Çin mahallesi Çeviri Portekizce
249 parallel translation
Başçavuşum, bunları Çin Mahallesi'nden aldım.
Meu Sargento-Ajudante... Estava no bairro chinês e fiz uma compra...
Çin Mahallesi'ne gitmek istiyorum.
Quero ir ao Bairro Chinês.
Çin Mahallesi'nin yanında oturuyorum.
Vivo junto ao Bairro Chinês.
Dünyanın en büyük Çin Mahallesi.
O maior Bairro Chinês do mundo, mas não posso ir.
- Çin Mahallesi'ne git.
- Vamos ao Bairro Chinês.
- Çin mahallesi.
- Em Chinatown.
- Tanrim, Çin mahallesi, degil mi?
- Credo, isso é em Chinatown, não é?
Buras Çin mahallesi.
É Chinatown.
- Çin mahallesi, ha?
- Chinatown? - Sim.
Hey, o filmi hatırlıyorum. Çin Mahallesi.
Eu lembro-me desse filme, " Chinatown :
Çin Mahallesi'ne yapılan bu ziyaret neon at üzerinde yapılan bir gezi gibiydi.
Esta viagem ao bairro chinês é como andar num cavalo néon.
Çin Mahallesi'ndeki her şey onların kontrolünde.
Controlam tudo no bairro chinês.
Peki bu cinayet Çin Mahallesi'nde bir savaş olduğunu mu gösteriyor?
Acha que esta matança significa uma guerra de seitas secretas em Chinatown?
Efendim, söylentilere bakılırsa Jackie Wong sadece Çin Mahallesi'nin değil, gizli bir çetenin de başımıymış değil mi?
Há rumores de que Jackie Wong era mais do que o "mayor" não oficial de Chinatown, de que ele também era o chefe de uma Tríade secreta.
Çin Mahallesi.
Chinatown.
Böylece Dai Jackie Wongu'un öldürülmesiyle, Çin Mahallesi'nde uzun bir dönem kapanmış oldu.
E assim, com a morte do Dai Jackie Wong, uma parte da história de Chinatown morre com ele.
Ben Tracy Tzu, WKXT Haber, Mott Sokağı, Çin Mahallesi.
Daqui Tracy Tzu, da WKXT News, em Mott Street, Chinatown.
Komiser, Çin Mahallesi arkanızda.
Capitão, Chinatown está completamente a seu lado.
Ne yaparsanız yapın ama şunu bilin ki ; Çin Mahallesi % 100 sizin arkanızdadır.
Bata-lhes com o bastão. Chinatown está 100 por cento a seu lado.
Ama Çin Mahallesi sakinleri, binlerce yıldır sizin rüşvet ve çete dediğiniz olaya iş yapmanın bedeli diyorlarsa niye endişeleniyorsunuz, merak ediyorum doğrusu? Lütfen bana bunu açıklar mısınız?
Mas se os cidadãos de Chinatown acham aquilo a que chama extorsão e suborno como fazendo parte do negócio, e há milhares de anos que assim pensam, por que há-de estar tão preocupado?
Çin Mahallesi'ne hava saldırısı mı yapalım yani?
Queres atacar Chinatown com a 82ª Divisão Aerotransportada?
Çin Mahallesi böyle kötü mü, sizce?
Chinatown está assim tal mal como está?
Çin Mahallesi'nde çok iyi gösteriler yaparsın.
Você denuncia as coisas em Chinatown.
Bir de şu yeni polis var. Çin Mahallesi hakkında epey gürültü yapıyor, kendisi...
E este novo polícia, a fazer barulho sobre Chinatown e a justiça, e tudo...
Sadece bu aralar Çin Mahallesi'nden doğru bilgi akışı yok.
É que a nossa informação de rua em Chinatown até agora não tem sido exacta.
Çin Mahallesi'nde ne dolap dönüyor?
Mas o que é que aconteceu a Chinatown?
"Çin Mahallesi'nde neler olup bitiyor?"
"O que está a acontecer a Chinatown?"
- Bu Tracy Tzu, Eldridge Sokağı, Çin Mahallesi. - Hangi restoran?
Daqui Tracy Tzu, de Eldridge Street, Chinatown.
