English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Ö ] / Öde

Öde Çeviri Portekizce

1,137 parallel translation
Yaptığının bedelini erkek gibi öde.
Aceita o teu destino como um homem.
Eğer yaptıklarımdan hoşlanmıyorsan paramı öde ve gideyim.
Se não gostas daquilo que faço, paga-me e vou embora.
- Seni kaltak. Borcunu öde.
Pága-me o que me deves.
Fox Foto bu hafta iki al bir öde kampanyası yapıyormuş ve bilin bakalım daha ne var, ilan tahtasında tam balo komitesi notları ile futbol listesi arasında bir boşluk var.
A Fox Fotos tem uma promoção 2 por 1 esta semana, e sabiam que... há um espaço no quadro de anúncio entre os avisos da formatura e o de futebol.
Öde bakalım.
Agora paga.
Tamam sadece bana borcunu öde.
Mas por mim está bem. Pague-me só o que me deve.
- 600 papelimi öde hemen gideyim.
Está bem. Pague-me os 600 dólares e vou-me embora.
Bununla okul kredini öde.
Usa-o para pagares o empréstimo universitário.
- Borcunu öde.
Paga aí.
- Öde parayı.
- Paga-lhe.
Bana borcunu öde.
você tem a mala! Paga o que me deve.
Sense burayı bana vererek beni sefil bir işe yaramaz yaptın hamamı çalıştır faturaları öde sonra da böylece gidip öl!
Você me fez sentir miseravelmente infeliz... ao me dar este lugar. Preparar banhos, pagar contas... e depois morreu sem mais nem menos.
Paramı öde ve dükkanımdan defolup git.
Os meus copos custam mais... do que 15 cêntimos. Está bem, esquece o copo.
Çayın parasını öde.
Paga-me o chá.
Yemek bitti, Bart. Hesabı barda öde.
O jantar acabou-se, Bart. Paga ao bar.
Parasını öde ya da yerine koy.
Ou paga isso ou põe-no onde estava.
Parayı ona öde tamam mı! beni serbest bırakırlar.
Paga-lhe em dinheiro, está bem?
Tamam hadi git öde.
Ok. Vai pagar. Bom.
Tamam git ve öde.
Vá lá, paga-lhe.
Şimdi tadını çıkar ve ben istediğim zaman da borcunu öde.
Portanto, porta-te bem de futuro e paga quando te peço.
Hesabı öde ve taksi çağır.
Paga a conta e apanha um táxi.
Öde bakalım!
Paga!
- Kruger altınıyla öde.
- Em Kruggerands.
- Çek ile öde. - Tamam.
- Paga com cheque, se puderes.
Bedelini öde ve keyfini çıkar.
Cumprir as obrigações e desfrutar.
- Adamın parasını öde.
- Paga ao homem.
Edersin tabii... Borcunu bana öde!
Tu... tens que pagar a tua dívida!
- Borcunu da öde.
E ele que te pague.
Hazır olduğunda öde, okey?
Paguem quando quiserem, está bem?
- Aman! - Önce Mustang'ini öde.
Primeiro, devias pagar o teu Mustang.
Sikmişim, paramı öde.
Caguei, paga-me.
Sikmişim, paramı öde.
Caguei, paga-me. "
Ondan borç aldın. Öde.
Paga-lhe.
Paramı öde.
Paga-me!
Hemen al, sonsuza kadar öde.
Compra agora e paga eternamente.
- Tamirattan sonra ödersiniz. Kaynagi da sonra öde.
Paga a soldagem também.
Odanin kirasini öde.
Pague o aluguer do quarto.
John, hesabı öde.
John, pede a conta.
- dikkatli ol, Kirayı öde.
- Toma atenção a tudo, paga o condomínio.
Öde yada git!
Paga ou vai-te embora!
Her gün iki saat okuyarak bana olan borcunu öde.
Vais pagar-me lendo! Duas horas todos os dias.
- Öde şunu.
- Paga-lhe. Cadela louca!
Çocuğun parasını öde.
Paga ao miúdo.
Hesabı öde.
Paga a conta.
- Hemen öde
- Paga já.
Benzinini doldurur... yağını değiştirir camlarını silerlerdi Şimdi ise eteğinin altından bakıp "doldurmadan önce öde"
Agora só nos olham as pernas, dizem, "Pague antes de abastecer," e, "América..."
Babam "normlukla Efes" aldığını söylüyor.
O pai diz que "mal ode perspirar".
"Bülbüle Övgü" yü işliyoruz.
Estamos a analisar "Ode a um Rouxinol".
Sen öde.
O bar já não está aberto!
" Dondurmaya Methiye, yazan Vada Sultenfuss.
" Ode aos gelados, por Vada Sultenfuss.
Öde bakalım.
Paga.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]