desafio pessoal.
Ama sonunda bu kız kedisine bir hoşça kal mektubu yazıp kendini çatıdan aşağıya bırakacak.
Mas essa miúda irá acabar por escrever uma carta de despedida ao gato, antes de se atirar do telhado.
Çatıya çıkmalıyız.
Temos que chegar no telhado!
Altın bir çatı iğnesi ya da anahtar zinciri almak için... 0606'ya bir mesaj gönderin.
Para conseguir uma insígnia dourada ou um chaveiro envie um SMS para 0606.
Ve 1993'de de çatıdan aşağıya düştüm.
E caí de um telhado em 1993.