Çin Mahallesi'nde bile kalabilirsin, tabii biz de işe devam ederiz.
E a seguir pode ficar em Chinatown, não é transferido, e podemos fazer negócio.
Çin Mahallesi'nde ticari hayat tamamıyla bitecek.
Quero rebentar com o comércio inteiro de Chinatown.
Komiser Stanley White, 5.Bölgeden sorumlu, havalı polis Çin mahallesi'ne savaş açtı.
Capitão Stanley White, o comandante da 5ª Esquadra, declarou guerra a Chinatown. Hoje foram presos 43 membros de "gangs,"
Ve şimdi Çin Mahallesi'nin babası olarak bilinen, Joey Tai'yi avlamak üzere. Restoranını usulsüzlük gereği kapattırdı.
Num golpe contra o homem que chamam o padrinho de Chinatown, Joey Tai, o White fechou-lhe o restaurante a cadeado por atentado à saúde.
Bölge savcısı Jane Katzman inkâr etse de Çin Mahallesi'nin en yaşlı ve en seçkin üyeleri insanları uyuşturucu trafiğini yönettikleri herkesçe konuşulan bir gerçek.
Embora a Procuradora Jane Katzman o negue, diz-se que está iminente um processo de fornecimento de droga contra respeitados membros mais velhos da elite dominante de Chinatown.
Bay Tai, yani Çin Mahallesi'nde en ufak bir suç olmuyor mu?
Está a dizer que não há nenhum criminoso em toda a Chinatown?
Çin Mahallesi'nde Cengiz Kağan gibi davranın.
Quero que ataques Chinatown como o Genghis Khan.
Bay Tai lütfen, Çin Mahallesi'ndeki insanlar Komiser White'in eşinin öldürülmesiyle, sizin bağlantınız olduğundan söz ediyorlar.
As pessoas em Chinatown dizem que o Ronnie Chang era seu protegido, e que o envolvimento dele no assassínio da Sra. White o compromete a si.
Ronnie Chang Çin Mahallesi'nin kötü yüzünün sembollüdür.
O Ronnie Chang representa tudo o que está mal em Chinatown.
Zaten Çin Mahallesi'nde bir sivil polis bir aydan fazla barınamaz.
Nenhum agente secreto durou mais do que um mês em Chinatown.
Şimdi bütün Çin Mahallesi'nin ilgisini çekiyor. Medya ile olan ilişkilerimiz,.. Şehir Konseyi ile, özellikle de İtalyanlarla ilişkilerimiz, eski haline dönmeli.
Agora, para o bem de toda a Chinatown, o nosso relacionamento com a imprensa, com o Município, e especialmente com os italianos, voltou aos bons velhos tempos.
Çin Mahallesi'nin çöküşünü izleyeceğiz.
Vamos ver a água do arroz a ferver.
Çin Mahallesi'nde savaş çıkıyor ve sen haber yapmıyorsun, ha?
Está a decorrer uma guerra em Chinatown e tu não a vais cobrir?
Çin Mahallesi'ni buz tutmuş göle benzetenler var.
Há quem compare Chinatown a um lago de patinagem.
Tracy Tzu, Çin Mahallesi.
Tracy Tzu, em Chinatown.
Baksana Çin Mahallesi'nde hatıran olsun istemez misin?
Queres fazer algo que eles recordem em Chinatown?
San Francisco-Çin Mahallesi hattı.
Na Chinatown de San Francisco.
Çin Mahallesi serserileri Burada ne yapıyorlar?
Que andam aqui a fazer?
- Çin Mahallesi'nin altında.
- Por baixo de Chinatown.
Acı bir tesadüftür ki, Madison dün Çin Mahallesi'ndeki trajik bir soygunda öldü.
Ironicamente, o Madison foi morto ontem num trágico assalto que ocorreu em China Town.
Çin Mahallesi Polisi, Kızının Gözü Önünde Evelyn Mulwray'i Öldürdü.
polícia de Chinatown Mata Evelyn Mulwray à Frente da Filha
Çin Mahallesi bayağı küçük bir yer.
Sabes quão pequena é a Chinatown.
Burası Çin Mahallesi, White.
É Chinatown.